Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklılar tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
İİK.nun 68/l.maddesi gereğince talebine itiraz edilen alacaklının takibi, imzası ikrar ve noterlikçe testik edilen "borç ikrarını" içeren bir senede yahut resmi dairelerin veya yetkili makamların yetkileri dahilinde ve usulüne göre verdikleri bir makbuz veya belgeye müstenit ise alacaklı itirazın kaldırılmasını isteyebilir.
Somut olayda takip konusu yapılan faturalar kesin hesap sonunda düzenlenen imzalarında uyuşmazlık bulunmayan hak edişlerin ödenmesine ilişkin olup bu kesin hak ediş belgesi İİK "nun 68/1 maddesi anlamında bir belge niteliğindedir. Diğer yandan borçlu belediye genel haciz yolu ile takibe itiraz ederken gelir kaybı daire başkanlığına bildirilmediğinden 06.09.2010 tarihi itibarıyle alacaktan kesinti yapıldıktan sonra alacağının 2.019.924.82 Euro olduğunu kabul etmiştir. Dolayısıyle borçlunun kabulü olduğundan takip konusu belgeler İİK "nun 68. madde kapsamında belge niteliğini kazanır. Buna göre borçlu ödeme iddiasını İİK.nun 68.maddesinde sayılan belgeler ile ispat edemediğine ve itirazında ileri sürdüğü hususlarda yargılamayı gerektirdiğine göre mahkemece alacaklının itirazın kaldırılması isteminin kabulüne karar verilmesi yerine, yazılı gerekçeyle reddi isabetsizdir.
SONUÇ  : Alacaklıların temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 21.02.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.