11. Hukuk Dairesi 2019/2630 E. , 2020/641 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada... 4. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 07/02/2018 tarih ve 2016/500 E.- 2018/42 K. sayılı kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine-kısmen kabulüne dair... Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi"nce verilen 15/03/2019 tarih ve 2018/937 E.- 2019/274 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, 6100 sayılı Kanunun’un 369. maddesi gereğince miktar veya değer söz konusu olmaksızın duruşmalı olarak incelenmesi gereken dava ve işlerin dışında bulunduğundan duruşma isteğinin reddiyle dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkili firmanın 1948 yılından beri otomobil, motosiklet gibi taşıtlar ile GX Serisi genel amaçlı motorlar ve bu motorların kullanıldığı su pompaları, jeneratörler vb. gibi motorlu ticari veya zirai makinelerin üretimi ve dünya çapında ticareti ile iştigal ettiğini, müvekkili firmanın TPMK nezdinde 2007/15053 sayılı "GX" ibareli marka tescilinin bulunduğunu ve motorların özgün bir ticari takdim şekli ile satışa sunulduğunu, GX serisi motorların dış görünüş itibariyle kendilerine özgü şekillerin yanında kırmızı, beyaz ve siyah renklerinden oluşan bir renk kompozisyonuna sahip bulunduğunu, tüketicilerin bu üç renk kompozisyonunda üç boyutlu ürünü gördüklerinde HONDA GX olarak algıladıklarını, davalının müvekkilinin GX serisi motorlarının taklitlerini üreterek sattığını, bu durumun marka tecavüzü ve haksız rekabet yarattığını, müvekkilinin hususiyet kazandırdığı bu ürünün ticari takdim şeklinin de aynen kopyalanması hareketinin haksız rekabet yarattığını ileri sürerek davacı firmanın GX Tescilli markasının ve GX Serisi motorlarının ticari takdim şeklinin taklit edilmesi suretiyle davalı tarafından yaratılan iltibas, marka tecavüzü ve haksız rekabet durumunun tespitini, davalının, davacı firmanın iltibas, tecavüz, haksız rekabet yaratan tüm kullanımlarının, üretiminin, satışının, dağıtımının, ithal ve ihraç edilmesinin önlenmesini, bu ürünlere ilişkin yayınlar, ambalajlar, ilan, reklam, broşür, afiş, tabela vs. her türlü tanıtım malzemesi, basılı kağıtlar, faturalar, kartvizitler vs. her türlü evrak üzerindekiler ile internetteki kullanımların, tüm tanıtımların önlenmesini, mütecaviz ürünler ile yukarıda yazılanların görüldüğü yerde toplanarak muhafaza altına alınmasını, davacı firmanın markalarına ve ticari takdim şekline ilişkin tüm kullanımların önlenmesini, yargılama sonucunda el konulan her türlü ürün ve malzemenin hüküm kesinlik kazandığında imha edilmesini ve hükmün ilanını, maddi ve manevi tazminat haklarının da saklı tutulmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı şirket vekili, müvekkiline ait satışı yapılan ürünlerin üzerinde ASEPOWER GX ibaresinin davacı firmanın ürünlerinin üzerinde ise HONDA GX ibaresinin yer aldığını, bu iki ibarenin farklı olduğunu açık olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
İlk derece mahkemesince, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; davalı tarafından satılan motor ile davalı yanca satışa sunulan motorlar üzerinde kullanılan "ASEPOWER GX" markası ile davacının 2007/15053 sayılı "GX" markası arasında büyük oranda benzerlik bulunduğu, davacı adına tescilli markanın motor üzerinde bulunduğu, markalar arasında ortalama motor tüketicileri nezdinde karıştırılma ihtimali oluşacağı, bu eylemin davacı adına tescilli markadan doğan haklara tecavüz ve TTK kapsamında haksız rekabet oluşturduğu, davacı adına uyuşmazlık konusu trade dres şeklini ihtiva eden tescilli marka bulunmaması ve davacı ürününün ticari takdim şeklinin genel bir motor izlenimi veren sıradan bir motor şekli olması nedenleriyle, davacının GX serisi genel amaçlı motorlarının ticari takdim şeklinin benzerinin davalı tarafça üretilen veya satılan ürünlerde kullanılmasının tescilli marka açısından marka tecavüzü ve haksız rekabet oluşturmadığı, ihtiyati tedbir kararı sonrasında ürünlere el konulduğuna ilişkin icra tutanağının dosyaya sunulmamış olması nedeniyle imha ile ilgili talebin uygun görülmediği, davadan önce marka tecavüzü ve haksız rekabet oluşturan ürünlerin satılmaması gerektiği konusunda uyarıcı ihtar olmaması, markasız satışa sunulan ürünlerin ticari takdim şeklinin ihlal oluşturmaması nedeniyle ilanının haksızlık oluşturabileceği gerekçeleriyle davanın kısmen kabulüne, davalı tarafça internet adresi de dahil olmak üzere satışa sunduğu motorlar üzerinde marka olarak kullanılan "şekil+ASEPOWER GX" ibaresinin davacı tarafın 2007/18053 sayılı "GX" ibareli tescilli marka hakkını ihlal ettiğinden ve haksız rekabet söz konusu olduğundan marka tecavüzünün ve haksız rekabetin tespitine, önlenmesine, sonuçlarının ortadan kaldırılmasına, kabul edilen kısım yönünden davacı tarafın maddi-manevi tazminat hakkının saklı tutulmasına, davalının markasız satışa sunduğu ürünler yönünden ticari takdim şeklinin marka tecavüzü ve haksız rekabet oluşturduğu yönünden açılan davanın ise reddine karar verilmiştir.
Karara karşı taraf vekilleri istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi"nce, davalı tarafından satılan motor ile davalı tarafından satışa sunulan motorlar üzerinde kullanılan "ASEPOWER GX" markası ile davacının 2007/15053 sayılı "GX" markası arasında iltibas bulunduğu, bunun da tescilli markadan doğan haklara tecavüz ve TTK. kapsamında haksız rekabet oluşturduğu, davacı adına uyuşmazlık konusu ticari takdim şeklini ihtiva eden tescilli marka veya tasarım tescili bulunmaması nedeniyle genel bir motor izlenimi veren ticari takdim şeklinin davalı tarafça kullanılmasının haksız rekabet oluşturmadığının belirlenmiş olmasında bir isabetsizlik olmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin tüm istinaf itirazlarının reddine, davacı vekilinin istinaf itirazlarının incelenmesinde, mahkemece markaya tecavüzün ve haksız rekabetin tespitine rağmen bu tecavüze ve haksız rekabete yol açan markanın tecavüzüne son verilmesi istemi ile bu hususların ilanı isteminin kabul edilmemesinin doğru bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile HMK"nın 353/1-b-2. maddesi uyarınca yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın kısmen kabulü ile, davalı tarafça satışa sunulan motorlar üzerinde markasal olarak kullanılan "şekil+ASEPOWER GX" ibaresinin, davacı tarafın 2007/18053 sayılı "GX" ibareli tescilli markasından kaynaklanan marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet oluşturduğunun tespitine, önlenmesine ve sonuçlarının ortadan kaldırılmasına, davalının, davacı tarafın 2007/18053 sayılı "GX" ibareli tescilli markasına tecavüz ve markasal olarak haksız rekabet yaratan tüm kullanımlarının, üretiminin, satışının, dağıtımının, ithal ve ihraç edilmesinin önlenmesine, bu ürünlere ilişkin yayınlar, ambalajlar, ilan, reklam, broşür, afiş, tabela vs. her türlü tanıtım malzemesi, basılı kağıtlar, faturalar, kartvizitler vs. her türlü evrak üzerindekiler ile internetteki kullanımların, tüm tanıtımların önlenmesine, mütecaviz ürünler üzerinde bulunan tecavüze konu markaların silinmesine, yargılama sonucunda el konulan her türlü ürün ve malzeme üzerindeki mütecaviz marka kullanımının hüküm kesinleştiğinde silinmesine, davacı tarafın maddi-manevi tazminat haklarının saklı tutulmasına, davalının ticari takdim şeklinin marka tecavüzü ve haksız rekabet oluşturduğu yönündeki davanın reddine ve hükmün ilanına karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK"nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK"nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, taraf vekillerinin temyiz istemlerinin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 10,00 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, alınmadığı anlaşılan 54,40 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 22/01/2020 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.