4. Ceza Dairesi 2016/17084 E. , 2020/14113 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, üst soya ve eşe karşı kasten yaralama
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede,
1-Sanık hakkında TCK"nın 106/1-1 maddesi uyarınca tehdit suçundan hüküm kurulması, tehdit suçu için Kanunda öngörülen cezanın seçimlik olmayıp yalnızca hapis cezasını içermesi ve bu bağlamda sanık hakkında tehdit suçundan hükmolunan hapis cezalarının yasal zorunluluk gereği verilmiş olması karşısında; mahkemece "Kanun maddesindeki seçenekli yaptırımlardan hapis cezası tercih edildiğinden, TCK 50/2 maddesi gereği verilen hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesine imkan bulunmadığı" şeklindeki Kanuna aykırı gerekçeyle sanık hakkında yazılı şekilde hükümler kurulması,
2-Sanığın tartıştığı eşi mağdur ..."yi "seni öldüreceğim, keseceğim" sözleriyle tehdit ettiği, annesi olan diğer mağdur ..."nın kavgayı yatıştırma amacıyla araya girmeye çalıştığı esnada mağdur ..."ya hitaben de "ölümün benim elimden olacak, seni sürüm sürüm süründüreceğim" şeklinde sözler sarf ettiği kabul edilen olayda; sanığın mağdurları aynı zaman ve olay bütünlüğü içinde aynı suç işleme kararıyla tehdit ettiğinin anlaşılması karşısında; sanık hakkında zincirleme suç hükümleri gereği bir kez ceza verilip, bu cezanın TCK’nın 43/2. maddesi ile artırılması gerektiği gözetilmeden, mağdurlara yönelik tehdit suçundan ayrı ayrı ceza verilmesi suretiyle fazla ceza tayini,
3-Sanığın tekerrüre esas alınan Muradiye Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2007/16 esas, 2009/196 karar sayılı ilamına konu suçun TCK"nın 157/1. maddesinde düzenlenen dolandırıcılık suçu olduğu, bu suçun hükümden sonra yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaştırma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında, anılan hükme ilişkin uyarlama yargılaması yapılıp yapılmadığı mahkemesinden sorularak ve sanığın başkaca tekerrüre esas sabıkası olup olmadığı da belirlenerek sonucuna göre hakkında TCK"nın 58. maddesinde düzenlenen tekerrür ve CMK"nın 231. maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu,
4-17.10.2019 gün ve 7188 sayılı Kanun"un 24. maddesi ile 5271 sayılı CMK"nın 251. maddesinde Basit Yargılama Usulü düzenlenmiştir.
Ancak bu düzenlemenin uygulanmasıyla ilgili olarak, 7188 sayılı Kanun"un 31. maddesiyle, 5271 sayılı CMK"ya eklenen geçici 5. maddenin (d) bendi ile; "01.01.2020 tarihi itibariyle kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalarda seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulü uygulanmaz" hükmü getirilmiştir.
Konuyu somut norm denetimi yoluyla inceleyen Anayasa Mahkemesi (25.06.2020, 2020/16, 2020/33; R.G. 19.08.2020, Sayı:31218), sözü geçen geçici 5/d maddesindeki hükmün, "kovuşturma evresine geçilmiş" ibaresinin aynı bentte yer alan, "basit yargılama usulü" yönünden Anayasa"nın 38. maddesine aykırı görerek iptaline karar vermiştir.
Anayasa Mahkemesi kararında, hükme bağlanmış dosyalarla ilgili iptale karar verilmemiş ise de, 5271 sayılı Kanun"un 2/1-(f) maddesince hükme bağlanmış dosyalarla ilgili olarak kovuşturma evresinin kesinleşmeye kadar devam etmesi ve aynı Yasanın 251/3. maddesi gereği mahkumiyet hükmü verildiği takdirde sonuç cezadan dörtte bir indirim öngörülmesi, bu durumunda temyiz incelemesi devam eden dosyalar bakımından lehe düzenleme getirmesi karşısında,
Anayasa Mahkemesinin iptal kararında; sanık lehine getirilen, yeni düzenlemenin, 7188 sayılı Kanun’un 31. maddesi gereğince, 5271 sayılı sayılı CMK’ya eklenen geçici 5. maddesiyle "kovuşturma evresine geçilmiş" dosyalar bakımından uygulanması gerektiğine işaret edildiğinden, temyiz incelemesi yapılan ve 5271 sayılı CMK"nın 251/1 maddesi kapsamına giren suçlar yönünden; Anayasa"nın 38. maddesi ile 5237 sayılı TCK"nın 7 ve 5271 sayılı CMK"nın 251 vd. maddeleri gereğince yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirdiğinden, sanık ..."in temyiz nedenleri yerinde görülmekle tebliğnameye kısmen uygun olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayıp sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 27.10.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.