Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
İİK.nun 68/1.maddesi gereğince, talebine itiraz edilen alacaklının takibi, imzası ikrar ve noterlikçe tasdik edilen borç ikrarını mutazammın bir senede yahut resmi dairelerin veya yetkili makamların yetkileri dahilinde ve usulüne göre verdikleri bir makbuz veya belgeye müstenit ise, alacaklı itirazın kaldırılmasını isteyebilir. Anılan kanunun maddesinde yer alan, yetkili makamların düzenledikleri belgelerin ise takip dayanağı yapılıp ilamsız takibe konulabilmesi için, kanunda bu belgelerin İİK.nun 68. maddesinde sayılanlardan olduğuna ilişkin özel hüküm gereklidir(İİK.l43/2, 105/1, 251/1, 634 Sayılı Yasanın 31. maddesi gibi).
Somut olayda, icra takibinin dayanağı 05.01.2009 tarihli taahhütname içeriğinde yer alan toplam 34 adet senede dayanılmış olup, borçlular tarafından taahhütname ve senetler altındaki imzaya itiraz edilmediğinden dayanak belgeler mahkemenin de kabülünde olduğu üzere İİK.nun 68/1.maddesinde sayılan nitelikteki belgelerdendir. Ancak dayanak belgelerde borçlu S.. S, A. Ltd. Şti."nin imzası bulunmakta olup, diğer borçluların imzaları bulunmadığından anılan belgelere dayalı olarak alacaklının genel haciz yolu ile borçlu şirket dışında diğer borçlular hakkında takip yapması mümkün değildir.
O halde mahkemece, borçlu şirket dışında kalan diğer borçlular yönünden itirazın kaldırılması isteminin reddi yerine takip talebinde yer alan bütün borçlular yönünden itirazın kaldırılmasına karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ :Borçluların temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 16/02/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.