14. Hukuk Dairesi 2018/1310 E. , 2018/5098 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 04.07.2014 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 02.06.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
I- 7201 sayılı Tebligat Kanununun;
"Bilinen Adreste Tebligat" kenar başlıklı 10. maddesinin birinci ve ikinci fıkralarında, "Tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır.
Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır.",
Hükmüne yer verilmiştir.
Tebligat Kanunu, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunla değiştirildikten sonra, gerçek kişilere yapılacak tebligatla ilgili olarak iki aşamalı bir yol benimsenmiştir. Bu değişikliğe göre, muhatabın adres kayıt sistemindeki adresine, Kanunun 21. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca doğrudan tebligat yapılması mümkün değildir. Muhataba çıkarılan ilk tebligat, bilinen veya gösterilen adresine yapılacaktır. Buna göre, ilk defa bildirilen adresin muhatabın (davalının) adres kayıt sistemindeki adresi veya başka bir adres olması arasında fark yoktur. Her iki adres de Tebligat Kanununun 10/1. maddesi kapsamında bilinen adrestir. Bildirilen adrese çıkarılan tebligatın bila tebliğ iade edilmesi halinde, Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesi de nazara alınarak muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresine Tebligat Kanununun 21/2. maddesine göre tebligat çıkarılacaktır.
Yönetmeliğin 16/2 ve 79. maddelerinde, Kanunun 21/2. maddesine göre çıkarılacak tebligatların açık mavi renkli zarflarla yapılacağı belirtilerek, bu usulün hemen başvurulacak bir yol olmadığı, istisnai olarak ve belirli şartların oluşması halinde başvurulacak bir tebligat şekli olduğuna da işaret edilmektedir.
İlk defa bildirilen adres, adres kayıt sistemindeki adres olsa dahi, tebliğ evrakının Kanunun 10. maddesine göre normal bir şekilde çıkarılması, Kanunun 20 ve 21. maddesinin birinci fıkrası ile Yönetmeliğin 29 ve 30. maddelerince muhatap lehine olan araştırmalar yapılarak tebligatın kendisine ulaşması ve bilgilendirme işlemlerinin yerine getirilmesi gerekir.
Dava konusu olaya gelince;
1-Davalı ..."e yapılan gerekçeli karar tebliğinin, yukarıda açıklanan ilke ve kurallara aykırı olarak TK"nun 10/2. maddesi gözardı edilmek suretiyle, doğrudan doğruya TK"nun 21/2. maddesine göre yapıldığı ve usulsüz olduğu anlaşılmıştır.
2- Davalılardan ... dava sırasında 22.10.2014 tarihinde vefat ettiği halde dosya içerisinde mirasçılık belgesine rastlanılamamıştır. Davalıya ait mirasçılık belgesi ilgililerden temin edilerek mirasçıları tespit edilmelidir. Mahkemece davalının nüfus kayıtlarından tespit edilen mirasçılarına gerekçeli karar tebliğ edilmişse de mirasçılık belgesi getirtildikten sonra tebligat yapılmayan mirasçıları tespit edilirse bu kişilere de gerekçeli kararın tebliğ edilmesi gerekir. Davalının nüfus kayıtlarından tespit edilen mirasçılarından; ..., ... ve ..."ye adreslerindeki sokak numaraları farklı olduğu halde ..."nin kızı diğerlerinin yeğeni sıfatıyla Hatice Görüş"e gerekçeli karar tebliğ edilmiştir. Adı geçen kişilere ait adreslerin sokak numaraları farklı olduğu halde tebligatların aynı kişiye yapılması gerekçeli karar tebliğlerinin usulsüz yapıldığını göstermektedir.
Mahkemece, kendilerine usulüne uygun tebligat yapılamayan adı geçen davalılara, 7201 sayılı Tebligat Kanunu ve Tebligat Kanunun Uygulanmasına Dair Yönetmelik hükümlerine göre usulüne uygun şekilde tebligat yapılmalı, temyiz süresi beklenilmelidir.
3- Davadan önce 29.11.2013"te vefat ettiği halde davalı olarak gösterilen ..."ın mirasçılık belgesine dosya içerisinde rastlanılamamıştır. Davalının mirasçılık belgesi ilgililerden temin edilmeli, tespit edilecek mirasçılarına 7201 sayılı Tebligat Kanunu ve Tebligat Kanunun Uygulanmasına Dair Yönetmelik hükümlerine göre usulüne uygun şekilde gerekçeli karar tebliğ edilmeli ve temyiz süresi beklenilmelidir.
Belirtilen eksiklikler giderildikten sonra Dairemize gönderilmesi için dosyanın MAHALLİNE İADESİNE, 05.07.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.