9. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/757 Karar No: 2017/1312 Karar Tarihi: 09.02.2017
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2017/757 Esas 2017/1312 Karar Sayılı İlamı
9. Hukuk Dairesi 2017/757 E. , 2017/1312 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı ile fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti, genel tatil ücreti, yıllık izin ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkemece, dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Yerel mahkeme kararının davalı tarafından temyizi üzerine, Dairemizin 23.03.2016 gün ve 2016/5875 Esas, 2016/6957 Karar sayılı kararı ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece, davacı ve davalı vekilleri arasında.... İcra Müdürlüğü’nün 2014/4405 Esas sayılı dosyasının ödenmesi hususunda davacı ve davalı vekili arasında protokol yapıldığı, tarafların dava konusu olan alacak kalemlerinin tamamı konusunda anlaştıkları, anlaşmanın yıllık izin alacağını da kapsadığı, davacının alacaklarının kalmadığını beyan ettiği, bu beyan ve sunulan protokol davacı ve davalıyı bağlayacağı, bozma ilamında ödemenin icra tehdidi altında yapıldığı belirtilmişse de bunun dinlenme imkanı olmadığı, ödemede ihtirazi kayıt yoksa bunun borçtan kurtulmak amacıyla yapılmış sayılacağı gerekçesi ile bozmaya karşı direnme kararı verilmiştir. Direnme kararı davalı tarafından temyiz edilmiş olup, Dairemizin 6763 sayılı kanunun 45. maddesi ile eklenen 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici dördüncü maddesi uyarınca öncelikle inceleme yetkisi olduğu anlaşılmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Dairemizin “Mahkemece, bozmadan sonra yapılan yargılama sırasında davacının talep ettiği alacakların ödendiği ve davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Gerçekten ödeme itiraz niteliğinde olup yargılamanın her aşamasında dikkate alınır. Ancak, işçilik alacaklarının kesinleşmeden icra takibine konulması mümkün olup, artık alacağın tahsili işlemleri başlamış olmakla yapılan ödemeler hakkında 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu hükümleri uygulanacaktır. Bu nedenle, mahkemenin icra baskı ve tehdidi altında yapılan ödemeleri rızai bir ödeme olarak değerlendirmeden icra takibi yokmuş gibi alacakları hüküm altına alması gerekir. Aksinin kabulü alacağın tahsiline yönelik açılmış eda davasında, eda talebinin ötesine geçerek icra dosyasında tüm alacak tahsil edilene kadar yapılan ödemelerin asıl alacağı, faizlerini, yargılama giderleri ve icra masraflarını karşılayıp karşılamadığı, alacağın icra dosyasında doğru tahsil edilip edilmediği konularının denetimi noktasına gelecektir. Sayılan işlemleri denetleme görevi yapılacak şikayet üzerine İcra Hukuk Mahkemesine aittir. Bu nedenlerle, mahkemece davacının talepleri hakkında, bozma ilamı doğrultusunda işlem yapılarak bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.” gerekçesi ile verilen bozma kararı usul ve yasaya uygun olup direnmenin yerinde olmadığı anlaşıldığından, temyiz incelemesinin yapılmak üzere dosyanın 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 4. maddesinin birinci ve dördüncü fıkraları uyarınca yetkili ve görevli Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’na GÖNDERİLMESİNE, 09.02.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.