9. Hukuk Dairesi 2015/10783 E. , 2017/1220 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA :Taraflar arasındaki, 113.000,00 TL bakiye alacağın ihtarname tarihi olan 17/02/2011"den itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle gerçekleşen miktarın faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin hüküm süresi içinde duruşmalı olarak temyizen incelenmesi davalı avukatınca istenilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 07/02/2017 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalı adına Avukat ... ile karşı taraf adına Avukat ... geldiler. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davalının davacılardan müvekkili İhsan Karavelioğlu"nun ortağı olduğu... Tersanecilik San. ve Tic. A.Ş."de çalışmakta iken ev satın alacağı gerekçesiyle müvekkillerinden borç istediğini, bunun üzerine 21.11.2007 tarihli protokolü yaparak 5 adet çeki davalıya teslim ettiklerini, davalının toplam 270.000,00 TL olan çek bedelini tahsil ederek kullandığını, bunun 157.000,00 TL sini 29.02.2008 tarihinde müvekkillerine geri ödediğini, kalan tutarın ise ödenmediğini iddia ederek, bakiye 113.000,00 TL. alacağın tahsilini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, müvekkilinin... şirketler bünyesinde 09.06.2005 tarihinde çalışmaya başladığını, 01.11.2007 tarihinden itibaren ise... Tersanecilik San. ve Tic. A.Ş"de aylık 6.000 TL. ücretle çalıştığını, anılan şirkette uzun yıllar önemli bir pozisyonda görevini layıkı ile yerine getirdiğini, ancak 01.11.2008 tarihinden bu yana maaş ödemelerinin gecikmeli ve eksik yapılması nedeniyle iş akdinin müvekkili tarafından feshedildiğini feshe rağmen bir kısım eksik ödemelerin davacı şirket tarafından ödenmeye devam edildiğini işçilik hak ve alacaklarının ödenmemesi üzerine de ... İş Mahkemesi’nin 2010/754 Esasına kayden dava açtığını, davacıların müvekkilinin davadan feragat etmesi için defalarca görüşmeye çalışıp baskı yaptıklarını, feragat etmediği takdirde bu şekilde bir alacak davası açacaklarını söylediklerini, nitekim müvekkilinin işçilik alacakları için dava açmasını müteakiben fiktif bir alacak yaratılmaya çalışıldığını, halbuki 2007 yılının Temmuz ayında yeni inşa gemilerini 2007 yılının Ağustos ayında teslim ettiği takdirde prim olarak ev alınacağını belirttikleri, ancak aynı yılın Eylül-Ekim aylarında davacıların bu sözlerini yerine getirmemeleri üzerine müvekkilinin istifa edeceğini bildirdiğini, bu bildirim esnasında müvekkilinin Karavelioğlu Şirketler bünyesinde yaklaşık olarak 3-4 aydır Bulgaristan’da çalıştığını, bunun üzerine davacıların müvekkilini kaybetmemek için yurtdışında çalıştığı bu dönemde prim taahhüdü çerçevesinde 2007 yılında 5 adet çekin verilerek istediği evi alması ve kendi evini satınca da sadece onun satış bedelini vermesini istediklerini, nitekim 2007 yılının Aralık ayında yeni evini satın alıp eski evini birkaç ay sonra 157.000,00 TL. ye satınca bu satış bedelinin Şirkete verdiğini, aradaki fark olan 113.000,00 TL. nin müvekkiline verilen prim olduğunu, hayatın olağan akışı içinde işverenin 270.000,00 TL. lik bir tutarı işçisine borç veya avans olarak vermesinin de beklenemeyeceği, ispat yükünün davacılar üzerinde olduğunu, çeki düzenleyenlerin borçlu olarak kabulünün gerektiğini, davacının tamamen kötü niyetli olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkeme, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanarak davacılar tarafından sunulan ticari defter ve belgelerin incelenmesinde bakiye borç olarak görünen 113.000,00 TL’ nin, prim olarak ödendiğini gösterir herhangi bir belge, muhasebe kaydı, ibraname yahut başkaca bilgiye ulaşılamadığı gibi genel olarak yapılan hesap tetkikinde davacılar tarafından uygulanmış veya uygulanmakta olan bir “prim ödeme” sisteminin de bulunmadığı gerekçeleriyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davalı temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, mevcut iş ilişkisi devam ederken 21.11.2007 tarihli protokol ile davalıya teslim edilen 5 adet çek bakiyesinden davalının borçlu olup olmadığı noktasındadır.
Davacılar çeklerin borç olarak verildiğini 1 yıl içinde ödenmesinin taahüt edildiğini iddia ederken, davalı talep konusu bedelin prim olduğunu savunmuştur.
Dosya kapsamından, hiçbir açıklama içermeyen 21.11.2007 tarihli tutanak ile 5 adet çekin davacılardan ... tarafından davalıya teslim edildiği, taraflar arasındaki iş ilişkisinin davalı tarafından 31.05.2010 tarihli fesih ihtarnamesi ile sonuçlandırıldığı, işçilik hak ve alacaklarının tahsili için ... İş Mahkemesi"nin 2010/754 Esasına kayıtlanan dava açıldığı anlaşılmıştır.
Öte yandan, 270.00,00 TL. olan toplam çek bedelinden savunmayı doğrular şekilde 29.02.2008 tarihinde 157.00,00 TL"sinin ödendiği, talep konusu 113.000,00 TL"nin ödenmediği, davalı tarafça dosyaya ibraz edilen cari hesap ekstresinden davalının alacaklı gözüktüğü tesbit edilmiştir.
Taraf tanık anlatımlarından açıkça işyerinde çalışanlara periyodik olarak bir prim ödemesi olmadığı, ancak çok başarılı olan ve iyi projelerde çalışanlara ödül olarak ev alındığı veya para yardımında bulunulduğu anlaşılmıştır.
Hükme esas alınan bilirkişi raporunda dava konusu 113.000,00 TL"lik alacakla ilgili hiç bir kayda rastlanmadığı ... borcu olarak kayıtlı olduğu bildirilmiştir.
Bu itibarla, davacıların aralarında iş ilişkisi olan davalıya dava ve talep konusu bedeli borç olarak verildiği yolundaki iddianın ispatı yükümlülüğünde oldukları, bu hususu yazılı kayıt belge ve tanık anlatımları ile ispat edemedikleri, her ne kadar ... adına borç olarak kayıt düşülmüş ise de bu durumun gerçeği yansıtmadığı aksine 113.000,00 TL"nin davalının prim(ödül) alacağı olarak verildiği, dolayısıyle borçlu olmadığı anlaşıldığından, davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı gerekçe ile yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, davalı yararına takdir edilen 1.450.00 TL duruşma avukatlık parasının karşı tarafa yükletilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 07.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.