Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/14563
Karar No: 2019/9203
Karar Tarihi: 30.12.2019

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/14563 Esas 2019/9203 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Kullanım kadastrosu sırasında 3012 parsel sayılı taşınmaz Hazine adına tescil edilmiş, daha sonra yapılan güncelleme çalışmalarında ise taşınmazın farklı kullanıcıları belirlenerek tescil edilmiştir. Davacı, kendisinin kullandığı kısımın 3723 metrekare eksik yazıldığını ileri sürerek eski haline getirilmesini istemiştir. Müdahil ise taşınmazın bir bölümünün kendisinin zilyetliğinde olduğunu iddia ederek davaya katılmıştır. Mahkeme, davanın kısmen kabulüne karar vermiş, kullanıcı şerhlerinin iptal edilmesi ve taşınmazın belirli bölümlerinin kullanıcıların adına tescil edilmesi gerektiğini hüküm altına almıştır. Ancak mahkeme, fen bilirkişi raporuyla arasında irtibat kurulmadan hüküm verdiği gerekçesiyle kararın BOZULMASINA karar verilmiştir.
Kanun maddeleri: 6831 sayılı Orman Kanunu’nun 2/B maddesi.
16. Hukuk Dairesi         2016/14563 E.  ,  2019/9203 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : KULLANIM KADASTROSU
    KANUN YOLU : TEMYİZ


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kullanım kadastrosu sırasında, ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 3012 parsel sayılı ve 8.950,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, beyanlar hanesine Kadir Karabulut kullanımında olduğu ve 6831 sayılı Yasa"nın 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı belirtilerek Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Bilahare 2010 yılında yapılan güncelleme çalışmaları sırasında, taşınmazın şerh sahibi ...’un ölümü ile mirasçıları 40/280 ..., 40/280 ..., 57/280 ..., 8/280 ..., 10/280 ..., 5/280 ..., 80/280 ...., 40/280 ... kullanımında olduğu belirtilerek tescil edilmiştir. Davacı ..., dava konusu 3012 parsel sayılı taşınmazda kendisinin kullandığı kısım 5000 metrekare iken, 3723 metrekare yerin eksik yazıldığını ileri sürerek, eksik yazılan taşınmazın eski haline getirilmesini istemiştir. Yargılama devam ederken müdahil ..., dava konusu taşınmazın bir bölümünün kendi zilyetliğinde olduğu iddiasıyla davaya katılmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davacı ... ve müdahil davacı ..."un açtıkları davanın kısmen kabulüne, dava konusu 3012 parseldeki kullanım hanesindeki ..., ... ve ... ile ilgili kullanıcı şerhlerinin iptali ile fen bilirkişisinin 19.03.2016 tarihli raporuna ekli krokisinde, 28.12.2015 tarihli raporunda ve 13.11.2015 tarihli kök raporunda ve raporlara ekli krokilerinde (B1) harfi ile gösterdiği sarı renkle boyadığı 747,45 metrekare yerin kullanıcısının davalı ... olduğunun tespiti ile tapunun kullanıcı hanesine yazılmasına, krokide (D) harfi ile gösterilip sarı renkle boyanan 1.506,06 metrekare yerin kullanıcısının ... olarak tespiti ile tapunun beyanlar hanesine yazılmasına, bilirkişinin raporuna ekli krokisinde (C), (C1) ve (E) harfleri ile gösterdiği sarı renkle boyadığı ayrıca içini boyamayıp beyaz olarak bıraktığı ve ... olarak 3012 parsel içinde gösterdiği toplam 3.381,12 metrekare yerin davacı ..."in kullandığı alan olarak tespiti ile tapunun beyanlar hanesine yazılmasına, diğer kullanıcılar ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, asli müdahil ... ve davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece verilecek hükmün, doğru, infazı kabil, infaz sırasında tereddüt oluşturmayacak şekilde ve çekişmeli taşınmaz hakkında sicil oluşturmaya elverişli olması gerektiği gibi, çekişmeli taşınmazın geometrik şeklini değiştirir şekilde verilen hükümlerin fen bilirkişi raporuna dayanması ve bu rapor ile irtibatlandırılması da hükmün infazı açısından zorunludur. Ne var ki; mahkemece dava konusu edilen bölümler fen bilirkişi raporunda (C) bölümü (C1), (C2) ve (C3) ile gösterildiği halde, mahkemece davacı tarafından kullanıldığı gerekçesi ile (C), (C1) bölümleri yönünden davacı lehine karar verilmiş ancak fen bilirkişi raporu ile arasında irtibat kurulmadığından hükmün infazında tereddüt meydana getirilmiştir.
    Hal böyle olunca; Mahkemece, fen bilirkişi raporu ile irtibat kurularak taşınmazın her bir bölümü hakkında hüküm kurulması gerekirken, infazı kabil olmayacak ve infazda tereddüt oluşturacak şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün sair yönler incelenmeksizin BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere ayrı ayrı iadesine,
    yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30.12.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi