Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/11280
Karar No: 2019/6466
Karar Tarihi: 21.05.2019

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/11280 Esas 2019/6466 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2016/11280 E.  ,  2019/6466 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki rücuen tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde dahili davalı SGK vekili ile katılma yoluyla davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacı vekili, davalının trafik sigortacısı olduğu aracın karıştığı çift taraflı trafik kazasında araçta yolcu olarak bulunan davacı tarafından sağlık sigorta poliçesi ile sigortalı dava dışı Alman vatandaşı ... "nin yaralandığını, daha sonra vefat ettiğini, sigortalının gördüğü tedavi ve cenazenin Almanya’ya nakil masrafı nedeniyle 20.933,44 Euronun tamamını 11.11.2010 tarihinde ödeyip haklarına halef olduklarını belirterek 20.933,44 Euro alacağın sigortalıya ödeme tarihi olan 11/11/2010 tarihinden itibaren işleyecek devlet bankalarının Euro cinsinden açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranı üzerinden hesaplanacak faizi davalıdan tahsilini istemiştir.
    Davalı ... vekili ile dahili davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre, davanın kısmen kabulü ile 17.780,72 Euro rücuen tazminatın 14.167,56 (tedavi gideri kusur oranında) Euroluk kısmının dahili davalı ... Başkanlığından, 3.613,16 Euroluk (defin nakil gideri kusur oranında) kısmının ise davalı ... Şirketinden dava tarihi olan 19/04/2012 tarihinden itibaren işleyecek devlet bankalarının Euro cinsinden bir yıl vadeli mevduat hesabına
    ödediği en yüksek faiz ile birlikte tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiş; hüküm, dahili davalı SGK vekili ile katılma yoluyla davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dava, trafik kazasından kaynaklanan sağlık sigorta poliçe kapsamında ödenen tedavi giderinin ve defin nakil giderinin rücuen tazmini istemine ilişkindir.
    Dava konusu kazada, davalıya trafik sigortalı araçta yolculuk yapan davacıya sağlık sigortalı yolcu ... "nin kask kullanmadığı iddia edilmiştir. Çift taraflı meydana gelen kazaya ilişkin olarak alınan kusur raporunda davalı sigortalı şirketine trafik sigortalı araç sürücüsünün %85 oranında, davacıya sigortalı yolcunun ise kasksız vaziyette yolculuk yaptığı için %15 oranında kusurlu bulunduğu tespit edilmiştir.
    6098 sayılı Borçlar Yasasının, "Tazminatın belirlenmesi" üst başlıklı 51/1 maddesi ile( 818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 43.maddesi); Hâkimin, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirleyeceği hükme bağlanmıştır.
    Tazminattan indirim sebeplerini düzenleyen, Türk Borçlar Yasasının 52.maddesinde (Borçlar Kanunu 44. madde) öngörülen sebepler, daha çok zarar görenle ilgilidir. "Hiç kimsenin kendi kusurundan yararlanamayacağı" yönündeki genel hukuk ilkesinin etkisiyle, maddede sayılan belirli hal ve durumlarda tazminattan indirim yapılması mümkün bulunmaktadır.
    Davacı, meydana gelen kazada yolcu olup, kusursuzdur. Davacının kasksız olarak yolculuk yapması ise sürüş kusurlarından olmayıp hakim tarafından tazminattan indirim sebebi olarak kabul edilmelidir. Yolculuk yapmaya uygun olmayacak şekilde kasksız vaziyette araçta bulunmak veya kurallara aykırı yolculuk yapmak gibi hususlar bilirkişi tarafından kusur oranı belirlenirken dikkate alınacak hususlar değildir. Oysa mahkemece alınan bilirkişi raporunda davacıya sigortalı yolcu kasksız olarak yolculuk yaptığı için %15 kusurlu görülmüştür.
    Mahkemece; öncelikle davacıya sigortalı yolcu ..."nin trafik akışına ilişkin olarak kusursuz olduğu kabul edilerek daha sonra davacının uygun olmayan şekilde kasksız vaziyette yolculuk yaptığı hakim tarafından değerlendirilerek somut olayda BK. 44. maddesi (6098 sayılı TBK md.52. md.) gereğince tazminattan Dairemiz uygulamasına göre %20 oranında fakat davalı tarafından bu hususun temyiz nedeni yapılmadığı dikkate alındığında davacı lehine oluşmuş usuli kazanılmış hak uyarınca %15 oranında indirim
    yapılmasının gerekip gerekmediği hususunun tartışıldıktan sonra bir karar verilmesi gerekirken, bu hususun karar yerinde değerlendirilmemiş olması bozmayı gerektirmiştir.
    2-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına göre dahili davalı vekilinin yerinde görülmeyen göreve dair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    3-25.02.2011 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 13.02.2011 tarihli 6111 Sayılı Yasa’nın 59. maddesi ile 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 98. maddesi değiştirilmiş, buna göre "trafik kazaları nedeniyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer resmi ve özel sağlık kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedellerinin kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı", Yasanın geçici 1. maddesi ile de "Bu Kanunun yayımlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedellerinin Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı, söz konusu sağlık hizmet bedelleri için bu Kanun"un 59. maddesine göre belirlenen tutarın %20 "sinden fazla olmamak üzere belirlenecek tutarın üç yıl süreyle ayrıca aktarılmasıyla anılan dönem için ilgili sigorta şirketleri ve Güvence Hesabının yükümlülüklerinin sona ereceği," öngörülmüştür.
    2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91. maddesi ve Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları A-1. maddesinde, sigortacının poliçede belirtilen aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu zorunlu sigorta limitlerine kadar temin edeceği düzenlenmiştir. Karayolları Trafik Kanunu’na göre zorunlu mali sorumluluk sigortası yaptırmak zorunludur.
    Sigorta şirketi, motorlu aracın işletilmesinden kaynaklanan kaza nedeniyle zarar görenlerin tedavisi için ödenen giderleri zorunlu olarak teminat altına alır. Sigorta şirketinin, işleten ve sürücünün yasadan ve sözleşmeden doğan bu yükümlülüğü, 6111 sayılı yasa ile getirilen düzenleme ile sona erdirilmiş bulunmaktadır. 2918 sayılı Yasa"nın 98. maddesinde belirtilen tedavi giderleri yönünden sorumluluğun dava dışı Sosyal Güvenlik Kurumu"na geçtiğinde kuşku yoktur. Buna karşın belgesiz tedavi giderlerinden sigorta şirketinin, işleten ve sürücünün sorumlulukları devam etmektedir.
    Somut olayda, davacı dava dilekçesiyle ödediği tedavi giderinin rücuen tazmini talebinde bulunmuş, hükme esas alınan 03/10/2015 tarihli uzman doktor bilirkişinin de yer aldığı bilirkişi raporuna göre 2010 yılı özel hastane tarifesi doğrultusunda tedavi harcamasının 16.667,72 EURO, kusur oranına göre hükmedilmesi gerekenin 14.167,56 TL EURO olduğu belirtilmiş; mahkemece14.167,56 (tedavi gideri kusur oranında) Euronun dahili davalı ... Başkanlığından tahsiline hükmedilmiştir. Trafik kazasında yaralanan sigortalı olup davacı ... onun yerine ödeme yaparak halefiyete dayalı (TTK. 1301 md.) zarar sorumlusundan talep etmektedir. Diğer bir deyişle bu talebi halefiyetin gereği hak sahibi hangi usul ve esaslardan yararlanacak ise haklara halef olanda aynı haklardan yararlanacaktır. Bu durumu sigortalının trafik kazası nedeniyle üçüncü kişilere verdiği zararları karşılayan ZMMS ve Güvence Hesabının yasanın yürürlüğünden önce yaptığı ödemelerin SGK rücu edemeyeceği kuralı ile karıştırmamak gerekir.
    Dava tarihi 19.04.2012 olduğuna göre, belgeli tedavi giderlerinden SGK sorumludur. Ancak, dava açıldığı tarihte yürürlükte bulunan anılan yasa gereği belgeli tedavi giderlerinden SGK sorumlu olmasına rağmen SGK aleyhine dava açılmamıştır. Usul hükümlerine göre bazı istisnalar dışında SGK davaya dahil edilerek taraf sıfatı kazandırılamayacağından yazılı gerekçelerle tedavi giderleri yönünden davanın dahili davalı SGK yönünden kısmen kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    4-Bozma neden ve şekline göre dahili davalı SGK vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle dahili davalı SGK vekilinin göreve dair temyiz itirazlarının reddine, (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle dahili davalı SGK vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (4) nolu bentte açıklanan nedenlerle dahili davalı SGK vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 21/05/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi