13. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/39030 Karar No: 2017/10374 Karar Tarihi: 30.10.2017
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2015/39030 Esas 2017/10374 Karar Sayılı İlamı
13. Hukuk Dairesi 2015/39030 E. , 2017/10374 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, davalının şirkette sigortalı olarak çalışırken şirket adına aldığı paraları şirkete ödemediğini, bu sebeple ... 4. İcra Müdürlüğü’nün 2013/2282 esas sayılı dosyasında icra takibi yapıldığını, davalının takibe itiraz ettiğini, itirazın haksız olduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile % 40’dan aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile ... 4. İcra Müdürlüğü"nün 2013/2282 esas sayılı dosyasına davalı tarafından yapılan itirazın 4.250,00-TL asıl alacak tutarı açısından iptaline, bu miktar açısından takibin devamına karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı, davalının kendisine ait olan işyerinde sigortalı olarak çalıştığı dönemde şirket adına aldığı paraları şirkete ödemediğini ileri sürmüş, davalı aldığı paraları davacı şirkete ödediğini savunmuş, Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Davacı ile davalı arasında iş ilişkisi olduğu anlaşılmaktadır. Gerçekten de taraflar arasındaki ilişkinin İş Kanunu kapsamında bir hizmet sözleşmesine dayanması halinde, 4857 ve 552l sayılı kanunların 1. maddeleri hükümleri gereğince hizmet sözleşmelerinden doğan uyuşmazlıklara ilişkin davaların İş Mahkemelerinde görülmesi gerektiğinden, genel mahkeme niteliğindeki Asliye Hukuk Mahkemesinde açılmış olan bu davada, öncelikle mahkemenin davaya bakmakla görevli olup olmadığının incelenmesi gereklidir. Görev konusu kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi mahkemece resen dikkate alınmalıdır. O halde mahkemece, öncelikle taraflar arasında İş Kanunu kapsamında bir hizmet akdi olup olmadığı araştırılarak sonucuna göre, İş Kanunu kapsamında bir akdin varlığının tespiti halinde; dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmesi, aksi durumda işin esasının incelenmesi gerekirken, açıklanan husus gözardı edilerek, davada öncelikle dikkate alınması gerekli olan “görev” hususunda gerekli inceleme ve değerlendirme yapılmadan işin esası incelenmek suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. 2-Bozma nedenine göre davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın BOZULMASINA, (2) numaralı bent gereğince davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 30/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.