Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/570
Karar No: 2018/1627
Karar Tarihi: 26.02.2018

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2018/570 Esas 2018/1627 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2018/570 E.  ,  2018/1627 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki vasiyetnamenin iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacılar,kendileri ile davalıların 20.09.2012 tarihinde vefat eden ..."ın mirasçısı olduklarını, murisin sağlığında ... 2. Noterliği nezdinde düzenlenen 08.01.1997 tarih ve 00931 yevmiye no"lu vasiyetname ile, bir kısım taşınmazlarını maddi ve manevi baskıları sonucu davalılara vasiyet ettiğini, murisin akıl sağlığının yerinde olmadığını, vasiyetname düzenleme ehliyetinin bulunmadığını, vasiyetname düzenlendiği tarihte 71 yaşında olan ve okuma yazma bilmeyen murisin sağlık raporunun aldırılmadığını, bu şekilde vasiyetnamenin geçersiz olduğunu ileri sürerek,... 2. Noterliği nezdinde düzenlenen 08.01.1997 tarih ve 00931 yevmiye no"lu vasiyetnamenin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalılar, davacının iddialarının doğru olmadığını,murisin vefat ettiği 20/09/2012 tarihine kadar tek başına yaşadığını, her türlü ihtiyaçlarını kendisinin karşıladığını, akıl sağlığının yerinde olduğunu, bu yönde herhangi bir tedavi görmediğini, davacıların murisleri olan annelerine hiçbir zaman yardımcı olmadıklarını, ihtiyaçlarını karşılamadıklarını, kendilerinin ise murisle yakından ilgilendiklerini, evlatlık görevlerini yerine getirdiklerini, vasiyetnamenin yapılma nedeninin bu husustan kaynaklandığını,ayrıca vasiyetnamenin düzenlenmesi sırasında davalıların murise baskı yaptıkları iddiasının da doğru olmadığını savunarak ,davanın reddini istemişlerdir.
    Mahkemece, dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli bulunan ... Adli Tıp Kurumu Başkanlığı Dördüncü Adli Tıp İhtisas Kurulu raporuna ve tüm dosya kapsamına göre; vasiyetnamenin kanunda öngörülen şekillere uygun olarak düzenlendiği, tasarrufun içeriği, bağlandığı koşullar veya yüklemelerin hukuka veya ahlaka aykırı olmadığı, murisin tasarruf yapıldığı sırada fiil ehliyetine sahip bulunduğu, bu şekilde vasiyetnamenin iptali koşullarının gerçekleşmediği gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verilmiş,hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava; vasiyetnamenin iptali istemine ilişkindir.
    Eldeki somut uyuşmazlık yönünden, 6100 sayılı HMK"nun 166 vd. maddelerinde düzenlenen ""davaların birleşmesi""ne ilişkin yasa maddelerinin incelenmesi gerekmektedir.
    "Madde 166- (1) Aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davalar, aralarında bağlantı bulunması durumunda, davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebilir. Birleştirme kararı, ikinci davanın açıldığı mahkemece verilir ve bu karar, diğer mahkemeyi bağlar.
    (2) Davalar, ayrı yargı çevrelerinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış ise bağlantı sebebiyle birleştirme ikinci davanın açıldığı mahkemeden talep edilebilir. Birinci davanın açıldığı mahkeme, talebin kabulü ile davaların birleştirilmesine ilişkin kararın kesinleşmesinden itibaren, bununla bağlıdır.
    (3) Birleştirme kararı, derhâl ilk davanın açıldığı mahkemeye bildirilir.
    (4) Davaların aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğması ya da biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması durumunda, bağlantı var sayılır.
    (5) İstinaf incelemesi ayrı dairelerde yapılması gereken davaların da bu madde hükmüne göre birleştirilmesine karar verilebilir. Bu hâlde istinaf incelemesi, birleştirilen davalarda uyuşmazlığı doğuran asıl hukuki ilişkiye ait kararı inceleyen bölge adliye mahkemesi dairesinde yapılır.
    Madde 167- (1) Mahkeme, yargılamanın iyi bir şekilde yürütülmesini sağlamak için, birlikte açılmış veya sonradan birleştirilmiş davaların ayrılmasına, davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden karar verebilir. Bu durumda mahkeme, ayrılmasına karar verilen davalara bakmaya devam eder.
    Madde 168- (1) Aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde görülmekte olan davalar yönünden verilen birleştirme ve ayırma hususundaki ilk derece mahkemesi kararlarına karşı istinaf yoluna; bölge adliye mahkemesi kararları hakkında ise temyiz yoluna, ancak hükümle birlikte gidilebilir. Şu kadar ki, bu husus tek başına, bölge adliye mahkemesinde hükmün kaldırılarak esastan incelenme; Yargıtayda ise bozma sebebi teşkil etmez. " düzenlemeleri yer almaktadır.
    Yukarıdaki açıklamalar ışığında somut olaya bakıldığında ise;mahkemece eldeki dava dosyasında 26.11.2013 t.li celsesinde ... 2 ... 2012/885 Esas sayılı dosyasının bu dosyada birleştirilmesine karar verildiğinin duruşma zaptında belirtildiği,ancak mahkemece söz konusu birleştirme kararı ile ilgili olumlu ya da olumsuz bir ara karar tesis edilmediği,nitekim yargılamanın devamında ise,11.09.2014 t.li celsede 4 nolu ara karar ile eldeki dosya ile birleşen ... 2 ... 2012/885 Esas sayılı dosyası arasında birleştirmeyi gerektiren bağlantı olmadığı,hatta mahkemelerinin dosyasında birleştirilen dosya yönünden bekletici mesele yapılması gerektiği,kaldı ki birleştirilen davanın eldeki davadan daha önce açıldığı,bu şekilde dava dosyalarının birleştirme koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle ... 2 ... 2012/885 Esas sayılı dosyasının mahkemesine iadesine karar verildiği anlaşılmakta olup,mahkemece birleştirme yönünden yukarıda ifade edilen usul hükümleri gözetilmek suretiyle olumlu ya da olumsuz bir karar tesisi gerekirken,bu yön gözetilmeden yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş,bozmayı gerektirmiştir.
    2-Bozma nedenine göre davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince davacılar yararına BOZULMASINA,ikinci bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi