Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/1491
Karar No: 2018/6049

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2018/1491 Esas 2018/6049 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacılar, annelerinin tapulu malı olan taşınmazın orman tahdit sınırları içinde kaldığı gerekçesiyle hiçbir bedel ödenmeden Hazine adına tescilinin hukukla bağdaşmadığını iddia ederek, tazminat talebiyle dava açmışlardır. Ancak, dosya kapsamına göre, aynı kanunun istisnaları dışında bütün ormanların devletleştirildiği ve bu nedenle davacıların tazminat talep hakkının bulunmadığı anlaşılmıştır. Bu sebeple, davalı Hazinenin temyiz itirazları kabul edilerek, hükmün BOZULMASINA karar verilmiştir.
4785 sayılı Kanunun 1. maddesi gereğince, bütün ormanların devletleştirildiği ve aynı kanunun 5. maddesinde, devletleştirilen ormanların sahiplerinin, ihticaca salih mülk edinme belgeleri ve vergi kayıtlarıyla birlikte ormanların bağlı bulundukları Devlet orman işletmesi müdürlüğüne veya o yerin mülkiye üstüne başvurmak zorunda oldukları belirtilmektedir. Bu hüküm uyarınca, davacının dayanak tapularından dolayı tazminat talep hakkının bulunmadığı belirtilmektedir.
20. Hukuk Dairesi         2018/1491 E.  ,  2018/6049 K.

    "İçtihat Metni"

    .......
    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacılar vekili 11.06.2014 tarihli dava dilekçesinde özetle; ........ mevkiinde kain 10/01/1956 tarih 54/55 sıra numarasında......... adına kayıtlı taşınmazların kadastro çalışmaları sırasında birleştirilerek 269 parsel numarasını aldığını ve davacı müvekkillerinin murisleri üzerine tescil edildiğini, söz konusu taşınmazların toplam miktarının 90 dönümken 269 parsel sayılı taşınmazın büyüklüğünün 31.650 m2 olduğunu, kalan miktardaki taşınmazların orman sınırına girdiği gerekçesiyle tespit dışı bırakıldığını, söz konusu tespit dışı kalan taşınmazların iadesi ve yapılan tespitin iptali ile ilgili müvekkilleri tarafından ....... açılan 1978/84 Esas sayılı dosyasının yapılan yargılaması sonunda kısmen kabul kararı verilerek 42.750 m2 taşınmazın davacılar adına tesciline karar verildiğini, kalan kısmın ise orman olarak Hazine adına kaydedildiğini, bu taşınmazın daha sonra 1276 parsel numarasını aldığını, dava konusu taşınmazın davacıların anneler......... tapulu malı olduğunu, müvekkillerinin murislerinin bu taşınmazı Mehmet Koparan isimli şahıstan satın aldıklarını, davacı müvekkillerinin öteden beri miras yolu ile kendi atalarına ait olduğu ve kullandıkları taşınmazının orman tahdit sınırları içinde kaldığından bahisle hiçbir bedel ödemeksizin Hazine adına tescilinin hukukla bağdaşır nitelikte olmadığını, müvekkillerinin mağduriyetine sebebiyet verildiğini belirterek ...... parsel sayılı taşınmazın davacı müvekkillerinin hisselerinin karşılığı olan tazminat alacağının belirsiz alacak davası yoluyla tespit edilerek fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydı ile davalı taraftan dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiş, dava dilekçesinde gösterilen 10000,00.-TL değer üzerinden nisbi harç yatırılmıştır.
    Davalı Hazine vekili dava dilekçesine cevap vermemiş, duruşmadaki beyanlarında ise; açılan davayı kabul etmediklerini, davanın reddini talep ettiklerini bildirmiştir.
    Mahkemece; davanın kabulü ile 10.000,00.-TL tazminatın dava tarihi olan 11.06.2014 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı taraftan alınarak davacılara hisseleri oranında verilmesine, fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulmasına karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, TMK"nın 1007. maddesi gereğince tazminat istemine ilişkindir.
    Mahkemece davanın kabulüne karar verilmişse de delillerin değerlendirilmesinde hataya düşülmüştür. Şöyle ki; yörede 1976 yılında yapılan kadastro sırasında 269 parsel sayılı taşınmaz 31650 m2 yüzölçümü ve tarla vasfı ile, 10.01.1956 tarih 54 ve 55 nolu tapular uygulanarak ....adına tespit edilmiş, ......ve arkadaşları dayanak tapu
    .........
    kapsamında kalan taşınmazın bir kısmının orman içinde bırakıldığı gerekçesi ile tapulama tespitine itiraz etmişler, tapulama mahkemesinin 1976/19-1977/5 nolu kararı ile görevsizlik kararı verilmesi üzerine 269 parsel tespitteki gibi 31650 m2 olarak......... ... ve ... adına ¼ paylarla hükmen tescil edilmiştir.
    Tespit malikleri bu sefer aynı iddia ile asliye hukuk mahkemesinde dava açmışlar.......Mahkemesinin 1978/84-1989/272 sayılı dosyasında yapılan yargılama sonucu, dava konusu edilen (A), (B), (C), (D) ve (F) harfleri ile gösterilen 42750 m2 yerin dayanak tapu kaydı kapsamında kaldığı ve orman olmadığı için davacılar adına tapuya tesciline, (G) harfli 54250 m2 kısmın ise orman vasfıyla Hazine adına tesciline karar verilmiş ve bu hükmün kesinleşmesinden sonra, davacılar 11/06/2014 tarihinde eldeki davayı açmışlardır.
    Mahkemece davanın kabulüne karar verilmişse de; varılan sonuç dosya kapsamına uygun değildir. 13.07.1945 tarihinde yürürlüğe giren 4785 sayılı Kanunun 1. maddesi gereğince, aynı Kanunun 2. maddesinde sayılan istisnalar dışında bütün ormanlar devletleştirildiği, aynı Kanunun 5. maddesinde "Devletleştirilen ormanların sahiplerini bu kanunun yürürlüğe girmesinden başlayarak 1 yıl içinde ihticaca salih mülk edinme belgeleri ve vergi kayıtlarıyla birlikte ve iş ilgililer arasında ihtilaflı durumunda ise mahkemede incelenmekte olduğuna dair alacakları belgeleriyle ormanların bağlı bulundukları Devlet orman işletmesi müdürlüğüne veya o yerin mülkiye üstüne başvurmak zorundadır. Bir yıl içinde bu ödevi yerine getirmeyenler devletleştirilen ormanın karşılığını alma hakkını kaybeder" hükmünün bulunduğu, bu hüküm uyarınca davacının dayanak 28/10/1942 tarihli sicilden gelen tapularından dolayı tazminat talep hakkının da bulunmadığı anlaşıldığına göre, davacının tazminat talebinin reddine karar verilmesi gerekirken aksi düşünce ile davanın kabulüne karar verilmesi doğru değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı Hazinenin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 27/09/2018 günü oy birliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi