Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı tarafından başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takibe karşı ipotekli olarak parseli devralan malik vekili, icra emrinde ipotekli mülkü devralan 3. şahıs hanesi olmasına rağmen davalı alacaklı banka tarafından müvekkili aleyhine borçlu sıfatı ile takip yapıldığını, davalı alacaklı tarafından müvekkiline 28/01/2011 tarihinde ihtarname ile haber verildiğini, ancak ödeme emrinin 03/06/2009 tarihli olması sebebiyle ihtamamenin usulsüz olduğunu beyanla icra emrinin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, şikayetin süresinden sonra yapıldığı gerekçesi ile reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
İİK.nun 149/a maddesi atfı ile ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takipte de uygulanması gerekli aynı yasanın 33.maddesine göre, borçlu, icra emrinin tebliği üzerine yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir.  
Somut olayda, ipotekli taşınmaz maliki borçlu E.. U.."a icra emri çıkarılması talebi ila alacaklının 13.06.2010 tarihinde talepte bulunduğu, borçluya çıkan icra emrinin bila ikmal iade geldiği ve borçluya icra emrinin tebliğ edilemediği anlaşıldığından, usulüne uygun olarak bir tebligat olmadığından mahkemece davanın yasal sürede açıldığı kabul edilerek, şikayet ve itiraz nedenlerinin esasının incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken istemin süre aşımı nedeniyle reddi isabetsizdir.
SONUÇ :Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 21/02/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.