23. Hukuk Dairesi 2015/7452 E. , 2016/5427 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı ... ve vekili Av. ... ile davalı ... gelmiş, davalılar ... ve ... adlarına çıkartılan tebligatların bila ikmal iade edildiği, duruşmalı temyiz eden davacı vekilince duruşma isteminden vazgeçilmesi nedeniyle incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya evrak üzerinde incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- KARAR -
Davacı vekili, müvekkiline ait arsa vasfındaki taşınmaza ilişkin müvekkili ile davalı yüklenici ... arasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yapıldığını, sözleşme uyarınca davalının edimlerini yerine getirmediğini ileri sürerek, davalı yüklenici ile yapılan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin geriye dönük olarak feshine, geçerli hukuki sebebe dayanmayan dava konusu taşınmazdaki pay devirlerinin iptali ile davacı adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili, müvekkilinin ihtar edilip temerrüde düşürülmediğinden sözleşmedeki inşaat süresinin başlamış sayılmayacağını, bu nedenle sözleşmenin feshinin istenemeyeceğini, ayrıca dava konusu bölgede imar izni artırma çalışması olduğunun davacı tarafından bilindiğinden temel üstü ruhsatın alınması için sözleşmeye herhangi bir süre konulmadığını, söz konusu imar çalışmasının 2010 yılı Aralık ayında kesinleştiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalılar ..., ... ve ..., davanın reddini istemiştir.
Davalı, ..., davaya cevap vermemiştir
Mahkemenin, davanın kabulü ile sözleşmenin feshine davalı ... dışındaki diğer davalılar adına kayıtlı taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline dair kararının, davalı ... vekilince temyizi üzerine, Dairemizin 27.02.2013 tarih ve 2013/651 E., 1134 K. sayılı kararıyla, davacının dayandığı BK"nın 358/1. maddesindeki şartların gerçekleşemediği, bu nedenle akdin feshi davasının reddine karar verilmesi gerektiği belirtilerek bozulması üzerine, mahkemece bozmaya uyularak davalı yüklenici ... hakkındaki akdin feshine ilişkin davanın reddine, diğer davalılar yönünden, tapu iptali ve tescile ilişkin talepler açısından karar verilmesine yer olmadığına dair verilen kararın, bu kez davacı vekilince temyizi üzerine, Dairemizin 22.01.2015 tarih ve 2014/4445 E., 2015/415 K. sayılı ilamı ile gerekçede tapu iptal ve tescil yönünden ilk hüküm bozulmakla ortadan kalktığı gerekçesine yer verilmesi, hüküm fıkrasında da tapu iptal ve tescile ilişkin talepler yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmek suretiyle
kısa karar ile
gerekçeli karar, kararın gerekçesi ile hüküm fıkrası arasında çelişki oluşturacak şekilde karar verilmesi doğru görülmeyerek bozulması üzerine, uyma kararı verilen mahkemece, yükleniciden daire satın alan diğer davalıların tapusunun iptal edilmesinin, sözleşmenin feshi talebinin kabul edilmemiş olması sebebiyle mümkün olmadığı gerekçesiyle, akdin feshine ilişkin davanın reddine, tescil konusunda bir karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Mahkemece, sözleşmenin ayakta olduğu gerekçe gösterilerek yükleniciden bağımsız bölüm satın alan davalılar yönünden tapu iptali ve tescil konusunda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş ise de bu gerekçe doğru değildir. Mahkemece tapu iptali ve tescil yönünden verilen ilk karar davalı ... dışındaki davalılarca temyiz edilmeyerek bu davalılar yönünden kesin hale gelmiştir. Bu nedenle mahkemece yapılacak iş "tescile ilişkin ilk hükmün, davalı ... dışındaki diğer davalılarca temyiz edilmemesinden dolayı, tapu iptal ve tescil hususunun bozma kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olması gerekçesiyle tescil hususunda karar verilmesine yer olmadığına" karar verilmesinden ibaret olduğundan, yanılgılı gerekçeyle, yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilin temyizitirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi