10. Hukuk Dairesi 2017/4349 E. , 2019/4863 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Dava, hizmet süresinin tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davacı tarafından sunulan dilekçenin feragat niteliğinde olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmün, davalı Sosyal Güvenlik Kurumu vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davacı, Eleşkirt İlçesine bağlı Tahir Beldesi’nde bulunan ormanlık alanın bekçiliğini yaptığını belirterek, 01.05.2006 - 15.04.2012 ile 11.01.2013 – 22.10.2013 tarihleri arası çalıştığı sürelerin tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Her ne kadar Mahkemece, davacı tarafından sunulan 11.05.2015 havale tarihli dilekçesine istinaden davanın reddine karar verilmiş ise de, verilen karar yerinde görülmemiştir.
Davanın yasal dayanağı, 5510 sayılı Yasanın Geçici 7. maddesi kapsamında uygulama alanı bulan 506 sayılı Yasanın 79/10 maddesidir. 506 sayılı Yasanın 6. maddesinde ifade edildiği üzere “sigortalı olmak hak ve yükümünden kaçınılamaz ve feragat edilemez.” Anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi karşısında, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin davaların, kamu düzenine ilişkin olduğu, bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesinin zorunlu ve gerekli bulunduğunun gözetilmesi zorunludur.
506 sayılı Kanunun 6. maddesinde ve 5510 sayılı Kanunun 7 ve 8. maddelerinde çalıştırılanların işe alınmalarıyla kendiliğinden sigortalı olacakları, sigortalılar ile bunların işverenleri hakkında sigorta hak ve yükümlerinin sigortalının işe alındığı tarihten başlayacağı, bu suretle sigortalı olmak hak ve yükümünden kaçınılamayacağı ve vazgeçilemeyeceği yönünde düzenleme yapılmış olmakla, buna göre sigortalı olmak, kamu düzenine ilişkin, kişiye bağlı, vazgeçilemez ve kaçınılamaz hak ve yükümlülük doğuran bir hukuksal statü meydana getirmektedir ve kişiler ile sosyal güvenlik kuruluşlarının bu statünün oluşumundaki rolü de, yenilik doğurucu ve iradi bir durum değil, kanun gereği kendiliğinden oluşan statüyü belirlemekten ibarettir. Dolayısıyla, sosyal güvenlik hakkından 6100 sayılı Kanun hükümleri kapsamında feragat olanaksız olduğu gibi sigortalılığın ve sigortalı hizmetlerin tespitine ilişkin davadan da feragat edilemez. Ancak, anılan Kanunun 123. maddesinde düzenlenen hak kullanılabilir ve ileride yeniden dava açabilme hakkı saklı tutularak, davalının açık rızası ile dava geri alınabilir veya 150. maddede öngörülen hak ve olanaktan yararlanılarak dava takip edilmeyip yenileninceye kadar dosyanın işlemden kaldırılması ve giderek davanın açılmamış sayılması sonucu elde edilebilir.
1-Yukarıdaki yasal düzenleme ve açıklamalar ışığında incelemeye konu dava değerlendirildiğinde, davacı vekili tarafından sunulan dilekçe Mahkemece feragat niteliğinde bulunmuş ise de; davanın hizmet tespiti davası olması nedeni ile feragat edilemeyeceği gözetilerek,belirtilen hususlar çerçevesinde HMK 123.ve 150. maddeleri kapsamında yeniden irdeleme yapılmalıdır.
2-Kabule göre de, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 297. maddesi uyarınca, kararın anılan maddede tanımlanan unsurları taşıması gerekir.Davalı ... müdürülüğüne yönelik davanın
“Orman Genel Müdürlüğü’ne” izafeten açıldığı gözetilip, gerekçeli karar başlığı bu şekilde yazılması gerekirken maddi hata sonucu sadece “Ağrı Fidan İşletme Müdürlüğü “ yazılmış olması isabetsiz olup, belirtilen şekilde düzeltilmelidir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular göz ardı edilerek, eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı şekilde karar tesisi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, temyiz eden davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 28.05.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.