Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/7314 Esas 2016/1942 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/7314
Karar No: 2016/1942
Karar Tarihi: 09.02.2016

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/7314 Esas 2016/1942 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, davalının müvekkili aleyhine yaptığı icra takibi dayanağı olan bonodaki imzanın müvekkiline ait olmadığını iddia ederek, davalıların tazminata mahkum edilmelerini talep etmiştir. Davalılardan biri davanın reddedilmesini talep ederken, diğeri de davacının tazminata mahkum edilmesini talep etmiştir. Mahkeme, tarafların iddia ve savunmaları ile toplanan delillere göre, baskı, tehdit ve cebir altında protokolün imzalatıldığı iddiasının ispatlanamadığı, dolayısıyla davacı ve davalıların tazminat istemlerinin reddine karar vermiştir. Karar Yargıtay tarafından da onanmıştır.
Kanun Maddeleri: Takip Hukukuna Dair Kanun'un 56. maddesi, Türk Borçlar Kanunu'nun 2. maddesi.
19. Hukuk Dairesi         2015/7314 E.  ,  2016/1942 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek. Av. ... ile davalılardan ... vek. Av. ... gelmiş, diğer davalı taraftan kimse gelmemiş olduğundan onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    -KARAR-
    Davacı vekili, davalının müvekkili aleyhine icra takibi yaptığını takip dayanağı bonodaki borçlu imzasının müvekkiline ait olmadığını iddia ederek müvekkilinin davalılara borçlu olmadığının tespiti ile davalıların tazminata mahkum edilmelerini talep ve dava etmiştir.
    Davalı ... cevap dilekçesinde, iddianın gerçek dışı olduğunu senetteki imzanın davacıya ait olduğunu savunarak davanın reddi ile lehine tazminata karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı ... vekili cevabında, davanın reddini savunarak davacının tazminatla sorumlu tutulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece iddia, savunma ve toplanan delillere göre davacı her ne kadar takip dayanağı bono altındaki imzayı inkar etmekte ve tanık ... dahi bononun kendisi tarafından imzalandığını söylemekte ise de imzaları tarafların kabulünde olan 20.06.2011 tarihli protokolle icra dosyasındaki borcun davacı tarafından kayıtsız ve şartsız kabul edildiği, dinlenilen tanık anlatımının anılan protokolün baskı, tehdit ve cebir altında imzalatıldığına dair iddiayı ispata yeterli olmadığı ve baskı, tehdit ve cebir altında protokolün imzalatıldığı iddiasının ispatlanamadığı, davalı yanın tazminat isteminin koşullarının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddi ile davacının ve davalının tazminat istemlerinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalı ... yararına takdir edilen 1.350,00.-TL. duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı ...’a ödenmesine, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 09/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.