MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : a-TCK’nın 158/1-d, 168/1, 52/2, 53. maddeler gereğince Mahkumiyet
b-TCK’nın 158/1-d, 52/2, 53. maddeler gereğince Mahkumiyet
c-TCK’nın 204/1-3, 53. maddeler gereğince mahkumiyet (iki kez)


Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler sanık ve müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığın, 19/12/2008 tarihli ve vekil edenin mağdur ... olduğu, tamamen sahte olarak oluşturulan bir vekaletname düzenleyerek temyiz dışı diğer sanığa verdiği, mağdurun SGK’dan olan 2.939 TL alacağını bu vekaletnameye istinaden çektikleri, daha sonra sanığın, 11/02/2009 tarihli ve vekil edenin mağdur ... olduğu başka sahte bir vekaletname ile mağdurun SGK’dan olan 5.538 TL alacağını bu vekaletnameye istinaden çektiği, böylece sanığın iki kez resmi belgede sahtecilik ve iki kez nitelikli dolandırıcılık suçlarını işlediğinin iddia edildiği olayda,
1-Resmi belgede sahtecilik suçlarından verilen mahkûmiyet hükümlerine yönelik temyiz incelemesinde;
a-Mağdur ... adına düzenlenen belge ile ilgili olarak verilen hüküm açısından; sahtecilik suçunun oluşabilmesi için, yapılan sahtecilikte aldatma kabiliyetinin bulunması zorunludur. Aldatma kabiliyetinin bulunup bulunmadığı da belge aslı üzeri üzerinde hakim tarafından yapılacak bir incelemeyle belirlenecektir. Buna göre; suça konu noter belgelerinin tamamen sahte olarak oluşturulduğu ve mağdur ... adına düzenlenen belgenin aslının ele geçirilememesi nedeniyle bu belge üzerinde aldatma kabiliyetinin belirlenmesi yönünden inceleme yapılamaması ve onaysız fotokopiden ibaret olan bu belgelerin hukuki sonuç doğurmadığının anlaşılması karşısında, sanığın, bu belge açısından unsurları itibariyle oluşmayan suç nedeniyle 5271 sayılı CMK’nın 223/2-a maddesi gereğince beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyet hükmü verilmesi,
b-Mağdur ... adına düzenlenen belge ile ilgili olarak verilen hüküm açısından; suça konu belgedeki yazım tarzı, yazı karakteri ve kullanılan teknik dikkate alınarak, noter belgesi özelliklerini yansıtmadığı görülmekle, sanığa atılı resmi belgede sahtecilik suçuna konu teşkil eden noter belgesi aslının dosyaya getirtilerek, yapılan sahtecilikte aldatma yeteneğinin bulunup bulunmadığının takdir ve tayininin hakime ait olduğu da dikkate alınarak, söz konusu belgenin mahkeme heyeti tarafından incelenip özelliklerinin zapta geçirilmesi, bu şekilde, sahtecilikte aldatma kabiliyeti bulunup bulunmadığının tespiti ve karar yerinde tartışılmasından sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdirinin gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ve yetersiz gerekçe ile hüküm tesisi,
2-Nitelikli dolandırıcılık suçlarından verilen mahkûmiyet hükümlerine yönelik temyiz incelemesinde;
Sanığın, sahte vekaletname ile mağdurlara ait paraları kurumdan çekmesi eyleminde, herhangi bir kurumun maddi varlığının araç olarak kullanılmadığı, parayı ödeyen ilgili kurumun, sadece ödeme aracı olarak yer aldığı, bu nedenle, TCK’nın 158/1-d maddesindeki yasal koşulların oluşmadığı dikkate alınarak, sanığın mağdurlara karşı uzlaştırma kapsamında bulunan basit dolandırıcılık suçlarını işlediği gözetilmeden suç vasfında yanılgıya düşmek suretiyle nitelikli dolandırıcılık suçundan hüküm kurularak fazla ceza tayini,
Kabule göre de; sanık hakkında hüküm kurulurken üç numaralı bentte mağdur olarak “İsmet” yazılması gerektiği halde, “Şefik” isminin yazılması,
Kanuna aykırı olup, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca, hükümlerin BOZULMASINA, 11/02/2019 oybirliğiyle karar verildi.