Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/1365
Karar No: 2018/4842
Karar Tarihi: 27.06.2018

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2017/1365 Esas 2018/4842 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2017/1365 E.  ,  2018/4842 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada ... (Kapatılan) 6. Tüketici Mahkemesi’nce verilen 29/06/2016 tarih ve 2015/330-2016/889 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili; müvekkili ile davalı ... şirketi arasında Çalışan Güvence Sigorta Poliçesi imzalandığını, müvekkilinin kararlaştırılan sigorta prim bedelini tamamen ödediğini, imzalanan sözleşme uyarınca davalının istem dışı işsizlik halinde 25.000,00TL tazminat ödemeyi kabul ettiğini, tazminatın işsiz kalınmasını takip eden 30. günden itibaren 12 eşit taksitte ödeneceğini ancak davacının çalıştığı kurumdan 16/07/2014 tarihinde işten ayrılması sonrası davalıya yaptığı başvurusunun haksız olarak reddedildiğini, davacının dava tarihine kadar beş aylık tazminat tutarının olan 10.416,00TL alacağı olup bu alacağın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 13/06/2016 tarihli ıslah dilekçesinde davasını 14.584,00TL artırarak dava değerini 25.000,00-TL"ye çıkartmıştır.
    Davalı vekili; poliçe özel şartları gereği davacının talebinin teminat dışı olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacının ...Deposunda çalışmakta iken 16/07/2014 tarihinde işten çıkarıldığı, poliçenin "İstek Dışı İşsizlik Teminatı" başlıklı özel şart maddesine uygun olarak aynı iş yerinde en az 180 gün çalışmış olduğu, son üç yılda Sosyal Güvenlik Kurumuna 600 günlük prim ödemesi bulunduğu, poliçe başlangıç tarihinden itibaren belirlenen 90 günlük muafiyet süresinin 06/05/2014 tarihinde dolduğu ve davacının iş akdinin muafiyet süresinden sonra feshedildiği, sigortalının işsiz kaldığı tarihten itibaren 30 gün içinde yeni bir işe giremediği, davacının iş akdinin feshedileceği hususunu daha önce bildiğine dair delil mevcut olmadığı, talebin teminat dışı kaldığını ispat yükünün davalıda olduğu, davalının iddialarını tam kanaat derecesinde ispat edemediği, buna göre davacı tarafın işsiz kalması neticesinde uğradığı zaranın dava konusu poliçenin teminatı kapsamında kaldığı, talep edebileceği işsizlik sigorta tazminatının toplam 11.803,66 olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 10.416,00TL"nin dava tarihinden 1.387,66TL"nin 13/06/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili karar verilmiştir.
    Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
    1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
    2- Davacı vekilinin temyiz itirazlarına gelince; dava, çalışan güvence sigorta poliçesine dayalı tazminat istemine ilişkin olup, mahkemece, davacının talebinin sigorta poliçesi kapsamında kaldığı ve bilirkişi raporunda hesap edilen 11.803,66TL tazminatı talep edebileceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Davacı vekilince, tazminata esas alınan süre bakımından itirazda bulunulmuş ise de, mahkemece bu yöndeki itirazları kabul görmemiştir.
    Davacının poliçe kapsamında talepte bulunabilmesi için öncelikle teminat altına alınan rizikonun poliçenin geçerli olduğu 06.02.2014-06.02.2015 tarihleri arasında gerçekleşmesi gerekli olup, sonrasında, poliçede yer alan özel şartlar ve öngörülen genel şartlar kapsamında talebin poliçe teminatı kapsamında kalıp kalmadığının tespiti gerekir.
    Dosya kapsamında bulunan ve hükme esas alınan bilirkişi raporunda, poliçede yazılı “ödenecek tazminat aylık taksitler halinde ve her ay maksimum 2083TL olmak üzere ve maksimum 12 ay olacak şekilde, işsiz kalınmasını takip eden 30. günden itibaren, fakat her halükarda orijinal sözleşme süresini ve miktarını aşmayacak şekilde maksimum 25.000TL olacaktır.” hükmü uyarınca tazminat hesabı yapılmış, ancak 30 günlük istisna süresinin dolduğu 16.08.2014 tarihinden poliçenin bitiş süresi olan 06.02.2015 tarihine kadar geçen süre tazminat hesabında dikkate alınmıştır. Oysa ki poliçede ifade edilen “orjinal sözleşme süresi” ibaresinden sigortalının feshedilmiş olan iş akdinde yer alan sürenin anlaşılması gerektiği, poliçeye göre sürenin maksimum 12 ay olabileceği, yine Borç Ödeme Sigortası Genel Şartları 3.1.1. maddesi uyarınca da “azami tazminat süresi ve azami tazminat miktarı ile sınırlı olmak kaydıyla” ödeme yapılacağı dikkate alındığında, davacı sigortalının feshedilen iş sözleşmesi getirtilerek iş sözleşmesinin süresinin tespiti ile sözleşme süresini ve miktarını aşmayacak şekilde ve her halükarda maksimum 12 ay süreyle aylık 2083TL ve maksimum 25.000TL olmak üzere tazminat hesabının yapılması gerekirken, tazminata esas sürenin hesaplanmasında poliçe bitiş tarihinin esas alınması doğru olmamış, eksik incelemeye dayalı bilirkişi raporuna itibar edilerek verilen kararın temyiz eden davacı yararına bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı bakiye 599,11 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 27/06/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi