Hukuk Genel Kurulu 2014/370 E. , 2015/2428 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
Taraflar arasındaki “boşanma, ziynet ve ev eşyaları alacağı” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Küçükçekmece 2. Aile Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 21.11.2011 gün ve 2010/1370 E. 2011/1246 K. sayılı kararın incelenmesi davalı tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 08.11.2012 gün ve 2012/6581 E. 2012/26537 K. sayılı ilamı ile;
(...1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
2-Davacı kadın dava dilekçesinde 6 adet 20"şer gram burma bilezik bedeli 6.600,00 TL., 12 adet 23"er gramdan geniş bilezik bedeli olarak 15.330,00 TL. ve 36 adet çeyrek altın bedeli 3.700,00 TL. olmak üzere toplam 25.690,00 TL."nin tahsilini talep etmiş, fazlaya dair haklarını saklı tutmadığı gibi davacı tarafından bu hususta yapılmış bir ıslahta bulunmamaktadır. Mahkemece bu husus nazara alınmadan talep aşılarak (HUMK. md. 74, HMK. md.26) 40.539,60 TL. ziynet bedeline hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir…)
gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Dava, evlilik birliğinin sarsılması (TMK 166/1) hukuki sebebine dayalı boşanma, nafaka, tazminat ile ziynet ve eşya alacağı istemine ilişkindir.
Mahkemece, davalının sadakate aykırı davranışlarda bulunduğu ve davacıya şiddet uyguladığı, davalının bu kusurlu eylemleri ile evlilik birliğinin sarsıldığı gerekçesi ile tarafların TMK 166/1 maddesi uyarınca boşanmalarına, davacı lehine aylık 200 TL tedbir nafakası ile TMK 175 ve 176 maddeleri gereğince 2400 TL toptan yoksulluk nafakası, davacı lehine boşanma hükmünün kesinleşmesi tarihinden itibaren işleyecek yasal faizle birlikte 5000 TL maddi ve 5000 TL manevi tazminata hükmedilmiş, davacının ziynet ve eşya alacağı talebi yönünden ise; 40.539,60 TL ziynet eşyası bedelinin boşanma hükmünün kesinleşmesi tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, ziynet eşyaları dışındaki diğer eşyaların yargılama esnasında teslim edildiğinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, davalının tazminat taleplerinin ise reddine karar verilmiştir.
Davalı tarafın temyizi üzerine karar Özel Dairece, yukarıya başlık bölümüne alınan karar ile bozulmuş; Mahkemece "...dava dilekçesinde; ziynet eşyası bedeli olarak 42.540,00 TL üzerinden talepte bulunulduğu ve bu talebin harçlandırıldığı anlaşılmıştır. Buna göre; talebin aşılarak karar verilmesi söz konusu değildir. Bu nedenle Yargıtay bozma ilamına uyulmamasına, önceki kararda direnilmesine, 40.539,60 TL ziynet eşyası bedelinin boşanma hükmünün kesinleştiği tarihten itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmesi gerektiği kanısına varılmıştır..." gerekçesi ile direnme kararı verilmiş; direnme kararını davalı temyiz etmiştir.
Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık, davacının dava dilekçesindeki ziynet eşyası bedeli olarak talebinin 25.690,00 TL mi yoksa 42.540,00 TL mi olduğu, buradan varılacak sonuca göre ziynet eşyası bedelinde talebin aşılıp aşılmadığı noktasında toplanmaktadır.
Bilindiği üzere hakim tarafların, talep sonuçlarıyla bağlı olup, talepten fazlaya veya başka bir şeye karar veremez (6100 sayılı HMK m 26). Dava dilekçesinde; davacının liste halinde sunduğu ev eşyalarının bedeli olarak 16.850,00 TL, ziynet eşyalarının bedeli olarak 25.690,00 TL olmak üzere toplam 42.540,00 TL bedel talep ettiği anlaşılmaktadır. O halde mahkemece, davacının dava dilekçesinde ziynet eşyası bedeli olarak 42.450,00 TL üzerinden talepte bulunduğu ve bu talebini harçlandırdığı gerekçesiyle verilen direnme kararı isabetli değildir.
Açıklanan nedenlerle, mahkemece bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırı olup, direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ: Davalının temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı HUMK. nun 429. maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, 04.11.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.