Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/2615 Esas 2018/5185 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/2615
Karar No: 2018/5185
Karar Tarihi: 09.07.2018

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/2615 Esas 2018/5185 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, 398 ada 54 sayılı parselde kayıtlı ortaklığın satış sureti ile giderilmesini talep etmiştir. Mahkeme, davanın kabulü ile ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar vermiştir. Ancak muhdesatın kimin olduğu konusunda uyuşmazlık bulunması halinde, muhdesat için iddia eden paydaşlar görevli mahkemede dava açmak üzere uygun bir süre verilmeli, açılmadığı takdirde o konuda uyuşmazlık yokmuş gibi davaya devam edilmelidir. Bir kısım davalılar vekili ve davalının temyiz itirazları kabul edilmiş, yerel mahkeme hükmü bozulmuştur.
Kanun Maddeleri: Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 165. maddesi.
14. Hukuk Dairesi         2016/2615 E.  ,  2018/5185 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi


    Davacı ... vekili tarafından, davalılar aleyhine 23.02.2015 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 26.11.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalılar vekili ve davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Dava, ortaklığın giderilmesi talebine ilişkindir.
    Davacı vekili, 398 ada 54 sayılı parselde kayıtlı ortaklığın satış sureti ile giderilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalılardan ..., ... ve ... duruşmada, dava konusu taşınmazın satılmasını istemediklerini beyanla davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece davanın kabulü ile ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir.
    Hükmü; bir kısım davalılar vekili ve davalı ..., dava konusu taşınmazlar üzerinde bulunan muhdesatların kendilerine ait olduğu gerekçesiyle temyiz etmiştir.
    Paydaşlığın (ortaklığın) satış yoluyla giderilmesi halinde dava konusu taşınmaz üzerinde bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçalar (muhdesat) varsa bunların arzla birlikte satılması gerekir. Ancak muhdesatın bir kısım paydaşlara (ortaklara) ait olduğu konusunda tapuda şerh varsa veya bu hususta bütün paydaşlar ittifak ediyorlarsa ve muhdesat arzın değerinde bir artış meydana getiriyorsa bu artışın belirlenmesi için dava tarihi itibariyle arzın ve muhdesatın değerleri ayrı ayrı tespit edilir. Belirlenen bu değerler toplanarak taşınmazın tüm değeri bulunur. Bulunan bu değerin ne kadarının arza ne kadarının muhdesata isabet ettiği yüzdelik (%...) oran kurulmak suretiyle belirlenir. Satış sonunda elde edilecek bedelin bölüştürülmesi de bu oranlar esas alınarak yapılır. Muhdesata isabet eden kısım muhdesat sahibi paydaşa, geri kalan bedel ise payları oranında paydaşlara (ortaklara) dağıtılır.
    Bütünleyici parçanın (muhdesat) arzın paydaşlarına (ortaklarına) değil de üçüncü şahsa ait olduğunun anlaşılması halinde bu kimseyi muhdesat sahibi olarak davaya dahil etmek ve ona satış bedelinden pay vermek mümkün değildir.
    Paydaşlığın (ortaklığın) satış suretiyle giderilmesine ilişkin davalarda taşınmaz üzerinde bulunan bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçaların (muhdesat) kime ait olduğu konusunda uyuşmazlık olup da bunlar üzerinde bazı paydaşların (ortaklar) hak iddia etmeleri halinde o paydaşa görevli mahkemede dava açmak üzere HMK"nın 165. maddesi uyarınca uygun bir süre verilmelidir. Mahkemece verilen süre içerisinde dava açıldığı takdirde sonucunun beklenmesi, açılmadığı takdirde o konuda uyuşmazlık yokmuş gibi davaya devam edilmesi gerekir.
    Somut olaya gelince;
    Bir kısım davalılar vekili ve davalı ... tarafından temyiz aşamasında muhdesat iddiasında bulunulduğu anlaşılmıştır.Dava konusu 398 ada 54 sayılı parselde kayılı taşınmazda bulunan binalar ve seranın hangi paydaşlara ait olduğu konusunda yargılama aşamasında bir tespit yapılmamıştır. Mahkemece, muhtesat konusunda bütün paydaşlar ittifak etmediği takdirde; muhtesat aideyeti iddiasında bulunanlara görevli mahkemede dava açmak üzere HMK"nın 165. maddesi uyarınca uygun bir süre verilmeli; dava açıldığı takdirde bekletici mesele yapılarak sonucuna göre karar verilmeli; açılmadığı takdirde o konuda uyuşmazlık yokmuş gibi davaya devam edilmelidir. Noksan inceleme araştırmayla yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle bir kısım davalılar vekili ve davalı ..."in temyiz itirazlarının kabulü ile yerel mahkeme hükmünün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 09.07.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.