Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir dava sonucunda sanığın tehdit, hakaret ve kişilerin huzurunu bozma suçlarından mahkumiyetine karar verildi. Ancak yerel mahkemece verilen karar bozuldu ve dosya esas/hüküm mahkemesine gönderildi. Sanığın 5237 sayılı TCK'nın 64/1 ve 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddeleri uyarınca kamu davalarının düşmesi gerektiği ve sanığın öldüğünün tespit edilmesi durumunda kararın bozulması gerektiği belirtildi. Kararda, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi de yer aldı.
Kanun maddelerinin detaylı açıklamaları:
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 64/1. maddesi: \"Sanığın ölümü halinde, kamu davası düşer.\"
- 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 223/8. maddesi: \"Sanık ölümü halinde, davayı takip yetkisi olan herkes durumu ivedilikle mahkemeye bildirir. Mahkeme bu suretle haberdar olmadığı takdirde, ölüm hali kendiliğinden takip edilir. Ölüm kaydının nüfus müdürlüğüne verildiği tarihten itibaren bir hafta içinde resen düşme kararı verilir.\"
- 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi: \"Kararın gerekçesi, hakim ya da mahkeme adına yazılmışsa, yasa ve kurallara aykırı olmadıkça bu yönde bir inceleme yapılmaz.\"
- 1412 sayılı Ceza Muhakemesi Usulü Kanunu'nun 321. maddesi: \"Kararın bozulması durumunda, dava başlangıcından itibaren yeniden yargılama yapılır. Ancak, sanık hakkındaki ölüm, cezaevinde ölüm, kaçma ya da firar nedeniyle kamu davasının düşmesi, hüküm verilmesine engel olan gerçeklerin sabit olması ya da savcının istemi üzerine kanıtların yeniden toplanması durumunda yargılama yapılmaz.\"