Ulaşım araçlarının kaçırılması veya alıkonulması - kişiyi hürriyetinden yoksun kılma - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2016/12808 Esas 2017/1404 Karar Sayılı İlamı

14. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/12808
Karar No: 2017/1404
Karar Tarihi: 16.03.2017

Ulaşım araçlarının kaçırılması veya alıkonulması - kişiyi hürriyetinden yoksun kılma - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2016/12808 Esas 2017/1404 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi'nin verdiği karar sonucunda, suçtan zarar gören mağdurenin katılan sıfatını alabilecek olduğu ve sanığın suçtan zarar gören mağdure tarafından şikayet edildiği belirtilmiştir. Temyiz sürecinde mağdurenin vekil atanarak katılma iradesinin ortaya konulduğu ve mağdurenin katılabilme şartlarının araştırılması gerektiği ifade edilmiştir. CMK'nın 237/2. maddesi uyarınca mağdurenin davaya katılması ve avukatı olarak kabul edilmesine karar verilmiştir. Verilen hükmün infaz aşamasında Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesi için nazarı itibara alınması gerektiği belirtilmiştir. Fiillerin tavsif ve tatbikatları doğru ve uygun bulunarak, sanık ve katılanların temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin onanmasına karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- 5271 sayılı CMK\"nın 260/1. maddesi
- CMK\"nın 237/2. maddesi
- 5237 sayılı TCK\"nın 53. maddesi (iptal edilmiş)

14. Ceza Dairesi 2016/12808 E. , 2017/1404 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Ulaşım araçlarının kaçırılması veya alıkonulması, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜM : Mahkûmiyet

İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi.
5271 sayılı CMK"nın 260/1. maddesine göre katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş bulunanlar için kanun yolunun açık olduğu, suçtan zarar gören mağdure ... sanıktan şikayetçi olduğu ve hükümden sonra kendisine atanan vekilin mahkemece verilen hükmü temyiz ederek açıkça katılma iradesini ortaya koyduğu, Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19.10.2010 gün ve 2010/9-149 Esas, 2010/205 sayılı Kararında da belirtildiği üzere mağdurenin katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar gördüğü konusunda araştırma yapmayı gerektirecek bir tereddüt bulunmadığı görülmekle, CMK"nın 237/2. maddesi uyarınca mağdure ..."nın davaya katılmasına ve Av. ... ... katılan vekili olarak kabul edilmesine karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Hükümlerden sonra 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesi ile ilgili olarak 24.11.2015 tarihli, 29542 sayılı Resmî Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı ilamıyla verilen iptal kararının infaz aşamasında nazara alınması mümkün görülmüştür.
Delillerle iddia ve savunma; duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş, sübutu kabul olunan fiillerin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatları yapılmış bulunduğundan, sanık ve müdafii ile katılanlar vekillerinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 16.03.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.