Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/15733
Karar No: 2018/13348
Karar Tarihi: 10.10.2018

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2015/15733 Esas 2018/13348 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2015/15733 E.  ,  2018/13348 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL, BEDEL

    Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil olmazsa bedel davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar taraf vekillerince yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."nün raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;

    -KARAR-

    Dava, ehliyetsizlik ve muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa bedel isteğine ilişkindir.
    Davacılar, mirasbırakan ..."in maliki olduğu 1489 parsel sayılı taşınmazı torunu davalıya devrettiğini, taşınmazın hukuki işlem ehliyeti ve satış yapma iradesi olmayan mirasbırakandan zorla alındığını, aksi düşünüldüğünde mal kaçırmak amacıyla satış göstermek suretiyle muvazaalı işlem yapıldığını ileri sürerek miras payları oranında iptal-tescile, olmazsa bedele karar verilmesini istemişlerdir.
    Davalı, mirasbırakana baktığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, temliğin muvazaalı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden; mirasbırakan ...’in 11.06.2014 tarihinde ölümü ile geriye davacı kızları ..., ..., ... ve ... ile dava dışı oğulları ... ve ...’in mirasçı olarak kaldıkları, davalı ...’ın ...’in oğlu olduğu, çekişme konusu 1489 parsel sayılı 42.600m2 miktarlı tarla nitelikli taşınmazın mirasbırakan tarafından 12.04.2011 tarihli akitle 5.000TL bedelle davalıya devredildiği, mirasbırakanın ... Noterliğinde düzenlenen 21.09.2005 tarih 2820 yevmiyeli vasiyetname ile 1575 parsel sayılı 13.900m2 miktarlı tarla,1576 parsel sayılı 24.400m2 miktarlı tarla nitelikli taşınmazları oğlu ...’e, 1564 parsel sayılı 3.500m2 miktarlı tarla, 1562 parsel sayılı 4.900m2 miktarlı tarla, 1571 parsel sayılı 5.400m2 miktarlı tarla ve 1563 parsel sayılı 17.900m2 miktarlı tarla nitelikli taşınmazları oğlu ...’e, 1492 parsel sayılı 7.100m2 miktarlı tarla, 303 parsel sayılı 64.350m2 miktarlı tarla ve dava konusu 1489 parsel sayılı taşınmazları müştereken davacılara bıraktığı, vasiyetnamenin ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 10.09.2014 tarih 2014/128Esas 2014/175Karar sayılı ilamı ile açılıp okunduğu anlaşılmaktadır.
    Davada ehliyetsizlik hukuksan nedenine de dayanıldığı, mirasçıların birbirlerine karşı açacakları bu tür davalarda, mirasçılar arasında paylı mülkiyet hükümleri geçerli olduğundan pay oranında tapu iptal ve tescil talebinde bulunabilecekleri, buna karşın mirasçı olmayan kişiler aleyhine açılacak davalarda ise, mirasçılar terekeye elbirliği mülkiyeti ile sahip olup sözleşme veya kanundan doğan temsil ya da yönetim yetkisi saklı kalmak üzere terekeye ait haklar üzerinde birlikte tasarruf edeceklerinden pay oranında tapu iptal ve tescil talep edilmesi mümkün olmayıp ancak tereke adına talepte bulunabilecekleri açıktır. Her ne kadar, mahkemece ehliyetsizlik hususunda araştırma ve inceleme yapılmamış ise de eldeki davada mirasçı olmayan kişiye karşı açılan pay oranında iptal-tescil isteği dinlenemeyeceğinden ehliyetsizlik yönünden araştırma yapılmamış olması doğrudur.
    Öte yandan, muris muvazaası hukuksal nedeni yönünden ise;bu tür uyuşmazlıkların sağlıklı, adil ve doğru bir çözüme ulaştırılabilmesi, davalıya yapılan temlikin gerçek yönünün diğer bir söyleyişle miras bırakanın asıl irade ve amacının duraksamaya yer bırakmayacak biçimde ortaya çıkarılmasına bağlıdır. Bir iç sorun olan ve gizlenen gerçek irade ve amacın tespiti ve aydınlığa kavuşturulması genellikle zor olduğundan bu yöndeki delillerin eksiksiz toplanılması yanında birlikte ve doğru şekilde değerlendirilmesi de büyük önem taşımaktadır. Bunun için de ülke ve yörenin gelenek ve görenekleri, toplumsal eğilimleri, olayların olağan akışı, mirasbırakanın sözleşmeyi yapmakta haklı ve makul bir nedeninin bulunup bulunmadığı, davalı yanın alım gücünün olup olmadığı, satış bedeli ile sözleşme tarihindeki gerçek değer arasındaki fark, taraflar ile mirasbırakan arasındaki beşeri ilişki gibi olgulardan yararlanılmasında zorunluluk vardır.
    Somut olayda, davalının, mirasbırakanın tüm ihtiyaçlarını karşılaması nedeniye minnet duygusu ile taşınmazın kendisine devredildiğini savunduğu, tanık beyanlarından da mirasbırakana davalı tarafından bakıldığı anlaşılmaktadır.
    Hemen belirtilmelidir ki; satışa konu edilen bir malın devrinin belirli bir semen karşılığında olacağı kuşkusuzdur. Semenin (bir başka ifade ile malın bedelinin) ise mutlaka para olması şart olmayıp belirli bir hizmet ya da emek de olabileceği kabul edilmelidir (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"nun 29.4.2009 günlü 2009/1-130 sayılı kararı). Esasen, yukarıda da değinildiği üzere muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı olarak açılan davaların hukuki dayanağını teşkil eden 01.04.1974 günlü 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında mirasbırakanın gerçek iradesinin mirasçıdan mal kaçırma olması halinde uygulanabilirliğinin kabulü gerekir. Başka bir ifade ile murisin iradesi önem taşır.
    O halde, yukarıda değinilen somut olgular, açıklanan ilkeler çerçevesinde değerlendirildiğinde mirasbırakanın gerçek irade ve amacının diğer mirasçıdan mal kaçırma olmadığı, kendisine bakan torunu davalıya minnet duyguları ile çekişmeli taşınmazı temlik ettiği, temlikin, bakım, hizmet ve emek karşılığı gerçekleştirildiği kabul edilmelidir.
    Hâl böyle olunca, davanın reddine karar verilmesi gerekirken delillerin taktirinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
    Davalının bu yöne değinen temyiz itirazı yerindedir. Kabulü ile hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacının temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 10.10.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi