Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/12519
Karar No: 2018/152
Karar Tarihi: 25.01.2018

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2015/12519 Esas 2018/152 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2015/12519 E.  ,  2018/152 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sırasında ... Köyü çalışma alanında bulunan 104 ada 39, 47, 52, 59, 63, 105 ada 8, 40, 42, 72, 78, 104, 106 ada 9, 13, 16, 109 ada 31, 131 ada 2, 142 ada 148 parsel sayılı sırasıyla 314.58, 796.05, 1.602.44, 246.03, 371.24, 1.018.68, 366.36, 210.00, 2.587.62, 44.18, 186.60, 1.389.28, 459.84, 6.727.11, 321.22, 513.37, 310,44 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar ile, yüzölçümü belirlenmeyen 154 ada 37 parsel sayılı taşınmazlar Asliye Hukuk Mahkemesinde dava konusu olduğundan söz edilerek malik hanesi boş olarak tespit edilmiştir. Davacılar ... ve ... ile ayrıca ... tarafından davalılar ..., ... ve ... Köyü Tüzel Kişiliği, aleyhine Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan elatmanın önlenmesi ve tescil davaları, davaya konu olan parseller hakkında tutanak düzenlenmiş olması nedeniyle Kadastro Mahkemesine aktarılmıştır. Yargılama sırasında ... kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ve satın almaya dayanarak 109 ada 31 parsel sayılı taşınmazın adına tescili istemiyle davaya müdahil olmuştur. Kadastro Mahkemesinde, çekişmeli parsel tutanakları ile aktarılan dava dosyası birleştirilerek yapılan yargılama sonunda müdahil davacı ..."ın davasının kabulü, davacılar ... ve ..."un davalarının reddi ile, 105 ada 8, 42, 106 ada 13, 16 parsel sayılı taşınmazların aynı ada ve parsel numarası, 105 ada 72 parsel sayılı taşınmazın 23.12.2013 havale tarihli fen bilirkişi raporuna ekli krokide (B) harfi ile gösterilen 1.373,57 metrekarelik bölümün aynı adada başka parsel numarası verilerek ve taşlık vasfı ile ... adına tespit ve tapuya tesciline, taşınmazların 1. derece arkeolojik sit alanında kaldığının tapunun beyanlar hanesinde gösterilmesine 109 ada 31 parsel sayılı taşınmazın aynı ada ve parsel numarası ve kadastro tespit tutanağındaki vasıf ile müdahil davacı ... adına tespit ve tapuya tesciline, 105 ada 104 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespit tutanağındaki tespit gibi ... adına tespit ve tapuya tesciline, 104 ada 47 ve 52 parsel sayılı taşınmazların kadastro komisyon tutanaklarındaki, 104 ada 63 ve 59 parsel sayılı taşınmazların ise kadastro tespit tutanağındaki tespit gibi ... adına tapuya tescillerine, taşınmazların 1.derece arkeolojik sit alanında kaldığının tapunun beyanlar hanesinde gösterilmesine, 106 ada 9, 105 ada 40, 78, 131 ada 2, 154 ada 37, 142 ada 148 ve 104 ada 39 parsel sayılı taşınmazların aynı ada ve parsel numaraları ve kadastro tespit tutanaklarındaki vasıf ile 105 ada 72 parsel sayılı taşınmazın 23.12.2013 havale tarihli fen bilirkişi raporuna ekli krokide (A) harfi ile gösterilen 1.503,26 metrekarelik bölümünün ise aynı ada ve parsel numarası ve kadastro tespit tutanağındaki vasıf ile payları oranında ... ve müşterekleri adına tespit ve tapuya tesciline, 106 ada 9, 105 ada 40, 78, 104 ada 39 ve 105 ada 72 parsel sayılı taşınmazların 1.derece arkeolojik sit alanında kaldığının tapunun beyanlar hanesinde gösterilmesine karar verilmiş; hüküm, ... vekili ve davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1- Davacılar vekilinin 105 ada 8, 42, 72 parselin bilirkişi raporunda (B) ile gösterilen bölümü, 106 ada 13, 16 parsellere yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA,
    2- Davalı ... vekilinin 104 ada 39, 47, 52,59, 63, 105 ada 40, 105 ada 72 parselin bilirkişi raporunda (A) ile gösterilen bölümü, 78, 104, 106 ada 9, 109 ada 31, 131 ada 2, 142 ada 148, 154 ada 37 parsel sayılı taşınmazlara yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının REDDİNE,
    3- Davacılar vekilinin 104 ada 39,47, 52,59, 63, 105 ada 40, 105 ada 72 parselin bilirkişi raporunda (A) ile gösterilen bölümü, 78, 104, 106 ada 9, 109 ada 31, 131 ada 2, 142 ada 148, 154 ada 37 parsel sayılı taşınmazlara yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Mahkemece; davaya konu, 104 ada 39, 47, 52, 59, 63, 106 ada 9, 105 ada 40, 78 parsel sayılı taşınmazlar ile 105 ada 72 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişi raporuna ekli krokide (A) harfi ile gösterilen bölümü yönünden 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14. maddesinde aranan iktisap şartlarının davalı ... ve onun ölümü ile varisleri lehine, davaya konu 105 ada 104 parsel sayılı taşınmaz yönünden 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14. maddesinde aranan iktisap şartlarının ... lehine, davaya konu 109 ada 31 parsel sayılı taşınmaz yönünden 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14. maddesinde aranan iktisap şartlarının ise ... lehine kadastro tespit tarihinden önce tahakkuk ettiği, 131 ada 2 ve 154 ada 37 parsel sayılı taşınmazların ... Belediyesi"nin 3194 sayılı İmar Kanunu"nun 18. maddesi uygulaması ile davaya konu taşınmazların kadastro tespit tarihinden sonra imar düzenlemesine tabi tutulduğu, 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 25. maddesi gereğince kadastro tespit tutanaklarının düzenlendiği tarihten sonraki değişiklerin mahkemeyi bağlamayacağı, davaya konu taşınmazların kadastro tespit tarihindeki durumları itibariyle karar verilmesi gerektiği gerekçeleri ile yazılı şekilde hüküm kurulmuştur. Ne var ki; tescil davasının dilekçesi denetime elverişli olarak uygulanıp devreden davanın konusu ve devreden davanın konusu yönünden dosya arasında bulunan 06.08.1951 ve 21.07.1975 tarihli zilyetlik belgesi uygulanarak her bir taşınmazın hangi senet kapsamına kaldığı kesin olarak belirlenmemiş, taraflar arasında görülen ve feragat ile sonuçlandığı bildirilen 1975 tarihli men"i müdahale dava dosyası getirtilmemiş, taşınmaz başında yapılan keşifte tüm taraf tanıkları dinlenmemiş, dosya arasınada bulunan satış senedinin kök muris ..."ten gelen hisseyi mi yoksa ..."ün eşi ... "ın ölümü ile ... ve ..."ya intikal edecek miras payını mı içerdiği üzerinde durulmamış, tarafların taksim konusundaki beyanları değerlendirilmemiştir. Bu şekilde eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulamaz. Hal böyle olunca doğru sonuca varılabilmesi için; mahkemece öncelikle; taraflar arasında görülen ve feragat ile sonuçlandığı bildirilen 1975 tarihli men"i müdahale dava dosyası getirtilerek dosyasına konulmalı, bundan sonra mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişilerle taraf tanıkları ve fen bilirkişisi huzuruyla yeniden keşif yapılmalıdır. Keşif sırasında yerel bilirkişi ve tanıklardan taşınmazların hangi tarihten beri kimler tarafından neye istinaden zilyet edildiğine ilişkin maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, tescil davasının dilekçesi denetime elverişli olarak uygulanıp devreden davanın konusu ve devreden davanın konusu yönünden dosya arasında bulunan 06.08.1951 ve 21.07.1975 tarihli zilyetlik belgesi uygulanarak her bir taşınmazın hangi senet kapsamına kaldığı kesin olarak belirlenmeli, taraflar arasında görülen ve feragat ile sonuçlandığı bildirilen 1975 tarihli men"i müdahale dava dosyasına konu yerler ile dava konusu taşınmazların aynı yer olup olmadıkları saptanmalı, feragatin nedeni üzerinde durulmalı, dosya arasında bulunan satış senedinin kök muris ..."ten gelen hisseyi mi yoksa ..."ün eşi ... "ın ölümü ile ... ve ..."ya intikal edecek miras payını mı içerdiği senet tanıkları da dinlenilmek sureti ile kesin olarak belirlenmeli, fen bilirkişisine keşif ve uygulamayı denetlemeye elverişli rapor ve harita düzenlettirilmeli, tarafların taksim konusundaki beyanları değerlendirilmeli, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 25.01.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi