20. Hukuk Dairesi 2018/1189 E. , 2018/6192 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında ... köyü 171 ada 9 parsel sayılı 19600,66 m2 yüzölçümlü taşınmaz, belgesizden tarla niteliğiyle davalılar adına tespit edilmiştir.
Davacı ..., taşınmazın Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğu iddiasıyla dava açmıştır.
Mahkemece, davanın reddi ile dava konusu taşınmazın tesbit gibi tesciline karar verilmiş, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 08.05.2012 tarih ve 2012/1057-6792 E.K. sayılı kararı ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Hükmüne uyulan bozma ilâmında özetle; “Çekişmeli taşınmaz, kadastro sırasında belgesizden tesbit görmüş, Hazinenin Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğu iddiasıyla açtığı davanın yargılaması sırasında davalı, sınırları ... ve ...: yol, Garben: Kebapçı ... tarlası ve yol, Cenuben: dere olan 7082 m2 yüzölçümlü, Aralık 1945 tarih ve 70 sayılı tapu kaydına tutunmuştur. Dayanılan tapu kaydının bir sınırı metruk okuması nedeniyle (Kebapçı Artin tarlası) değişir sınırlı olup miktarı ile geçerlidir. Bilindiği üzere kaçak ve yitik kişilerden kalan tapulu ve tapusuz taşınmazlar yasalar gereği Hazineye geçeceğinden kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile mülk edinilmelerine olanak yoktur. Her ne kadar; yerel bilirkişi ve tanıklarca kaydın batı sınırını oluşturan ... tarlasının ... adına tesbit gören 171 ada 8 sayılı parsel olduğu belirtilmiş ise de, bu parsel kadastro sırasında belgesizden tesbit gördüğünden bu iddia kayıt ve belgelerle desteklenmediğinden soyut bir iddia olarak kalmıştır. Bu nedenle, dayanılan tapu kaydının miktarına itibar edilerek buna göre bir karar verilmelidir.” gereğine değinilmiştir.
Mahkemece, bozma ilâmına uyularak yapılan yargılama sonucu davanın reddine, dava konusu ... 171 ada 9 parsel sayılı taşınmazın tesbit gibi tesciline karar verilmiş, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairenin 19/06/2014 tarih, 2014/4580-6666 E.K. sayılı kararı ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir.Hükmüne uyulan bozma ilamında özetle; “ Mahkemece, bozma ilâmına uyularak davanın reddine karar verilmişse de, bozma gerekleri yerine getirilmemiştir. Şöyle ki; dava konusu taşınmaz ait olduğu ileri sürülen tapu kaydı ile bu taşınmazın sınırında bulunan 171 ada 8 sayılı parsele ait olduğu sürülen tapu kayıtları keşifte uygulanmışsa da bu tapu kayıtları sınır olarak birbirini okumamaktadır. Davalının dayandığı ve Hazineden satış yolu ile ... adına tescil edilen ve sınırları ... ve Şimalen: yol, Garben Kebapçı ... tarlası ve yol, Cenuben: dere olan 7082 m2 yüzölçümlü, Aralık 1945 tarih ve 70 sayılı tapu kaydının bir sınırı 2018/1189 - 6192 metruk okuması nedeniyle (Kebapçı ...tarlası) değişir sınırlı olup miktarı ile geçerlidir. Bilindiği üzere kaçak ve yitik kişilerden kalan tapulu ve tapusuz taşınmazlar yasalar gereği Hazineye geçeceğinden kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile mülk edinilmelerine olanak yoktur. Her ne kadar, yerel bilirkişi ve tanıklarca kaydın batı sınırını oluşturan Kebapçı ... tarlasının ... adına tespit gören 171 ada 8 sayılı parsel olduğu belirtilmiş ve bozma ilâmı sonrasında davalı tarafından 171 ada 8 sayılı parsele ait olduğu ileri sürülen Haziran 1952 tarih ve 59 sıra nolu tapu kaydının dava konusu taşınmaza komşu olan 171 ada 8 sayılı parsele ait olduğu bilirkişilerce belirtilmişse de; bu iki tapu kaydı sınır olarak birbirini okumadığından davalının iddiası soyut bir iddia olarak kalmıştır. Bu nedenle, dayanılan tapu kaydının miktarına itibar edilerek buna göre bir karar verilmelidir. Açıklanan yön gözetilmeksizin, yazılı biçimde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.”gereğine değinilmiştir.Mahkemece bozma ilamına karşı direnilerek davanın reddine, dava konusu taşınmazın tespit gibi tesciline karar verilmiş, hüküm davacı Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kadastro tesbitine itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 5304 sayılı Kanun ile değişik 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmüne göre orman sınırlandırması yapılmış, taşınmaz orman sınırları dışında bırakılmıştır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, davalıların dayandığı Aralık 1945 tarih 7 nolu tapu tapu kaydının dava konusu 171 ada 9 parsel sayılı taşınmaza komşu 171 ada 8 parsele ait olduğu iddia edilen Haziran 1952 tarih 59 sıra nolu tapu kaydının 171 ada 8 parsele ait olduğu hususunun mahalli bilirkişi ve tutanak bilirkişi beyanları, fen bilirkişisi tarafından düzenlenen rapor ile sabit olduğu, tapu kaydında belirtilen yol ve dere sınırlarının kadim sınırlar olduğu, bu sınırların değişmediği, dava konusu taşınmaza ait tapu kaydının batı sınırını oluşturan Kebapçı Artin tarlası denilen tarlanın ise 171 ada 8 nolu parsel olduğu, 171 ada 8 parsele ait tapu kaydının Hazinenin satışı ile oluştuğu ve sabit sınır olduğu anlaşıldığına göre, yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 02/10/2018 gününde oy birliği ile karar verildi.