Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2017/2021 Esas 2019/1802 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/2021
Karar No: 2019/1802
Karar Tarihi: 19.03.2019

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2017/2021 Esas 2019/1802 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, davalı alacaklı tarafından senede dayanarak açılan icra takibine karşı menfi tespit davası açmıştır. Davacı, senet üzerindeki imzanın kendisine ait olmadığını iddia ederek takibin iptalini ve tazminat talep etmiştir. Davalı ise senedin kendisine ciro yoluyla devredildiğini ve kendisinden önceki ciroların gerçekliğinin kendisinin sorumluluğunda olmadığını savunmuştur. Mahkeme, yapılan incelemeler sonucunda davaya konu senetteki imzaların davacıya ait olmadığına hükmetmiştir ve davanın reddine karar vermiştir. Davalının temyiz itirazları reddedilerek karar onanmıştır.
Kararda geçen kanun maddeleri: İcra ve İflas Kanunu (2004/No: 4721) - Madde 77, Medeni Kanun (1926/No: 743) - Madde 609.
19. Hukuk Dairesi         2017/2021 E.  ,  2019/1802 K.

    "İçtihat Metni"

    19. HUKUK DAİRESİ

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabul kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - KARAR -

    Davacı vekili, davalı alacaklı tarafından davacı aleyhine ... 4. İcra Müdürlüğü’nün 2011/9372 esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, takibin kesinleştiğini, takip konusu senet üzerindeki imzanın davacıya ait olmadığını ileri sürerek senetten dolayı borçlu olmadıklarının tespiti ile takibin iptaline ve davalı aleyhine %40"tan aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davayı kabul etmediklerini, davalının senedi ciro yoluyla teslim aldığını, kendisinden önceki ciro sahibinin keşidecinin imzasının gerçek olduğunu beyan ettiğini, kendisine ciro yoluyla devrolunan senedin üzerindeki kendisinden önceki ciroların gerçekliliğini araştırma veya tespit etme gibi bir imkanı ve yükümlülüğü bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece yapılan yargılama sonucunda benimsenen bilirkişi raporuna göre davaya konu senetteki imzaların davacı ... eli ürünü olmayıp ..."ın oğlu ... eli ürünü olduğu, bu durumda senede dayanarak davacıya yönelik alacak hakkının bulunmadığı, talepte bulunulamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 19/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.