Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/14291
Karar No: 2016/1780
Karar Tarihi: 08.02.2016

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/14291 Esas 2016/1780 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı tarafın iyi niyetli hamil olduğunu savunduğu bir çekle ilgili olarak açılan menfi tespit davası sonucunda, çekteki tahrifatın tespit edilmesi üzerine, davalıların sebepsiz zenginleşmeden doğan borçları bulunmadığına ve çekin davalılardan istirdatına karar verildi. Ancak, davalılar hakkında sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarından soruşturma bulunduğu ve bu durumun dava sonucuna etkisinin gözetilmesi gerektiği belirtilerek, yerel mahkeme kararı bozuldu. Kararda, süresinde ibraz edilmeyen çekler yönünden taraflar arasında temel ilişki bulunması halinde çeke yazılı delil başlangıcı olarak dayanılabileceği; temel ilişki bulunmaması halinde ise hamil keşideciye karşı sebepsiz zenginleşme nedeniyle alacak talebinde bulunulabileceği ve hamilin senedi bile bile kötü niyetle iktisap ettiği iddiasının ispatlanması gerektiği vurgulanmıştır. Kanun maddeleri ise sırasıyla şöyle belirtilmiştir: 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 644. ve 599. maddeleri.
19. Hukuk Dairesi         2015/14291 E.  ,  2016/1780 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    Davacı vekili, müvekkili şirketin tek yetkilisi ve temsilcisi olan ..."in evinde 09.02.2010 tarihinde meydana gelen hırsızlık olayı sonucunda dava konusu çekle birlikte bir çok kıymetli evrak ve ziynet eşyalarının çalındığını, bu konuda müvekkilinin evinde çalışan yabancı uyruklu hizmetlisi hakkında ceza davasının açıldığını, davanın halen derdest olduğunu, dava konusu çekin dava dışı ...."ne keşide edildiğini, ödeme nedeni ile çekin müvekkiline iade edildiğini, 18.06.2010 tarihinde dava konusu çekin bankaya ibraz edildiğinin öğrenildiğini, çekteki “10.04.2010” olan keşide tarihinin “10.06.2010” olarak değiştirildiğinin ve değişiklik parafının davacıya ait olmadığının tespit edildiğini, dava konusu çalıntı çeki tahrif ederek kullanan davalılar ile müvekkili şirket arasında hukuki ya da ticari münasebetin olmadığı gibi dava dışı lehtar .."nin de dava konusu çeki cirolayan kişilerle ticari ilişkisinin bulunmadığını ileri sürerek dava konusu çekten dolayı davacının davalılara borçlu bulunmadığının tespitine ve çekin davalılardan istirdadına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı ... vekili, davalı ..."ne verilen faturalı mallar karşılığında dava konusu çekin alındığını, müvekkilinin iyi niyetli hamil olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Diğer davalılar, davaya cevap vermemiştir.
    Mahkemece yapılan yargılama ve alınan grafoloji raporu doğrultusunda, dava konusu çekteki keşide tarihinde tahrifat yapıldığı, buna göre gerçek keşide tarihi 10.04.2010 olup, çekin süresi içinde muhatap bankaya ibraz edilmediği, bu hali ile kambiyo senedi niteliğini yitirdiği, yazılı delil başlangıcı sayılabileceği, davalı hamil ..." nin bu çeke dayalı olarak davacı keşideciye aralarında temel ilişki olmadığından müracaat hakkının bulunmadığı, davacının çalışanı hakkındaki ceza davasının devam ettiği, dava konusu çekin davacının rızası dışında elden çıktığı, tahrifat yapılarak keşide tarihinin değiştirildiği, mutlak def"i niteliğindeki sahtelik iddiasının tüm davalılara karşı ileri sürülebileceği, davalıların iyi niyetlerinin korunamayacağı, öte yandan bu çek nedeni ile dava dışı lehtar ...."ne borcu bulunmayan davacının, bu iddiasını davalılara karşı da ileri sürebileceği gerekçesiyle davanın kabulüne, dava konusu çek nedeniyle davacının davalılara borçlu olmadığının tespitine, çekin davalı ...."den alınarak, davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı ... vekilince temyiz edilmiştir.
    Dava konusu çekin keşide tarihinde tahrifat yapılmış olması çekin tahrifattan önceki haliyle değerlendirilmesi gerektiği sonucunu doğurur, ancak kambiyo senedi niteliğini kaybettirmez. Ne var ki, gerçek keşide tarihine göre çekin süresinde ibraz edilip edilmediği belirlenerek sonucuna göre işlem yapılması gerekir. Nitekim yerel mahkemece bu çerçevede yapılan inceleme sonucunda gerçek keşide tarihine göre süresinde ibraz bulunmadığı saptanmıştır.
    Süresinde ibraz edilmeyen çekler yönünden taraflar arasında temel ilişki bulunması halinde böyle bir çeke yazılı delil başlangıcı olarak dayanılabilir ve alacaklı alacağını her türlü delille kanıtlayabilir. Taraflar arasında temel ilişki bulunmaması halinde ise hamil keşideciye karşı dava tarihinde yürürlükte bulunan 6762 sayılı TTK"nın 644. maddesi uyarınca sebepsiz zenginleşme nedeniyle alacak talebinde bulunabilir.
    Bu açıklamalar karşısında somut olayın değerlendirilmesine gelince; davalılardan ...., çeke ciro yoluyla hamil olduğundan anılan yasa hükmü uyarınca sebepsiz zenginleşme hükümleri çerçevesinde davacı keşideciden alacak talebinde bulunabilir. Böyle bir durumda sebepsiz zenginleşmediğinin keşideci tarafından kanıtlanması gerekir. Öte yandan, hamilin senedi bile bile borçlunun zararına hareket ederek kötü niyetle iktisap ettiği iddiasının da TTK"nın 599. maddesi hükmü uyarınca keşideci tarafından ispatlanması gerekir. Bu bağlamda davalılar hakkında resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarından ... Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 2011/151035 sayılı dosyasında yürütülen soruşturmanın sonucunun işbu davaya etkisi de gözetilmelidir.
    Mahkemece bu yönler gözetilmeksizin eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
    SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı ... lehine BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 08/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi