Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/9585
Karar No: 2018/6075

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/9585 Esas 2018/6075 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Dava, taşınmazın bahçe vasfı ile 20 yıldan beri fiili kullanımında olan kişi ile yapılacak kadastro çalışmasında bahçe olarak tescil edilmesi ve kullanıcı şerhi konulması istemiyle açılmıştır. İlk olarak davanın reddine karar verilmiş, ancak Yargıtay'ın bozma kararı ile davacının adres bilgisi değişikliği nedeniyle davasının reddedilemeyeceği belirtilmiştir. Daha sonra yapılan kadastro çalışmasında taşınmazın orman kadastrosu içinde kalan yerlerden olduğu tespit edilmiş ve davaya ilişkin reddi gerektiren gerekçelerin oluştuğu kabul edilerek davanın reddine karar verilmiştir. Kanunlar ise 3402 sayılı Kadastro Kanunu ve 5831 sayılı Orman Kanunu'nun ek-4. maddesidir.
20. Hukuk Dairesi         2016/9585 E.  ,  2018/6075 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    3402 sayılı Kanunun (5831 sayılı Kanunun 8. maddesiyle eklenen) Ek-4. maddesi gereğince yapılan kullanım kadastrosu sırasında ... ili, ... ilçesi, ... mahallesi 108 ada 1 parsel sayılı 8,30 m² yüzölçümündeki taşınmaz, bahçe vasfıyla ... adına tespit edilmiş, beyanlar hanesine, 6831 sayılı Kanunun 2/B madde şerhi ile birlikte taşınmazın bahçe vasfı ile 20 yıldan beri ...’un fiili kullanımında olduğu yönünde şerh verilmiştir. Davacı 13/10/2010 günlü dilekçe ile; taşınmaz üzerinde bulunan bir katlı ev yerinin 300 m² olduğu halde, beyanlar hanesinde 8 m² olarak yazıldığı iddiasıyla kadastro mahkemesine dava açmış, Mahkemece; HUMK’nın 179. maddesi uyarınca davacının dilekçesinin reddine ve dava konusu taşınmazın tesbit gibi tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 21/03/2013 gün ve 2013/1686-3023 E.K. sayılı kararı ile bozulmuştur.Hükmüne uyulan bozma kararında; özetle “ Mahkemece, davacının dava dilekçesinde belirtilen adresinde oturmadığı, başka bir adres de bildirmediği gerekçesiyle dava dilekçesinin HUMK’nın 179. maddesindeki hususları taşımadığından reddine karar verilmişse de, verilen karar usûl ve kanuna aykırıdır. Şöyle ki; Dairenin iade kararı üzerine dosyaya gelen yazı cevaplarına göre ... Belediyesinin ilçe olması sebebiyle ... Büyükşehir Belediyesi Harita Müdürlüğü tarafından davanın devamı sırasında sokak isimleri ve numaralarının değiştirildiği, adres ve kapı numarası değişikliğinin bundan kaynaklandığı, davacının aynı yerde oturduğu anlaşılmaktadır. Bu nedenle; mahkemece, yazılı gerekçelerle dava dilekçesinin reddi doğru olmadığı gibi, kural olarak: kadastro davaları lehine tesbit edilen ya da kadastro komisyonlarınca adlarına tescile karar verilen gerçek veya tüzel kişilere karşı açılır. Dava, 3402 sayılı Kanunun 4. maddesine göre açılan kadastro tesbitine itiraz niteliğinde olduğundan, husumetin tapu müdürlüğüne değil, taşınmazın tesbit maliki olan Hazineye yöneltilmesi zorunludur. Davacı tarafın davalı olarak asıl dava etmek istediğinin tapu müdürlüğü olmayıp, ... olduğu ve bu durumun temsilde yanılgı olduğunun mahkemece re"sen gözetilmesi ve davanın usûlünce tesbit maliki Hazineye yönlendirilmesi için davacıya olanak sağlanması ve davada taraf sıfatı bulunmayan tapu müdürlüğü aleyhine açılan davanın husumet nedeni ile reddine karar verilmesi gerekir” denilmiştir. Bozma sonrası ... Anadolu 1. Kadastro Mahkemesinin 2013/52 Esas sırasına kaydedilen davada bozma kararına uyulduktan sonra yapılan yargılama sonunda mahkemece; 5831 sayılı Kanun kapsamında yapılan kadastro çalışmasında, davacının kullandığı taşınmazın 8,30 m2"sinin 180 ada 1 parsel olarak tesbit edildiği, 291,51 m2"lik kısmının ise çalışma alanı 2016/9585-2018/6075 dışında, ... Devlet Ormanı olarak tapuda kayıtlı taşınmaz içerisinde kaldığı, kadastro tespiti yapılan kısım bakımından davacının esasen bir itirazının olmadığı, kadastro çalışması yapılmayan ve kadastro tutanağı tutulmayan taşınmaz bakımından mahkemenin görevli olmadığı gerekçesi ile dava dilekçesinin görev yönünden reddine, karar kesinleştikten sonra 2 hafta içerisinde davacı tarafından talep edilmesi halinde dosyanın yetkili ve görevli İstanbul Anadolu Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, karar kesinleştiğinde, ... ili, ... ilçesi, ... mahallesi 108 ada 1 parsel sayılı taşınmazın kadastro tutanağının tapu müdürlüğüne iadesine karar verilmiş, hükmün temyiz edilmeksizin kesinleşmesi üzerine dava mahkemeye gönderilmiştir. Mahkemece, dava konusu taşınmazın Devlet Ormanı olduğu, orman dışına çıkarma işleminin yapılmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi kapsamında kalan taşınmazın tapu kütüğünün beyanlar hanesine kullanıcı şerhi verilmesi istemine ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 1943 yılında 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılıp kesinleşen orman kadastrosu, daha sonra 1744, 2896 ve 3302 sayılı kanunlar hükümlerine göre yapılan aplikasyon ve orman rejimi dışına çıkarma işlemleri vardır.
    İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından kesinleşmiş orman kadastro haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırma sonucunda çekişmeli taşınmazın orman kadastrosu içinde kalan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 01/10/2018 günü oy birliği ile karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi