22. Hukuk Dairesi 2015/28030 E. , 2018/7291 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, kıdem ve ihbar tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne kısmen reddine karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar, davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dava konusu talepler bakımından tespiti gereken ilk husus, taraflar arasındaki ilişkinin 4857 sayılı İş Kanunu kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği ve bu bağlamda iş mahkemesinin görevi noktasında toplanmaktadır.
2-4857 sayılı Kanun"un 1. maddesinin 2. fıkrası gereğince, 4. maddedeki istisnalar dışında kalan bütün işyerlerine, işverenler ile işveren vekillerine ve işçilerine, çalışma konularına bakılmaksızın bu kanunun uygulanacağı belirtilmiştir.
4857 sayılı Kanun"un 4. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi uyarınca, elliden az işçi çalıştırılan (50 dahil) tarım ve orman işlerinin yapıldığı işyerlerinde veya işletmelerinde bu kanun hükümleri uygulanmaz. İşçi tarım ve orman işlerinin yapıldığı bir işyerinde çalışıyor ise bu işçi ile işveren arasındaki uyuşmazlığın iş mahkemesi yerine görevli hukuk mahkemesinde çözümlenmesi gerekir. Ancak, tarım ve orman işlerinin yapıldığı işyerinde elli dahil daha az işçi bulunmasına rağmen, işyerinde sendika örgütlenmesi sonucu toplu iş sözleşmesi bağıtlanmış ise, sendika üyesi işçi ile işveren arasındaki uyuşmazlığın, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nun 79. maddesi uyarınca, iş mahkemesinde görülmesi gerekir.
Bunun dışında 4857 sayılı Kanun"un 4. maddesinde tarım ve orman işlerinin yapıldığı işyerlerinde çalışanların kanun kapsamına girmeyeceği açıklandıktan sonra aynı madde de ayrık durumlara yer verilmiştir.
Buna göre;
1-Tarım sanatları ile tarım aletleri, makine ve parçalarının yapıldığı atölye ve fabrikalarda görülen işlerde,
2-Tarım işlerinde yapılan yapı işlerinde,
3-Halkın faydalanmasına açık park ve bahçelerde,
4-Bir işyerinin eklentisi durumundaki bahçe işlerinde, çalışanların, iş kanunu kapsamında olacakları belirtilmiştir.
Sonuç olarak tarım ve orman işletmelerindeki bitki ve hayvan üretimi, bakım ve yetiştirmesi dışında kalan işler iş kanununa tabidir.
Diğer taraftan işçi tarım işinde çalışırken, bu iş dışında tarım işi sayılmayan ek bir görevde çalışabilir (bekçilik, şoförlük vb.). Bu durumda, yaptığı işler arasında hangisinin baskın olduğu açıklığa kavuşturulmalı ve sonucuna göre Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu’nun 23.05.1960 gün ve 11-10 ile 10.05.1974 gün ve 3-44 sayılı kararları uyarınca, özellikle iş hukukunda istisnaî hükmün genişletilerek değil, dar yorumlanması gerekir. İşçiler yararına getirilen düzenlemelerin yine işçiler yararına yorumlanması asıldır.
Somut olayda, davacı taraf davalıya ait 3 adet tavuk kümesinde çalıştığını ileri sürerken, davalı taraf davacının gayri resmi eşi Emine Koral’ın davalıya ait çiftlikte çalıştığını, davacının ise aynı çiftlikte son 20-25 günde çalışmaya başladığını savunmuştur. Mahkemece dinlenilen taraf tanıklarının beyanlarından davalının çifliğinde davacının kümeslerde tavuk bakıcılığı yaptığının ifade edildiği görülmektedir.
Dosyaya SGK’dan gelen davalı işverene ilişkin işyeri bildirgesinde, yapılan işin niteliğinin tavuk kümesinde bakıcılık olarak belirtildiği, davacıya ilişkin işten ayrılış bildirgesinde de davacının mesleğinin Kümes Hayvanları Yetiştirme İşçisi olarak belirtildiği görülmektedir.
Buna göre, yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda davacının yaptığı işin tarım işi olup olmadığı ile davalı işyerinde yapılan işin 4857 sayılı Kanun"un 4. maddesinde düzenlenen istisna niteliğinde ve çalışan sayısının elli veya daha az olup olmadığının araştırılarak sonucuna göre iş mahkemesinin görevli olup olmadığının değerlendirilmesi gerekirken eksik inceleme ile karar verilmiş olması bozma sebebi yapılmıştır.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair yönlerin incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 21.03.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.