9. Hukuk Dairesi 2017/901 E. , 2017/1315 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
Davacı, ulusal bayram ve genel tatil ücreti, fazla mesai ücreti ile hafta tatili ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Yerel mahkeme kararının davalılar tarafından temyizi üzerine, Dairemizin 13.06.2016 gün 2016/900 Esas, 2016/13954 Karar sayılı kararı ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece, kararın ücretin net 1.800 TL olarak kabulü ile alacakların bu ücret miktarına göre hesaplatılması konusunda bozulduğu ancak hükme esas alınan bilirkişi raporunda ücret zaten net 1.800 TL olarak belirlenip alacakların hesaplandığı gerekçesi ile bozmaya karşı direnme kararı verilmiştir.
Direnme kararı süresinde davalılar tarafından temyiz edilmiş olup, Dairemizin 6763 sayılı kanunun 45. maddesi ile eklenen 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici dördüncü maddesi uyarınca öncelikle inceleme yetkisi olduğu anlaşılmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Dairemizin “Dosya kapsamına göre; davacı vekili davacı işçinin usta makineci olup ücretinin 2.000,00 TL olduğunu iddia etmiştir. Davalılar ise davacının ücretinin bordrolardaki kadar olduğunu savunmuşlardır. Daha önce davalılara ait işyerinde yapılan, Dairemizce temyiz incelemesi yapılan 2015/32927 Esas vd. seri dosyalarında ve aynı gün temyiz incelemesi yapılan dosyalarda yer alan Bölge Çalışma Müfettişliği denetim raporunda da belirtildiği üzere, işçilerin gerçek ücretlerinin bordroda tahakkuk ettirilmediği, denetim sonrasında gerçek ücretlerin tahakkuk ettirilmiş olduğunun tespit edildiği anlaşılmaktadır. Sunulan bordrolar ve banka kayıtları tutarlı olsa da işyerinde elden ödeme olduğu, emsal olan dosyalar ve müfettiş raporları ile sabittir. Davacı tanıklarından Erkut, kendisinin 2.800,00 TL ücret aldığını, davacının ücretini bilmediğini, 1.600,00-1.800,00 TL olabileceğini, Mustafa ise 1.700,00-1.800,00 TL olduğunu beyan etmiştir. Deri İş Sendikası ise davacı emsali işçinin 2.000,00-2.250,00 TL ücret karşılığı çalıştığının bildirildiği görülmektedir. Dairemizce daha evvel temyiz incelemesi yapılan seri dosyalarda ve bölge çalışma müfettişliğince işyerinde yapılan denetim sonrasında düzenlenen raporlarda işyerinde makineci olarak çalışan işçilerin 1.800,00 TL ücret karşılığı çalıştırıldığı tespit edilmiştir. Davacının yaptığı iş, kıdemi, emsal dosyalar, teftiş raporu ve sendika cevabı dikkate alınarak ücretinin net 1.800,00 TL olarak kabulü ile sonuca gidilmelidir. Eksik inceleme ile hüküm kurulması hatalıdır.” gerekçesi ile verilen kararına karşı yerel mahkemece “Mahkememiz tarafından hükme esas alınan 15/08/2015 tarihli bilirkişi raporu incelendiğinde hesaplamalar yapılırken davacının ücretinin net 1.800,00 TL olarak belirlenmiş olduğu ve bu ücret esas alınarak hüküm kurulduğu anlaşılmıştır.” gerekçesi ile direnilmiş olup, gerçekten hükme esas alınan bilirkişi raporunda ücretin net 1.800,00 TL olarak belirlendiği ve alacakların bu ücret seviyesine göre hesaplandığı, bu nedenle direnmenin doğru olduğu, yerel mahkemesince bu hususun düzeltildiği anlaşıldığından, dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalılar vekilinin yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 4. maddesinin birinci ve dördüncü fıkraları uyarınca ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden davalılara yükletilmesine, 09.02.2017 tarihinde oy birliği ile karar verildi.