BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/629 Esas 2021/848 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2021/629
Karar No: 2021/848
Karar Tarihi: 23.12.2021

BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/629 Esas 2021/848 Karar Sayılı İlamı

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/629 Esas
KARAR NO : 2021/848

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 29/05/2013
KARAR TARİHİ : 23/12/2021

Mahkememizde açılan davanın yapılan yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ve aşamalardaki beyanlarında özetle; müvekkilinin05.02.2013 tarihinde davalı ... adına kayıtlı, ... sevk ve idaresindeki ... plaka nolu aracın kendisine çapması sonucu hayatını kaybettiğini, bu kaza nedeni ile ... 5 Asliye Ceza Mahkemesinin ...Esas sayılı dosyasında taksirle ölüme sebep olma suçundan yargılandığını, davacının günlük 75 TL ücretle garson olarak çalıştığını, müvekkilinin murislerinin maddi desteğinden yoksun kaldığını, manevi yönden büyük bir yıkıma uğradıklarını, aracın ... Şirketi tarafından sigortalandığını, sigorta şirketinin sorumluluğunun bulunduğunu, öncelikle araca tedbir konulmasını, müvekkillerinden ... için 1.000 TL maddi, 75,000 TL manevi, ... iç in 1.000 TL maddi, 50.000 TL manevi omak üzere toplam 2.000 TL maddi, 125.000 TL manevi tazminatın kazanın mneydana geldiği 5.2.2013 tarihniden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacılar vekili davayı Islah ettiklerini ve davacıların ...''nun maddi tazminat talebinin 193.101,48-TL'ye, oğlu ... adına maddi tazminatın 70.529,50-₺ arttırılarak davanın 388.630,98-TL'ye çıkartıldığına dair dilekçelerini mahkemeye sunmuş ve ıslah harcını yatırarak davayı bu miktara ıslah etmişlerdir.
Davalı ...Sigorta Şirketi vekili cevap dilekçesinde ve aşamalardaki beyanlarında özetle; ... plakalı aracın müvekkili şirkete ... nolu Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk ve ... nolu Kasko poliçesi ile sigortalı olduğunu, poliçelerin mevcuduyetinin teminatların her durumda tamamen ödeneceği anlamına gelmediğini, müvekkili şirketin, aktüerya uzmanı bilirkişi tarafından belirlenecek, destekten yoksunluk maddi zararından, sigortalı araç sürücüsünün Adli Tıp Kurumu tarafından tespit edilecek kusur oranında ve teminatı ile sınırlı sorumlu olduğunu, manevi tazminat taleplerinin trafik poliçesi teminatı dışında olup artan mali sorumluluk poliçesi maddi teminatının ise, ancak trafik poliçesi limitini aşan miktar söz konusu olursa devreye gireceğini, destekten yoksun kalma zararının hesabında öncelikle müteveffanın davacılara sürekli destek olduğunun ispatı gerektiğini, davacının kusuru, zararı ve illiyet bağını ispatla mükellef olduğunu, müvekkili şirketin dava açılmadan önce temerrüde düşürülmediğini belirterek, dava açılmasına sebebiyet vermeyen ve temerrüde düşmeyen müvekkili şirket yönünden kaza tarihinden itibaren faiz talebi ile haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... vekili cevap dilekçesinde ve aşamalardaki beyanlarında özetle; müvekkilinin araç maliki olup aracı kullanan kişi olmadığını, manevi tazminatın fahiş olduğunu, müvekkiline ait aracın sigortalı olduğunu, kusurun belirlenmesi gerektiğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ...'a usulünce tebligat yapılmış, süresi içerisinde cevap dilekçesi sunulmamıştır.
Mahkememizce, taraflarca dosyaya sunulan deliller incelenmiş, davaya konu trafik kazasına ilişkin ... 5 Asliye Ceza Mahkemesinin ... esas sayılı dosyası getirtilip incelenmiş, kaza tarihi itibari ile tarafların ekonomik ve sosyal durumlarının tespiti yönünde zabıta araştırması yaptırılmış, kusur oranlarının tespiti ve aktüerya hesabına ilişkin bilirkişi incelemesi yaptırılmış olup, yargılama sonucunda mahkememizin 2014/392-2016/488 E.K. sayılı 29/06/2016 tarihli kararı ile "...1-Davanın KISMEN KABULÜNE, Davacı ... için 117.867,59 TL maddi tazminatın, Davacı ... için 31.345,18 TL maddi tazminatın, Davalı Sigorta şirketinin sorumluluğu, sigorta poliçe limiti ile sınırlı olmak kaydı ile davalı sigorta şirketi yönünden dava tarihinden, diğer davalılar ... ve ... yönünden kaza tarihi olan 05/02/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tüm davalılardan müştereken ve mütelselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine, Davacı ... için taktir olunan 30.000,00 TL manevi tazminat ile davacı ... için taktir olunan 20.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 05/02/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizleri ile birlikte davalılar ... ve ... dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine, Davacıların fazlaya ilişkin taleplerinin reddine..." karar verilmiş olup, iş bu karara karşı davalı tarafın yargıtay başvurusuna ilişkin olarak Yargıtay 4. Hukuk Dairesi'nin 24/06/2021 tarihli 2021/14829-3621 E.K. sayılı ilâmı ile "...1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine, karar vermek gerekmiştir. 2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Türk Borçlar Kanunu'nun 56. maddesi hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacıca göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı'nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir. Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı , olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması ve buna göre manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır. ( HGK 23/06/2004, 13/291-370 ) Yukarıda açıklanan ilkeler ışığında, Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, T.M.K'nun 4.maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür. Somut olayda kaza, 05.02.2013 günü saat 00:50 sıralarında davalı sürücü ... idaresindeki otomobil ile seyir halindeyken aşırı hızın ve yağışlı havanın etkisi ile direksiyon hakimiyetini kaybetmesi ve seyir istikametine göre sol taraftaki yaya kaldırımı üzerinde bulunan davacıların desteğine çarpması şekline gerçekleşmiştir. Yukarıda belirtilen hususlar ve olayın oluş şekli dikkate alındığında, davacılar yararına takdir olunan manevi tazminatların “bir miktar az” olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1)nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin sair temyiz itirazının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA..." karar verilmiştir. Mahkememizce usul ve yasaya uygun görülen bozma ilamına uyulmuştur. Davacı tarafın manevi tazminat talebi haricindeki sair temyiz itirazları yukarıda yazılı bozma ilamı ile reddedilmiş olup, buna göre somut olayda yargılamanın bu aşamasında mahkememizce manevi tazminat talebine ilişkin inceleme yapılmıştır. Davaya konu kaza tarihinde yürürlükte bulunan 6098 sayılı TBK 56/2 maddesi hükmüne göre hakim ölüm halinde ölenin yakınlarına manevi zarar adı altında bir paraya hükmedebilir. Murisin ölümü ile onun eşi, çocuğunun acı, elem ve üzüntü yaşadıkları, henüz küçük yaşta olan çocuğunun ilerleyen yıllarda ve tüm hayatı boyunca murisin eksikliğini sürekli hissedeceği mutlaktır. Tarafların tespit edilen sosyal ve ekonomik durumları ile olayın meydana geliş şekli, kusur durumu ve hakkaniyet kuralları dikkate alınarak davacıların manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerektiği kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM / Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE
Davacı ... için 117.867,59-₺ maddi tazminatın,
Davacı ... için 31.345,18-₺ maddi tazminatın
Davalı Sigorta şirketinin sorumluluğu, sigorta poliçe limiti ile sınırlı olmak kaydı ile davalı sigorta şirketi yönünden dava tarihinden, diğer davalılar ... ve ... yönünden kaza tarihi olan 05/02/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tüm davalılardan müştereken ve mütelselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine,
Davacı ... için taktir olunan 60.000,00-₺ manevi tazminat ile davacı ... için taktir olunan 40.000,00-₺ manevi tazminatın kaza tarihi olan 05/02/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizleri ile birlikte davalılar ... ve ... dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine
Davacıların fazlaya ilişkin taleplerinin reddine,
2-Harçlar Kanunu uyarınca kabul edilen maddi tazminat değeri üzerinden alınması gereken 10.192,72-₺ nispi harçtan peşin alınan 1.327,80-₺ harcın mahsubu ile bakiye 8.864,92-₺ nispi karar harcının tüm davalılardan müştereken ve mütelselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Harçlar Kanunu uyarınca kabul edilen manevi tazminat değeri üzerinden alınması gereken 6.831,00-₺ nispi harcın davalılar ... ve ...'dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 1.570,00-₺ bozmadan önceki masraf, 97,50-₺ tebligat posta gideri olmak üzere toplam 1.667,50-₺ yargılama gideri üzerinden davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 1.069,30-₺ ile 1.355,85-₺ harç gideri olmak üzere toplam 2.425,15-₺ yargılama giderinin tüm davalılardan müştereken ve mütelselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı ... tarafından yapılan 500,00-₺ bilirkişi ücreti ve 50,00-₺ tebligat posta gideri olmak üzere toplam 550,00-₺ bozmadan önceki masraf üzerinden davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 197,31-₺ yargılama giderinin davacı taraftan tahsili ile davalı ...'a verilmesine, kalan kısmın davalı ... üzerinde bırakılmasına,
5-Avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca kabul edilen maddi tazminat miktarı üzerinden davacı ... vekili lehine hesaplanan 15.147,42-₺ nispi vekalet ücretinin tüm davalılardan müştereken ve mütelselsilen tahsili ile davacı ...'ya ödenmesine,
Avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca kabul edilen maddi tazminat miktarı üzerinden davacı ... vekili lehine hesaplanan 5.100,00-₺ maktu vekalet ücretinin tüm davalılardan müştereken ve mütelselsilen tahsili ile davacı ...'ya ödenmesine,
6-Avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca reddedilen maddi tazminat miktarı üzerinden tüm davalıların vekilleri lehine hesaplanan 14.819,73-₺ nispi vekalet ücretinin davacılardan tahsili ile tüm davalılara mütesaviyen verilmesine,
7-Avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca kabul edilen manevi tazminat miktarı üzerinden davacı ... vekili lehine hesaplanan 8.600,00-₺ nispi vekalet ücretinin davalılar ... ve ...'dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı ...'ya ödenmesine,
Avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca kabul edilen manevi tazminat miktarı üzerinden davacı ... vekili lehine hesaplanan 6.000,00-₺ nispi vekalet ücretinin davalılar ... ve ...'dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı ...'ya ödenmesine,
8-Avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca reddedilen manevi tazminat miktarı üzerinden davalılar ... ve ... vekilleri vekili lehine hesaplanan 5.100,00-₺ maktu vekalet ücretinin davacılardan tahsili ile davalı ... ve ...'a mütesaviyen verilmesine,
9-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK 333. maddesi gereği ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı vekili ile davalı gerçek kişiler vekilinin yüzlerine karşı davalı sigorta şirketinin yokluğunda kararın taraflara tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde Yargıtay yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 23/12/2021

Başkan
e-imza
Üye
e-imza
Üye
e-imza
Katip
e-imza




Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.