11. Hukuk Dairesi 2016/9380 E. , 2018/4991 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 4. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 27/04/2016 tarih ve 2014/1684-2016/743 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkiline ait kayısı bahçelerinin “don” rizikolarına karşı davalı tarafından sigorta örtüsüne alındığını, 2010 yılı Mart ayı içinde meydana gelen don olayı nedeniyle kayısı ağaçlarındaki meyvelerin zarar gördüğünü, talep edilmesine rağmen davalı tarafından hasar bedelinin ödenmediğini ileri sürerek 17.550,00 TL’nin işleyecek en yüksek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesi istemiştir. 24.03.2013 tarihli ıslah ile talebini 24.777,00 TL"ye çıkarmıştır.
Davalı vekili, hasarın ağaçların çiçeklenme döneminde meydana geldiğini, don rizikosunun ise meyve dönemini kapsadığını, bu nedenle rizikonun sigorta teminatı dışında kaldığını, ayrıca poliçelerin zeyil edildiğini, davacıdan da prim alacağının bulunduğunu, bu hususların da tazminat hesabında dikkate alınması gerektiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece uyulan Dairemiz bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre, meydana gelen don olayı nedeniyle ürünün zarar gördüğü, zeyilname sigorta şirketi tarafından tek taraflı olarak davacının bilgisi ve onayı alınmaksızın ve riskin gerçekleşmesinden sonra yapıldığı, bu hali ile söz konusu zeyilnameye itibar edilemeyeceği, ayrıca davalı taraf, tahsil edilmesi gereken sigorta priminin tahsil edilmediğini belirterek davacı lehine hüküm kurulması durumunda kendilerinin alacaklı olduğu sigorta priminin tazminattan mahsup edilmesini talep ettiği, bu talebin de yerinde olmadığı, zira davalı tarafından usulüne uygun olarak açılmış prim alacağının tahsiline yönelik bir dava, karşı dava bulunmadığı, takas defiinin de ileri sürülmediği, bilirkişilerce hasarın 17.550,00 TL olarak hesaplandığı, bu miktarın son hasat tarihi olan 16.08.2010 tarihinden itibaren işleyecek reeskot faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesi gerektiği gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne 17.550 TL"nin son hasat tarihi olan 16.08.2010 tarihinden itibaren işleyecek reeskot faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 899,13 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 05/07/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.