Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/15077
Karar No: 2018/4902
Karar Tarihi: 28.06.2018

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/15077 Esas 2018/4902 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2016/15077 E.  ,  2018/4902 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada ... 7. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 23/06/2016 tarih ve 2014/241-2016/408 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 26.06.2018 günü hazır bulunan davacı vekili Av. ... ile davalı vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, tarafların dava dışı ... İnşaat San. Ve Tic. Ltd. Şti. Şirketinin ortakları olduğunu, aralarındaki güven ilişkisine dayalı olarak müvekkilinin davalıyı, ortağı oldukları şirket tarafından kat karşılığı olarak, ... İli,...Mahallesi"nde kain, 1320 ada, 2 parselde kayıtlı taşınmaz üzerinde yapılan inşaat sonrası müvekkili hissesine düşen gayrimenkulün davalı adına tescili konusunda yetkilendirdiğini, anılan yetkilendirmeye istinaden davalının ödenmeyen 2.000,00"er TL"den toplam 4.000,00 TL kira geliri ile 205.000,00 TL"lik satış bedelinden kaynaklanan borcunu ödememesi nedeniyle aleyhine takip başlattıklarını ancak, davalının haksız itirazı ile takibi durdurduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamını ve davalı aleyhine tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, müvekkilinin davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığını, davacı iddialarının yerinde olmayıp zaten müvekkili ile diğer ortakların davacı tarafından ibra edildiklerini savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, 14.05.2012 tarihli adi yazılı belgede, konu bağımsız bölümdeki davacıya ait 1/4 hisseyi davalının kendi üzerine alarak daha sonra 3. kişilere satılacağı ve satış bedelini davalının davacıya ödeyeceği hususunun kararlaştırıldığı, taşınmazın ...-... tarafından 01.09.2012 başlangıç tarihli kira sözleşmesiyle dava dışı ... A.Ş"ye kiraya verildiği, bağımsız bölümdeki hisselerin 2/4 ..., 1/4 ... ve 1/4 ..."na ait olduğu, kira sözleşmesinin 01.12.2013 tarihinde taşınmazı satın alan şirkete devredildiği, 22.11.2013 tarihinde bu şirkete satıldığı, davalı tarafından, davacının kızının hesabına kira bedellerinin ödendiği, tarafların ... İnşaat San. ve Tic. Ltd Şti"nin ortağı oldukları, anılan şirketin...Mahallesi"nde kain, 1320 ada, 2 parsel sayılı taşınmaz üzerine, kat karşılığı inşaat sözleşmesine istinaden bina yaptığı, taraflar arasında akdedilen 14.05.2012 tarihli adi yazılı
    belgeye göre, 1320 ada, 2 parsel üzerindeki 2 nolu ve 1 nolu bağımsız bölümlerdeki ..."e ait 1/4 hisseleri ..."nun kendi üzerine alacağı ve daha sonra 3.kişilere satarak bedelini ..."e vereceğinin düzenlendiği, şirket ortaklar kurulu tarafından 08.10.2013 tarihinde alınan kararla 274/4 Anumaralı dükkanın 1/4 hissesi ..."na, 1/2 hissesi ..."ya ve 1/4 hissesi ..."a, 1.kat 1 nolu dairenin tamamı ise ..."na tahsis edildiğinin karar altına alındığı, bundan sonra ... (1/2), ... (1/4) ve ... (1/4) taşınmazı 01.09.2012 başlangıç tarihli kira sözleşmesi ile ... Pazarlama A.Ş"ye kiraya verdikleri, bu kira sözleşmesine istinaden de ... tarafından 2012 Aralık ayından her ay düzenli olarak kira bedelinden davacı hissesine isabet eden 2.000,00 TL. kira bedelinin 2013 Eylül ayına kadar davacının adına kızı hesabına bankaya yatırıldığı, taraflar arasında imzalanan 14.05.2012 tarihli inanç sözleşmesi gereği davalının dükkanın kendisine düşen kira bedelinin 1/4 karşılığını davacıya göndererek aralarındaki inanç sözleşmesinin yürürlükte olduğunu ortaya koyduğu, şirket ortaklar kurulu kararının 08.10.2013 tarihi olduğu, davalı ve diğer maliklerin dükkanı 01.12.2013 tarihinde ... ... Ltd Şti.ne sattıkları, taşınmazın satış tarihinin taraflar arasındaki 25.01.2013 tarihli ibra belgesinden sonraki tarih olduğu, 25.01.2013 tarihli ibra belgesi hakkın doğumundan önceki tarihe rastladığı, hak doğmadan feragat edilemeyeceği, davacı hakkınının doğum tarihinin şirket ortaklar kurul tarihi olan 08.10.2013 tarihi olduğu ve 25.01.2013 tarihli ibra belgesinde inanç sözleşmesinden dönüldüğü konusunda açık bir beyan bulunmadığı, 25.01.2013 tarihli ibra belgesinin taraflar arasında düzenlenen 14.05.2012 tarihli inanç sözleşmesini ortadan kaldırmadığı, bunun yanında davalı yanın ibra sözleşmesinden sonra dahi kira bedelinden davacı hissesi karşılığı isabet eden bedeli davacı adına davacının kızının banka hesabına göndermeye devam ettiği, inanç sözleşmesi ile, birbaşkasının adına tescil edilen taşınır veya taşınmaz mal, iade anında aynen iade edilebiliyorsa iade anındaki değerinin ödenmesinin gerektiği, iade anının, taşınmazın tapuda 01.12.2013 tarihinde ... ... Ltd Şti.ne satıldığı tarih olduğu, davalının satış bedelinden davacı hissesine isabet eden bedeli davacıya ödediğini savunup ödeme belgesini ibraz etmediğinden satış bedeline yönelik itirazının reddi gerektiği, kira bedeline yönelik itirazın ise, yapılan ödemeler nazara alınarak kısmen kabulü gerektiği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile, itirazın kısmen iptaline, icra inkar tazminatı isteminin reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
    1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmaması ile somut uyuşmazlık hakimlik mesleğinin gerektirdiği hukuki bilgi ile çözümlenebilecek nitelikte olup, esasen bilirkişi incelemesi yaptırılmasına gerek bulunmadığından yargılama sırasında alınan bilirkişi raporları arasında çelişki bulunması ve işbu çelişkinin giderilmemesinin sonuca etkili olmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2- Davacı tarafça, taraflarca imzalanan 14.05.2012 tarihli adi yazılı belge ile dava konusu taşınmazdaki hissesinin önce davalı adına tescili ve ayrıca bedelinin ödenmesi koşuluyla 3. kişilere satılması hususunda verilen yetkilendirmeye istinaden ödenmeyen kira gelirleri ile taşınmazın satış bedelinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemi ile açılan işbu davada, yazılı şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Ancak, mahkemece inanç sözleşmesi olarak kabul edilen 14.05.2012 tarihli belgenin tanziminden sonra davacı tarafça imzası da inkar edilmeyen 25.01.2013 tarihli, ""Belgedir"" başlıklı, içeriğinde ""Tekmez Kuluyla geçmiş döneme ait her türlü ilişkimiz karşılığı 80.000,00 TL ... tarafından ödenmesiyle sona ermiştir. Kendisinden hiç bir hakkım kalmamıştır."" ifadeleri bulunan belge düzenlenmiştir. Ayrıca yine, 08.10.2013 tarih, 2013/1 sayılı davacının da asaleten katılıp imzaladığı ortaklar kurulu kararında dava konusu taşınmazın ¼ hissesinin ..."na, ¼ hissesinin ..."a, ½ hissesinin davalıya ait olacağı ve ""....Bu paylaşımdan sonra şirket ortaklarının bundan sonra
    birbirlerinden hangi nam altında olursa olsun sermaye katılımı ile ile ilgili herhangi bir bedel talep etmeyecekleri ve sermayenin geri dönüşümünün belirlenen paylaşıma göre her ortak için sağlanmış olduğu..."" hususlarında oybirliği ile karar alınmıştır. Bu durumda, 14.05.2012 tarihli sözleşmenin tasfiye edildiğinin nazara alınmaması doğru olmadığı gibi davalı tarafından davacının kızının hesabına gönderilen ve ne için gönderildiği belli olmayan, davacı tarafça kira bedeli olarak gönderildiği de ispat edilemeyen ve ayrıca dosya içerisinde bulunan 01.09.2012 başlangıç tarihli kira sözleşmesine göre davacının hissesine düşen kira bedeli 2000 TL olmasına rağmen ilk ödemenin 13.12.2012 tarihinde 1.300,00 TL, 11.01.2013 tarihinde 1.300,00 TL ile başladığı da göz önünde bulundurulduğunda işbu ödemelerin dava konusu taşınmazın kira bedeli olarak gönderildiğinin kabulü de doğru olmamıştır. Davacı tarafça yukarıda da açıklandığı üzere gerek 25.01.2013 tarihli belgede davalı tarafından 80.000,00 TL ödenmek suretiyle her türlü ilişki nedeniyle davalının ibra edilmesi ve gerekse de 08.10.2013 tarihli ortaklar kurulu kararı ile davalı ve diğer ortakların ibrası sonucunu doğuracak şekilde irade beyanında bulunulduğundan anılan hususlar çerçevesinde değerlendirme yapılıp, sonucuna göre bir karar vermek gerekirken yanılgılı değerlendirmeye dayalı, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, takdir olunan 1.630,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 28/06/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi