Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/2022
Karar No: 2018/6085

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2018/2022 Esas 2018/6085 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacılar, taşınmazlarının orman sınırları dışında olduğu halde fenni hataların düzeltilmesi sırasında orman sınırları içine alındığı iddiasıyla tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkeme, taşınmazların orman bütünlüğü içerisinde yer aldığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Ancak, diğer davacılar tarafından temyiz edilmiş ve Yargıtayca incelenmiştir. Yargıtay kararına göre, davacılar tarafından tescil istemi, kadastro tespitine itiraz niteliği taşımaktadır. Bu nedenle, davada görevli mahkeme kadastro mahkemesidir. Ayrıca, 6831 sayılı Kanunun 4999 sayılı Kanunla değişik 9. maddesi gereğince yapılan çalışmaya ilişkin davalarda ise sulh hukuk mahkemesi görevlidir. Yazının sonunda geçen kanun maddeleri: 6831 sayılı Kanunun 4999 sayılı Kanunla değişik 9/son maddesi, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 26. maddesinin dördüncü fıkrası.
20. Hukuk Dairesi         2018/2022 E.  ,  2018/6085 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... dışındaki diğer davacılar tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacılar, dava konusu ... köyü, ..., ..., ... mevkiinde bulunan taşınmazlarının orman sınırları dışında kaldığı halde 6831 sayılı Kanunun 4999 sayılı Kanun ile değişik 9. maddesine göre yapılan fenni hataların düzeltilmesi çalışmasında orman sınırları içine alındığı iddiasıyla taşınmazların bulunduğu yerde yapılan düzeltme işleminin iptali ile adlarına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece dava konusu taşınmazların konumu ve önceki durumu itibariyle orman bütünlüğü içerisinde yer aldığı, taşınmazın zeminde yapılan gözlemi, eğim durumu ve çevresindeki bitki örtüsü ile birlikte değerlendirildiğinde ""orman sayılan"" yerlerden olduğu anlaşılmakla davacıların davasının reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... dışındaki diğer davacılar tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, 4999 sayılı Kanun gereğince fenni hataların düzeltilmesi işleminin iptali ve tescil istemine ilişkindir.
    Dava konusu taşınmazların bulunduğu yerde 09.06.1994-09.12.1994 tarihleri arasında ilân edilerek kesinleşen orman kadastrosu, 21.04.2010 tarihinde ilan edilen fenni hataların düzeltilmesi uygulaması bulunmaktadır. Arazi kadastrosu ise 31.01.2012 tarihinde kesinleşmiştir.
    Mahkemece verilen karar, usûl ve kanuna aykırıdır. Şöyle ki; dava konusu taşınmazların bulunduğu yörede 4999 sayılı Kanuna göre yapılıp 21.04.2010 tarihinde ilan edilen fenni hataları düzeltme çalışması bulunmaktadır. 6831 sayılı Kanunun 4999 sayılı Kanunla değişik 9/son maddesi "İlan tarihinden itibaren otuz gün içinde düzeltmenin kaldırılması amacıyla sulh hukuk mahkemesine dava açılmadığı takdirde yapılan düzeltme kesinleşir." şeklinde olup, anılan maddeye göre yapılan düzeltme işlemlerine ilişkin ilan tarihinden itibaren otuz gün içinde yapılan itirazlar hakkındaki davalara bakma görevi sulh hukuk mahkemesine aittir. Somut olayda dava konusu taşınmazlarla ilgili 6831 sayılı Kanunun 4999 sayılı Kanunla değişik 9. maddesi gereğince çalışma yapılmış olup, 6831 sayılı Kanunun 9/son maddesi gereğince 21/04/2010 tarihinde açılan fenni hataların düzeltilmesi işleminin iptaline ilişkin davaya bakmakta sulh hukuk mahkemesi görevlidir. Ancak davacı yan; fenni hataların düzeltilmesi işleminin iptali talebinin yanı sıra tescil talebinde de bulunmuştur. Hükme esas 22.10.2014 havale tarihli bilirkişi kurul raporunun incelenmesinden dava konusu yapılan (A), (B), (D), (E) ve (F) harfli taşınmazların ... köyü 105 ada 175 parselde, (C) harfli taşınmazın ise ... köyü 108 ada 264 parselde kaldığı, yörede yapılan arazi kadastrosunun 30.12.2011 ilâ 30.01.2012 tarihleri arasında ilan edildiği anlaşılmaktadır. 2018/2022 - 2018/6085 Kadastro mahkemesinin görevi, kadastro tutanağının tanzim tarihinden tespitin kesinleşmesine kadar geçecek zaman içindeki itiraz ve davalar için sözkonusudur. Başka bir anlatımla; 3402 sayılı Kadastro Kanununun 26. maddesinin dördüncü fıkrasına göre, kadastro mahkemesinin yetkisi, kadastro tutanağının düzenlendiği günde başlar. Kadastro tespiti kesinleştikten sonra kadastro mahkemesinin görevi sona erer. Davanın varlığı tespitin kesinleşmesini önler. Taşınmazların kadastro tespiti, dava tarihinde kesinleşmemiş olduğuna göre görevli mahkeme, genel mahkeme olmayıp kadastro mahkemesidir. Görev konusu kamu düzeni ile ilgili olup, mahkemece yargılamanın her aşamasında kendiliğinden gözetilmesi gerekir.
    Bu durumda; davanın kadastro tespitine itiraz niteliğine dönüştüğünün kabulü gerekir. O halde; uyuşmazlığın çözümünde kadastro mahkemesi görevlidir.
    Yukarıdaki bilgiler ışığında, mahkemece; davacı yanın, taşınmazların adına tescili talebinin kadastro tespitine itiraza dönüştüğü kabul edilerek buna ilişkin olarak görevsizlik kararı verilmesi, 6831 sayılı Kanunun 4999 sayılı Kanunla değişik 9. maddesi gereğince yapılan çalışmaya yönelik davada ise mahkemece işin esası hakkında karar verilmesi gerekirken açıklanan hususlar gözetilmeksizin, yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırıdır.
    SONUÇ; Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacıların temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların incelenmesine yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde iadesine 01/10/2018 günü oy birliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi