15. Ceza Dairesi 2017/2791 E. , 2019/556 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : 1- TCK.nın 158/1-f-son, 62/1, 52/2-4, 53 maddeleri gereğince
2- TCK.nın 204/1, 62/1, 53 maddeleri gereğince mahkumiyet
Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın, katılandan ... plakalı aracı satın aldığı, karşılığında bir miktar senet ve keşidecisi ...olduğu 3.550 TL bedelli hamiline yazılı çeki ciro ederek verdiği, söz konusu çekin bankaya ibrazında; tamamen sahte olarak oluşturulmuş olduğunun anlaşıldığı, bu şekilde sanığın nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçunu işlediği iddia edilen olayda;
1- Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyet hükmüne ilişkin temyiz talebinin incelenmesinde;
Sanığın savunmalarında; katılanı araba alım satımı işi yapması dolayısıyla tanıdığını, suça konu çekin kendisine katılan tarafından borcundan dolayı verildiğini, başka bir alışverişten dolayı katılan borçlanması nedeniyle tekrar aynı çeki cirolayarak katılana verdiğini, üzerine atılı suçlamaları kabul etmediğini belirtmişse de; katılanın aşamalardaki istikrarlı savunmalarında; sanığın çeki kendisinden araç satın alması nedeniyle sanık tarafından ciro edilmek suretiyle verildiğini, sanıkla aralarında başkaca bir hukuki ilişkinin bulunmadığını beyan ettiği, sanığın çeki hangi hukuki ilişki karşılığında katılandan aldığını veya tekrar katılana verdiğine dair her hangi bir fatura, irsaliye veya belge sunamadığı, çekte 1. ciranta olarak sanığın cirosunun bulunması, alınan ekspertiz raporu ile çekin tamamen sahte olarak oluşturulduğu ve iğfal kabiliyetine haiz olduğu anlaşılmakla, sanığın katılanın aldığı araç karşılığında aldatıcılık kabiliyetini haiz, unsurları tamam olan sahte çeki vererek çek bedeli kadar haksız yarar sağlamak şeklindeki eyleminin nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturduğu gerekçesine dayanan mahkemenin kabul ve uygulamasında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanığın eksik inceleme, sübuta ve lehe hükümlerin uygulanmadığı gerekçesine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA,
2- Resmi belgede sahtecilik suçundan sanığın mahkumiyet hükmüne ilişkin temyiz talebinin incelenmesinde;
Sanığa yüklenen resmi belgede sahtecilik suçunun gerektirdiği cezanın miktar ve nev’i nazara alınarak, 28/01/2006 olan suç tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar, 5237 sayılı TCK’nın 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen 12 yıllık dava zamanaşımının dolduğu anlaşıldığından;
5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA; ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi gereğince sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 11/02/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.