Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2018/279 Esas 2019/1819 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/279
Karar No: 2019/1819
Karar Tarihi: 19.03.2019

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2018/279 Esas 2019/1819 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, bir faturaya istinaden ilamsız icra takibi yapıldığını ve davalı tarafın takibe itiraz ettiğini belirterek itirazın iptalini ve takibin devamına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ise borcu olmadığını ve fatura bedelinin kendisine ödenmediğini savunmuştur. Mahkeme, tarafların ticari bir ilişkisi olduğunu ve davacı tarafın sözleşmenin sona ermesinden önce davalı nezdindeki alacaklarının ödenmesi için fatura gönderdiğini tespit etmiştir. Mahkeme, davalının kabul ettiği alacak miktarı üzerinden itirazın kısmen iptaline karar vermiş ve takibin devamına hükmetmiştir. Ayrıca, icra takibinin önceden yapılmış olması nedeniyle asıl alacağın %40'ı üzerinden belirlenen icra inkar tazminatı davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. Kararda, Türk Borçlar Kanunu madde 125, İcra ve İflas Kanunu madde 66 ve Ticaret Kanunu madde 386 gibi kanun maddelerine atıfta bulunulmuştur.
19. Hukuk Dairesi         2018/279 E.  ,  2019/1819 K.

    "İçtihat Metni"

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    Davacı vekili, 22.796,82-TL bedelli faturaya istinaden ilamsız icra takibi yapıldığını, davalı tarafından takibe itiraz edildiğini, davalı tarafın haksız ve mesnetsiz takibe itiraz ettiğini belirterek itirazın iptali ile takibin devamına, davalının takibe konu asıl alacağın %40"ından az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığını, söz konusu fatura bedelinden davacının cari hesabında borçlu göründüğü faturalar mahsup edildiğinden kendisine ödeme yapılmadığını, bayinin envanterinde bulunan demirbaş malzemelerin müvekkiline teslim edilmediğini savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, taraflar arasında bayilik sözleşmesine dayalı ticari bir ilişkinin bulunduğu, ticari ilişkinin davacı tarafça sözleşmeye dayalı olarak 18/09/2010 tarihinde sona erdirildiği, davacı tarafın sözleşmenin sona ermesinden önce davalı nezdindeki alacaklarının ödenmesi için 15/09/2010 tarih ve 6078 sayılı faturayı tanzim edip davalıya gönderdiği, davalı tarafından davacı tarafa çekilen 30/11/2010 tarih ve 39051 yevmiye numaralı ihtarnamede davacı tarafın 20.915,74 TL cari hesap alacağının bulunduğunun beyan edildiği, davalı tarafın birlikte ticari defterine kaydedilen faturaların, taraflar arasındaki bayilik sözleşmesinin sona ermesinden sonra tanzim edilen ve davacı tarafça kabul edilmeyen faturalar olduğu, söz konusu fatura bedellerinin kabul edilen cari hesap alacağından mahsup edilemeyeceği gerekçesiyle davalı tarafın ihtarnamesinde varlığını kabul ettiği alacak miktarı üzerinden davanın kısmen kabulüne, itirazın kısmen iptali ile takibin 20.915,74-TL asıl alacak 4.034,95-TL faiz üzerinden devamına, fazlaya dair talebin reddine, icra takibinin 02/07/2012 tarihinden önce yapılmış olması nedeniyle asıl alacağın %40"ı üzerinden belirlenen 8.366,29-TL icra inkar tazminatının davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 19/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.