Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
Kambiyo senedine özgü takibe borçlu, imzaya ve borca itiraz ederek mahkemeye müracaatla itirazının kabulü ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece takip dayanağı senet altındaki imzanın borçlu eli ürünü olmadığına dair rapor hükme esas alınarak dava kabul edilmiştir.
Somut olay ve dava dosyası incelendiğinde, dosya içinde dava dilekçesi ve duruşma gününü bildirir iki adet tebligatın çıktığı ve her ikisinin de davacı tarafa tebliğ edildiği, davalı alacaklıya herhangi bir tebligatın olmadığı anlaşılmıştır. Davalıya dava dilekçesi ve duruşma günü tebliğ edilerek, taraf teşkilinin sağlanması (HUMK m. 73) taraflardan delillerinin sorulup göstermeleri halinde toplanması ve ulaşılacak sonuç uyarınca karar verilmesi gerekirken, usul ve yasaya aykırı olarak karşı tarafa savunma imkanı tanınmadan itirazın kabulüne karar verilmesi isabetsizdir.
Öte yandan mahkemece İİK.nun 170/3.maddesi gereğince imzaya itirazın kabulü halinde takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken bu konuda da hüküm kurulmaması doğru görülmemiştir. 
SONUÇ :Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 21/02/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.