11. Hukuk Dairesi 2019/2370 E. , 2020/640 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 16. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 16/02/2017 tarih ve 2016/125 E- 2017/26 K. sayılı kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi"nce verilen 12/04/2019 tarih ve 2017/2131 E- 2019/830 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkilinin TPMK nezdinde tescilli "BRİLLANT" esas unsurlu markaların sahibi olduğunu, müvekkilinin tüketici nezdinde edinmiş olduğu haklı itibari bilen davalının kötü niyetli olduğunu ve müvekkilinin hak sahibi olduğu 24.ve 35. sınıflarda tescil müracaatına konu edilmiş olan 2011/103829 kod numaralı "BRİLLTİME" ibareli marka tescil müracaatını kötü niyetli olarak gerçekleştirdiğini, her türlü maddi ve manevi hakları saklı kalmak kaydı ile davalıların Türk patent ve Marka Kurumu nezdinde davalı adına tescilli bulunan 2011/103829 kod numaralı "BRİLLTİME" ibareli markanın hükümsüzlüğünü, sicilden terkinini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; "Brilltime" markasının 2011 yılından beri müvekkil tarafından kullanıldığını, davacı şirketin bundan haberdar olmasına rağmen şimdiye kadar ses çıkarmadığını, aradan uzun zaman geçtikten sonra müvekkilinin kullandığı markanın hükümsüzlüğünü dava etmesinin Medeni Kanunu"nun 2. maddesinde düzenlenen iyi niyet kuralına aykırılık teşkil ettiğini, davacı tarafın sessiz kalmak suretiyle müvekkilin markayı kullanmasına razı olduğunu, markaların benzemediğini savunarak davanın reddini istemiştir.
İlk derece mahkemesince, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; davalıya ait markanın 07/01/2013 tarihinde sicile kaydedildiği ve davanın 5 yıllık yasal hak düşürücü süre dolmadan açıldığını, davacının daha önce tescilli markalarının "Brillife " esas unsurlu, davalı markasının ise "Brilltime" ibaresinden oluştuğu, her iki markada "Brill" ibaresi ile başlayıp life ve time ibarelerinin ek konumunda olduğunu, tüketicilerin ticari marka ile karşılaştıklarında genellikle işaretin ilk unsuruna odaklanma eğiliminde olduğunu, "Brill" ibaresine sonradan eklenen time ve life ibarelerinin ayırt edicilik kazandırmayan tamamlayıcı ibareler olduğu, markaların benzer olmasının yanında her iki markanın aynı sınıf ve emtia grubunda tescilli olduğu, her iki markanın tüketici nezdinde seri marka imajı verebileceği ve karıştırılma ihtimali olabileceği gerekçesiyle, davanın kabulüne davalı markasının hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmiştir.
Karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi"nce; her iki taraf markasının şekil içermediği, sözcük markası olduğu, kavramsal, işitsel ve görsel olarak benzer olduğu, davacının BRİLL kökünden türetilmiş BRİLLİFE ve BRİLLANT unsurlu seri markalarının bulunduğu, markalarının hitap ettiği ortalama tüketici kitlesi nezdinde iltibas tehlikesinin bulunduğu gerekçesiyle HMK."nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davalı vekilinin istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK"nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372.maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 10,00 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 22/01/2020 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.