Esas No: 2021/12708
Karar No: 2022/992
Karar Tarihi: 08.02.2022
Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2021/12708 Esas 2022/992 Karar Sayılı İlamı
9. Ceza Dairesi 2021/12708 E. , 2022/992 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Çocuğun cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, müstehcenlik
HÜKÜM : Çocuğun cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından mahkumiyet, diğer atılı suçtan beraat
İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle başvurunun muhtevası ve inceleme tarihine kadar getirilen kanuni düzenlemeler nazara alınarak dosya tetkik edildi, gereği görüşüldü:
Bakanlık vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde;
6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanunun 20/2. maddesi uyarınca davaya katılma hakkı bulunan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına yokluğunda yapılan yargılamaya ilişkin olarak mahkemelerce re'sen ihbarda bulunulmasının zorunlu olup olmadığı hususunda Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunca yapılan toplantı sonucunda verilen 13.12.2019 gün ve 2019/6 Esas, 2019/7 sayılı içtihadı birleştirme kararı ile Bakanlığa bildirimde bulunulmasının zorunlu olmadığının kabul edilmesi ve 5271 sayılı CMK'nın 237/2. maddesine göre kanun yolu muhakemesinde davaya katılma talebinde bulunulamayacağının anlaşılması karşısında, Bakanlık vekilinin temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK'nın 317. maddesi gereğince REDDİNE,
Sanık müdafisinin çocuğun cinsel istismarı suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Muhakeme safahatını yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, iddia ve savunma ile tüm delillerin eksiksiz olarak kararda gösterildiği, hükmedilen cezanın nevi ve miktarı itibarıyla kanuni sınırlar içinde tayin edildiği anlaşıldığından, sanık müdafisinin yerinde görülmeyen temyiz talebinin reddiyle hükmün ONANMASINA,
Sanık müdafisinin kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesine gelince;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ile kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Mağdurenin aşamalardaki beyanları, savunma ve tüm dosya içeriği nazara alındığında sanığın, olay günü on beş yaşından küçük mağdureyi cebir ve tehditle götürdüğü yerde alıkoyduğuna dair her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gözetilerek atılı suçtan eylemine uyan 5237 sayılı TCK'nın 109/1, 3-f, 5. maddeleri ile hüküm kurulması yerine suç vasfının tayininde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde karar verilmesi,
Kabule göre de;
Cezaların şahsileştirilmesi yönünden dosya içeriği, suçun işleniş biçimi ve sanığın kasta dayalı kusurunun ağırlığı dikkate alınarak cezada orantılılık ilkesine uygun şekilde temel cezanın belirlenmesi gerekirken 5237 sayılı TCK'nın 109/3-f ve 5. maddelerinde sayılıp, esasen temel cezada ayrı ayrı artırım sebebi olarak uygulanan hallere dayanılarak bu şekilde sanığın aynı maddenin birden fazla fıkrasını ihlal ettiği şeklindeki gerekçeyle temel cezanın alt sınırdan uzaklaşılmak suretiyle belirlenmesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafisinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 08.02.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.