Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/324
Karar No: 2021/984
Karar Tarihi: 09.02.2021

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2020/324 Esas 2021/984 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davanın konusu, çift taraflı trafik kazasında ölen davacıların yakınlarının yapılan tazminat davasıdır. Davacılar vekili, davalıların sigortacısı ve sürücüsü olduğu aracın neden olduğu kazada, ölenlerin desteğinden yoksun kaldıklarını ve maddi ve manevi tazminat talep etmiştir. Mahkeme iddia, savunma ve bilirkişi raporu doğrultusunda karar vererek, davalıların müştereken ve müteselsilen davacılara maddi tazminat ödemelerine hükmetmiştir. Ancak Yargıtay 17. Hukuk Dairesi, Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından ölenlerin yakınlarına bağlanan gelirin tazminattan tenzil edilip edilemeyeceği ve rücu davası olup olmadığı hususuna açıklık getirilmeden karar verilmesinin doğru olmadığına hükmetmiştir. Ayrıca, davalı sigortacının poliçede kazadan kaynaklı ölüm teminatı olmaması nedeniyle sadece ihtiyari sorumluluk limiti dahilinde tazminat ödemesi gerektiği ifade edilmiştir. Kararda, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu ve 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu'na atıfta bulunulmuştur.
17. Hukuk Dairesi         2020/324 E.  ,  2021/984 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ile davalı ... AŞ vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacılar vekili; davalıların zorunlu ve ihtiyari mali sorumluluk sigortacısı ve sürücüsü olduğu aracın neden olduğu çift taraflı trafik kazasında diğer araçta yolcu olarak bulunan davacıların eşi ve babaları olan ..."nın vefat ettiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla toplam 600,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı ile 50.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan tahsilini talep etmiş, 18.09.2017 tarihli ıslah dilekçesi ile dava değerini 265.087,37 TL olarak artırmıştır.
    Davalılar davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece; iddia, savunma, toplanan kanıtlara ve benimsenen bilirkişi raporu ve Dairemiz bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda 216.003,85 TL maddi tazminatın 300,00 TL"sinin davalı ..."dan kaza tarihi olan 11/08/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, davalı ... A.Ş. yönünden ise dava tarihi olan 28/01/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, ıslah edilen 215.703,85 TL"sinin ise ıslah tarihi olan 18/09/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte (davalı ... A.Ş yönünden ihtiyari sigorta sorumluluk limiti dahilinde) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı ..."ya ödenmesine, 49.683,52 TL maddi tazminatın 300,00 TL"sinin davalı ..."dan kaza
    tarihi olan 11/08/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, davalı ... A.Ş. yönünden ise dava tarihi olan 28/01/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, ıslah edilen 49.383,52 TL"sinin ise ıslah tarihi olan 18/09/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte (... Anonim Türk Sigorta A.Ş yönünden kasko sigorta poliçesi sorumluluk limiti dahilinde) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile küçük ..."ya velayeten davacı ..."ya ödenmesine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ile davalı ... A.Ş. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dava ölümlü trafik kazası nedeniyle ölenin desteğinden yoksun kalanların maddi tazminat taleplerine ilişkindir.
    Daire’mizin 07.04.2016 tarih ve 2016/942-2016/4451 sayılı bozma ilamına uyulmasına karar verildiği halde, bozma gerekleri yerine getirilmemiştir.
    Bozma ilamının 2. bendinde "mahkemece, davacılar lehine tazminata hükmedilirken desteğin ölümü nedeniyle Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından davacılara bağlanan gelirin tazminattan tenzil edildiği, ancak Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından iş kazası nedeniyle davacılara gelir bağlandığı bildirilmesine karşın bağlanan gelirin rücu edilmesi için herhangi bir rücu davası ya da tahsilatı olup olmadığı araştırılmadığı, bu nedenle Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından davacılara bağlanan gelirin rücuya tabi olup olmadığı, bağlanan gelirler rücuya tabi ise rücu amacıyla herhangi bir dava açılıp açılmadığı, açılmış ise akıbetinin ne olduğu ve herhangi bir rücu tahsilatı yapılıp yapılmadığı hususunun Sosyal Güvenlik Kurumu"na sorularak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı olduğu şekilde karar verilmesinin doğru görülmediği belirtilmiştir.
    Mahkemece bozma sonrası yapılan yargılamada, Sosyal Güvenlik Kurumuna müzekkere yazılmış, 22.05.2017 tarihli yazı cevabında "Hak sahiplerine ..."nın ölümü nedeni ile ölüm aylığı ve ayrıca iş kazası ölüm geliri bağlandığı bağlanan gelir rücuya tabi olup Cihanbeyli Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2014/597 E. sayılı dosyasından açılan davanın halen devam etmekte olduğu, herhangi bir tahsilat sağlanamadığı belirtilmiştir. Mahkemece bozma sonrası alınan Aktüer raporuna göre SGK tarafından ..."ya bağlanan 333.742,92 TL ve ..."ya bağlanan 92.057,72 TL peşin sermaye değerinin %50"si düşülerek tazminat hesaplanmış ve mahkemece bu hesaplamaya göre hüküm tesis edilmiştir.
    Davalı vekili gerek bozmadan sonraki beyanlarında gerek bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde gerekse de temyiz dilekçesinde; davacılara bağlanan rücuya tabi peşin sermaye gelirinin tahsili için Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından şirketleri aleyhine açılan Cihanbeyli Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/306 esas nolu dosyasından görülen rücu davasında davanın kabulü ile 174.623,31 TL peşin sermaye değerli gelirin kendilerinden tahsiline karar verildiğini ve kararın Konya 1. İcra Müdürlüğü"nün 2017/1371 sayılı dosyasından takibe konulduğunu, 174.623,31 TL asıl alacak olmak üzere toplam 264.641,00 TL"yi ödediklerini dolayısıyla poliçe teminatlarının tükendiğini, mahkemece bu hususların araştırılmadan eldeki davada da tazminata mahkum edildiklerini bildirmiştir. UYAP Sistemi üzerinden yapılan araştırmada sözkonusu Cihanbeyli Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2017/306 E-2017/713 sayılı kararının, tarafların istinaf etmemesi üzerine 22.12.2017 tarihinde eldeki davanın yargılaması sürerken kesinleştiği anlaşılmıştır.
    Davalı ..., trafik kazası nedeni ile oluşan destek zararı konusunda gerçek zarar ile sorumludur.
    Bu durumda Mahkemece; davalı vekilinin beyanları dikkate alınarak, davalı sigortacının mükerrer ödeme ile karşı karşıya kalmaması ve davacıların sebepsiz zenginleşmesine yol açılmaması için; Sosyal Güvenlik Kurumunca davalı ... şirketine karşı açılan ve Cihanbeyli Asliye Hukuk Mahkemesinde (İş Mahkemesi Sıfatıyla) 2017/306-2017/713 sayılı dosyasının ve işbu kararın icra takibine konu edildiği Konya 1. İcra Müdürlüğü"nün 2017/1371 sayılı dosyasının bulundukları yerden getirtilip aynı zararın birden çok kez tazmini suretiyle sebepsiz zenginleşmeye yol açmayacak biçimde davacının hak kazanacağı tazminat miktarının belirlenmesi konusunda ek rapor alınarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle yazılı olduğu biçimde hüküm tesisi de doğru görülmemiştir.
    2-Kabule göre; davalı ... dava konusu 06 KGA 72 plakalı aracın İhiyari mali sorumluluk 50.000,00 TL limit ile manevi tazminat Klozuda Kasko Sigorta poliçesi içerisinde düzenlenmiş olup poliçede kazadan kaynaklı ölüm teminatı bulunmadığından hükmün 1. bendinde davalı ... şirketinin İhtiyari sorumluluk limiti dahilinde 2. bendinde ise kasko sigorta poliçesi sorumluluk limiti dahilinde hükmedilen tazminatlardan sorumlu tutulması doğru olmamıştır.
    3-Bozma neden ve şekline göre davacılar vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
    SONUÇ:Yukarıda (1) ve (2) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılar ile davalı ... Şirketine geri verilmesine 09/02/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi