
Esas No: 2017/2496
Karar No: 2017/7598
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2017/2496 Esas 2017/7598 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından; velayetin değiştirilmesi yönünden, davalı tarafından ise kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Velayeti dava konusu olan ortak çocuk Gürkan 13.10.2006 doğumlu olup idrak çağındadırlar. Ortak çocuk kendisini yakından ilgilendiren velayet konusunda mahkemece dinlenilmemiş, görüşüne başvurulmamıştır. Çocuk Hakları Sözleşmesinin 12. ve Çocuk Haklarının Kullanılmasına İlişkin Avrupa Sözleşmesinin 3. ve 6. maddeleri, iç hukuk tarafından çocuğun idrak gücüne sahip olduğunun kabul edildiği durumlarda, çocukların adli merci önündeki kendilerini ilgilendiren davalarda kendi görüşlerini ifade etmesine müsaade edilmesini ve yüksek çıkarlarına açıkça ters düşmediği takdirde ifade ettikleri görüşlerine gereken önemin verilmesi gerektiğini öngörmektedir. Bu itibarla; idrak çağındaki çocuğun mahkemece bizzat görüşüne başvurulması ve velayetle ilgili tercihinin sorularak tüm deliller birlikte değerlendirilip velayet hakkında sonucu uyarınca karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
2-Davalının temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Davacı baba 29.07.2015 tarihinde açtığı dava ile münhasıran ortak çocuk ...’ın velayetinin davalıdan alınarak tarafına verilmesini talep etmiş, davanın esasına ilişkin beyanlarını içeren 11.05.2016 tarihli dilekçesiyle de velayetin değiştirilmesi talebi yerinde görülmez ise ortak çocuk ile arasındaki kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesini talep etmiştir.
Hakim, iki taraftan birinin talebi olmaksızın kendiliğinden bir davayı inceleyemez ve karara bağlamayamaz (HMK m. 24). Hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır. Ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez (HMK m. 26).
Davacının kişisel ilişkinin yeniden düzenlemesine yönelik usulüne uygun olarak açılmış bir davası bulunmamaktadır. 0 halde, davacının kişisel ilişkiye yönelik talebiyle ilgili olarak karar verilmesine yer olmadığına şeklinde hüküm kurmak gerekirken, hatalı gerekçe ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 1. ve 2. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatıranlara geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 15.06.2017(Prş.)