3. Hukuk Dairesi 2016/13343 E. , 2018/1565 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki ziynet alacağı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Hüküm, davalı vekili tarafından temyiz harcı yatırılmadan ve adli yardım talep edilerek temyiz edilmiştir.
Adli yardıma ilişkin usul ve esaslar 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 465 ilâ 472 maddelerinde (HMK."nun 334 ve devamı maddelerinde) düzenlenmiş olup; HMK"nun 336/3.maddesine göre adli yardım talebi kanun yollarına başvuru sırasında Yargıtay’a da yapılabilir. Adli yardım fakir bir kimsenin bir davanın gerektirdiği oldukça kabarık olan harç ve masrafları sağlayamaması durumunda, bu mali külfetlerden geçici olarak muaf tutulmasıdır.
Somut olayda, dosyaya eklenen belgelerden talepte bulunan davalının yargılama giderlerini karşılayabilecek durumda olmadığı ve adli yardım talebinin yerinde olduğu anlaşılmış olmakla (HMK"nin m. 336/2.) adli yardım talebinin kabulüne karar verilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; davalı ile boşandıklarını, düğün töreninde takılan tüm ziynet eşyalarının davalı tarafından alınıp kullanıldığını, 12 adet 10 gram 22 ayar bilezikten 11 adetinin düğünden 11 ay sonra davalının babasına araba almak için, 1 adetinin de 2002 yılında davalının kendisine araba almak için zorla alındığını, bir daha da iade edilmediğini beyan ederek 12 adet 10 gram 22 ayar bileziğin aynen iadesi, olmadığı takdirde dava tarihindeki değerlerinin fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere şimdilik 1.000 TL"sinin yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı; davacı, düğünde takılan altınların kayınbabasına araba alınmak üzere kendisinden alındığı iddiası ile bu davayı açtığından ziynet eşyalarını kayınbabasından talep etmesi gerektiğini, davacının iddialarının doğru olmadığını, ziynet eşyalarının tarafından zorla alınıp kullanılmadığını, davacının evden ayrılırken evdeki bütün eşyalar ile birlikte ziynet eşyalarını da götürdüğünü belirterek davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece; davacının talep ettiği ziynet eşyası 12 adet bileziğin, evlilik birliği içinde davalı tarafından bozdurularak harcandığı, bir daha davacıya iade edilmediği gerekçesiyle davanın kabulü ile bilirkişinin raporunda belirttiği 22 ayar 12 adet bileziğin aynen iadesine, olmadığı takdirde değeri olan 9.594,00TL"nin 1.000TL"sinin dava tarihinden
8.594,00 TL"sinin ıslah tarihi olan 28/09/2015 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş, hüküm süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Bir hükmün neleri içermesi gerektiği HMK’nın 297. maddesinde tek tek sayılarak ayrıntılı biçimde gösterilmiştir. Buna göre hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.
Bu şekilde dava sonunda mahkemenin kimin lehine, kimin aleyhine karar verdiği, davacının talebinin ne kadarının kabul edildiği, davalının neye göre mahkum edildiği tereddütsüz şekilde anlaşılmalıdır. Biçim koşullarının getiriliş amacı, hükmün açıklığı ve anlaşılırlığı kadar infaz kabiliyetini de sağlamaktır. Aksi hâl, yeni tereddüt ve ihtilaflar yaratır ve dava içinden yeni davaların doğmasına neden olur.
İİK"nun 24/4.maddesi gereğince; aynen iadeye karar verilmesi halinde iade edilecek eşyaların cinsi, niteliği, özellikleri, gram ağırlığı vb. gibi özelliklerinin ayrıntılı belirtilmesi gerekir.
Yukarıda belirtilen yasal düzenlemeler gereğince ziynet eşyalarının aynen iadesine karar verilmişse, hüküm fıkrası açık olmalı, duraksama yaratmamalı, hükümde aynen iadesine karar verilen ziynetlerin gram ve ayarları açık olarak yazılmalıdır.
Ancak hükümde, bilirkişi raporunda tespit edilen ve iadesine karar verilen ziynet eşyalarının cins, nitelik miktar (gram ve ayarı) ve değerlerinin, ayrı ayrı gösterilmesi gerekirken gösterilmemesi doğru görülmemiştir.
Ne var ki, bu yanılgının düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün dosyada bulunan ve hükme esas alınan 07.08.2015 havale tarihli bilirkişi raporu doğrultusunda düzeltilerek onanması HUMK 438/7. maddesi gereğidir.
SONUÇ:Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün 1.fıkrasında yer alan; “ 22 ayar 12 adet bileziğin ” ifadesi çıkartılarak yerine “ 22 ayar her biri 10 gr 12 adet bileziğin ” ifadesinin yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 22.02.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.