23. Hukuk Dairesi 2015/7336 E. , 2016/5305 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davaların reddine yönelik olarak verilen hükmün asıl ve birleşen davada davalı vekilince duruşmasız, asıl ve birleşen davada davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde asıl ve birleşen davada davacı ... ve vekili avukat ... ile asıl ve birleşen davada davalı vekili avukat ....gelmiş olup, duruşmaya başlanarak hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- KARAR -
Asıl davada davacı vekili, müvekkilinin kızı ile davalı ... arasında 23.03.2011 tarihli ...Noterliği"nin ....yevmiye numaralı arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yapıldığını, ancak daha sonra davalının hileli işlemlerle kendisini kandırarak 26.08.2011 tarihinde başka bir satış sözleşmesi yaptırdığını, müvekkilinin 07.06.2012 tarihinde bütün hileleri öğrendiğini ve vekaletnameleri azlettiğini, ayrıca tapu da sözleşme karşılığı olarak 85.000,00 TL ödendiği görülse de böyle bir miktarı müvekkilinin almadığını, müvekkilinin kendisine imzalattırılan evrakları okumadığını, ona beyan edilen taşınmazların kendisine verilmediğini ileri sürerek, sözleşmenin iptali ile 635 ada 13 parseldeki taşınmazın müvekkili adına tescilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekilli ile davalının yanında kızı olduğu halde sözleşmenin imza edildiğini ve müvekkilinin sözleşmeye uygun olarak inşaatı yaptığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Birleşen davada davacı vekili, davalı ..."in muvazaalı olarak 635 ada, 13 parsel sayılı taşınmazı diğer davalılar ... ve ...e çok düşük bedelle sattığını, acele satış yaptığını, davalı ..."in amacının mal kaçırmak olduğunu ileri sürerek, davalılar adına olan tapu kayıtlarının iptaline ve müvekkili adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, müvekkili .....hakkında aynı konuya ilişkin olarak dava açıldığından derdestlik itirazında bulunmuş ve davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamından; taraflar arasında düzenlenen 23.03.2011 tarihli sözleşmeye göre, davaya konu 635 ada, 13 parsel
sayılı taşınmaz bakımından yüklenici davalı ... ile davacı ... arasında dava konusu taşınmaz üzerinde 1 bodrum, 1 zemin ve 2 normal katlı toplam, 1 ofis, 1 dükkan ve 4 dairelik toplam 6 bağımsız bölümlü olan binanın anahtar teslimi olarak yapılması, ayrıca arsa sahibine bodrum + zemin katta bulunan 1 no"lu dükkan ile 2. normal katta bulunan 5 no"lu çatı arası piyesli daire olmak üzere toplam 2 bağımsız bölüm verileceği, toplam arsa payının 32/100 hissesinin toprak sahibine, 68/100 hissesinin ise yükleniciye ait olacağının kararlaştırıldığı, daha sonra yine taraflar arasında düzenlenen 26.08.2011 tarihli sözleşmeye göre ise; dava konusu taşınmaz üzerinde 1 bodrum, 1 zemin ve 2 normal katlı toplam 1 ofis (bodrumda ters dubleksli) 1 dükkan ve 4 dairelik toplam 7 bağımız bölümlü olan binayı plan ve projeye uygun şekilde anahtar teslimli olarak yapılması ayrıca, arsa sahibine bodrum + zemin katta bulunan 1 no"lu ofis ile 2. normal katta bulunan 7 no"lu çatı arası piyesli daire olmak üzere toplam 2 bağımsız bölüm verileceği, toplam arsa payının 32/100 hissesinin toprak sahibine, 68/100 hissesinin ise yükleniciye ait olacağının kararlaştırıldığı, taraflar arasında düzenlenen sözleşmelere istinaden, her iki sözleşmede de davacıya taahhüt edilen yerlerin aynı olduğu, metrekare olarak ve hisse olarak bir değişiklik sözleşmelerde bulunmadığı, alınan raporlara göre de; dava konusu arsa üzerine yapılan binanın inşaat proje ve eklerine ve sözleşmelere uygun olarak fiziken ve fiilen bitirilmiş durumda olduğu, her ne kadar davacı, davalı ve kardeşinin hile yapıp kendisini kandırdığını iddia etmiş ise de; mevcut delil durumu itibari ile de bu iddiasını ispatlayamadığı gerekçesiyle, asıl ve birleşen davaların ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, taraf vekillerinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harçlarının temyiz edenlerden alınmasına, 1.350,00 TL duruşma vekalet ücretinin karşılıklı alınarak birbirlerine verilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.