11. Hukuk Dairesi 2016/11232 E. , 2018/4851 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 18/05/2016 tarih ve 2014/541-2016/136 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkilinin 1920 yılından beri faaliyet gösterdiğini, o tarihten bu yana ... markası ve ticaret unvanı kullanıldığını, 2000 senesinde “... şekil” markasını 2000/09030 tescil numarası ile TPE"de tescil ettirdiğini, tanınmış marka sahibi olduğunu, davalının ise 2011/115081 sayılı “... ... ... Köftecisi” ibareli marka başvurusunda bulunduğunu, bu başvuruya yaptıkları itirazın haksız yere reddedildiğini, davalı TPE’nin kararının aksine taraf markaları arasında iltibasa neden olacak derecede benzerlik bulunduğunu, müvekkilinin markasının tescilli olduğu aynı ve benzer emtialar açısından tescil başvurusunda bulunulduğunu, markanın başında kullanılan “...” ibaresinin yalnızca davacıya özgülenebileceğini, yine ... Cami resmini kullanarak tüketici nezdinde ... Meydanında hizmet veren müvekkil firmayı çağrıştırdığını, davalının marka başvurusunun kötüniyetli olduğunu ileri sürerek davalı adına tescilli olan 2011/115081 sayılı “... ... ... Köftecisi” ibareli markanın hükümsüzlüğü ile sicilden terkinini talep ve dava etmiştir.
Davalı TPE vekili; YİDK kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı şirket vekili; müvekkilinin hem resmi anlamda tanınmış ... Köftecisi markasının sahibi olduğunu, hem de davalı ... Köftecisi ve sair şekil markalarının zaten dava konusu mallar için tescilli olduğunu, kazanılmış hakkı bulunduğunu, ... kelimesinin her an her şey için kullanılabilecek bir kelime olduğunu, ... Caminin kullanılması da sadece davacıya hak veren bir unsur olmadığını, müvekkilinin ilgili markaları 10.06.2009 ...nde devir aldığını, ayrıca sayıları 70’i bulan ve 2002 den beri aktif olarak kullanılagelen markaları da devir aldığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; tarafların müşterek sınıf yönünden davacının "..." ve "... ...+şekil" ibareli markalarıyla davalının "... ...+şekil ... köftecisi" ibareli markası arasında görsel ve sescil olarak ortalama tüketicileri iltibasa düşürecek derecede bir benzerlik bulunmadığı, ortalama düzeydeki alıcı kitlesinin farklı bir marka ile karşıkarşıya olduğunu algılayabileceği, taraf markaları açısından bu açıdan 556 sayılı KHK"nın 8/1-b anlamında iltibas oluşmadığı, tanınmışlık iddiası açısından ise davalının başvuru markası yönünden daha önceden Sultan Ahmet Köftecisi ibareli tescilli markaları bulunduğundan diğer tarafın markasından haksız yarar sağlayacağı veya diğer markanın itibarına zarar vereceği kanıtlanmadığı gibi başvurunun kötü niyetli yapıldığının da kanıtlanmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 6,70 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 27/06/2018 ...nde oybirliğiyle karar verildi.