11. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/13476 Karar No: 2018/5006 Karar Tarihi: 05.07.2018
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/13476 Esas 2018/5006 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2016/13476 E. , 2018/5006 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 14.06.2016 tarih ve 2015/871-2016/348 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Asıl ve birleşen dava da davacı vekili, müvekkilinin davalı bankadan ticari krediler kullandığını, müvekkilinden erken kapama komisyonu, ekspertiz masrafı, tahsis ücreti ve komisyon adı altında masraf kesintileri yapıldığını, yapılan bu kesintilerin genel işlem şartı niteliğindeki sözleşme hükümlerine dayandırıldığını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla asıl davada 66.533,68TL"nin, birleşen davada 4.503,09 TL"nin tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre; haksız tahsil edildiği iddia edilen ödemelere ilişkin davacı tarafından somut bilgi ve belge sunulamadığı, tahsil edilen masraf kalemlerinin bankacılık uygulamalarına göre makul olduğu, tarafların tacir olduğu, genel işlem şartlarının uygulanmayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve 6098 sayılı TBK"nın 96. maddesi gereği erken ifa halinde borçlunun kural olarak indirim talep edemeyeceği şeklindeki düzenleme dikkate alındığında, erken ifanın kredi borçlusunun lehine bir durum olduğu bu haliyle söz konusu husustaki sözleşme hükümlerinin TBK"nın 20 ve devamı maddeleri gereği genel işlem şartı olarak kabul ve değerlendirilmesinin mümkün olmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklana nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 42,60 TL temyiz ilam harcının temyiz eden asıl ve birleşen davada davacıdan alınmasına, 05.07.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.