BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1071 Esas 2021/966 Karar Sayılı İlamı
Esas No: 2018/1071
Karar No: 2021/966
Karar Tarihi: 23.12.2021
BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1071 Esas 2021/966 Karar Sayılı İlamı
T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/1071 Esas
KARAR NO : 2021/966
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/12/2018
KARAR TARİHİ : 23/12/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirket nezdinde ------ithal ettiği, mutfak emtiası, davalı tarafından yapılan nakliye sırasında hasara uğradığını, yapılan Ekspertiz incelemesi neticesinde tazminat miktarı 7.020,27 TL olarak belirlendiği ve poliçede mevcut olan---- 7.722,29 TL sigortalı firmaya ödendiği, davalı taraftan %10i lave bedel düşülerek 7.020,27 TL talep edildiğini, hasarın ödenmesi ile mukavele şartlarına ve Ticaret Kanununun 1472. Maddesi hükmüne göre şirketi sigortalısının yerine kaim olduğu ve sigortalının zarara sebebiyet verenler aleyhine mevcut her türlü hakları şirketlerine intikal ettiğini, dava konusu hasar, sigortalı emtia davalı şirketin sorumluluğunda iken meydana gelmiş olduğundan davalı TTK hükümlerine göre zarardan sorumlu olduğunu, davalının---- sayılı dosyasına yapmış olduğu itiraz sebebiyle takip durduğundan huzurda iş bu davanın açıldığını, arz olunan sebeplerle, fazlaya ilişkin kakları saklı kalmak üzere, 7.020,27 TL' nin ödeme tarihi 23.11.2017den itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; H.M.K.’nın 121. maddesine göre, dava dilekçesinde sözü edilen ve davacının elinde bulunan belgelerin asıllarıyla birlikte davalı sayısından bir fazla örneğinin dava dilekçesine eklenmesinin gerekmekte olduğunun, davacı tarafın hem icra takibi aşamasında hem de davanın aleyhlerine ikame edilmesi itibariyle hasara ilişkin yalnızca ekspertiz raporunu gönderdiğini, ne ekspertiz raporunun eklerini ve hasara dair fotoğrafları ne de delil dilekçesinde yer alan diğer eklerin taraflarına gönderildiğini, bu nedenle davacının daha öncesinden ----- göndermiş olmasından ötürü bu konuda itirazlar beyan edilmiş olup, taraflarına gönderilmemiş olunan davacı yanın diğer delillerine ilişkin beyan ve itirazlarının davacının delillerinin taraflarına tebliğine dek saklı tutmak zorunluluğunun hâsıl olduğunu, açıklanan nedenlerle dilekçelerinde belirtilen hususlar nedeniyle davanın reddine, müvekkili şirket aleyhine karar çıkması ihtimali sebebiyle davadaki vakıaların açıklanması ve dava sonunda müvekkilin rücu ihtimali mevcut olduğundan-----davanın ihbar edilmesine, her türlü yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
RAPOR: Bilirkişi raporunda özetle;"Hasarın, gerek CMR-Taşıma Senedi üzerine derç edilerek taşıyıcının ifa sorumlusu tarafından imza altına alınması, gerekse ---- tespitleri ışığında, emtia-eşyada meydana gelen kısmi hasarın taşıma esnasında olduğu, dolayısıyla davalı taşıyıcının hatalı ve kusurlu bulunduğu, davacının Rücu talebinin yerinde olduğu, Somut olay bakımından hasar Miktarının tespiti için CMR Mm.23/3 hükmü uyarınca hasara uğrayan------Gidileceği, dosyaya sunulu çeki listesinde --- bulunan emtiaların farklı kilogramlarda olduğu----- durumda, hasara uğrayan ---- sorumluluğu yönünden; CMR m. 17/1 bağlamında CMR m.23/1, 3 hükmüne göre Hesaplama Yapılmasının, Mümkün Tesaflama Yapılmasının Mümkün Olmadığı, Hasarlı -----numaralarında olduğu ile ------ tercümesi yapılmış şekilde somut belge sunulması halinde----- edilebileceği, uyuşmazlık hususunda tüm ve nihai takdirin Yüce Mahkeme'de olduğu, bilirkişiliğimce yalnızca görüş bildirildiğimi, Kanaatine varılmıştır. Yukarıda yapmış bulunduğumuz açıklamalar sonucunda, tüm bilgi ve belgelerin değerlendirilmesi ve 6100 sayılı HMK'nın 266/c.2 hükmü Uyarınca bilcümle hukuki takdir ve tavsif sadece Sayın Mahkemeye ait olmak üzere," şeklinde sonuç ve kanaatine varıldığı beyan edilmiştir.
EK RAPOR: Bilirkişi ek raporunda özetle;" KÖK raporda ve yukarıda bir kez daha arz edildiği üzere KÖK raporda varılan sonuç ve kanaatimizin devam ettiğini, kanaatlerimizi değiştirecek yani bir bilgi ve belgeye rastlanılmadığını, Nihai takdiri ile hukuki tavsif tamamen Yüce Mahkemeye ait olmak üzere saygılarımızla arz ederiz." şeklinde sonuç ve kanaatine varıldığı beyan edilmiştir.
EK RAPOR: Bilirkişi ek raporunda özetle; "Sayın Mahkeme 29.03.2021 tarihinde sunulan EK-Rapor inceleme ve değerlendirme neticesinde; KÖK raporda ve yukarıda bir kez daha arz edildiği üzere KÖK raporda varılan sonuç ve kanaatimizin devam ettiğini, kanaatlerimizi değiştirecek yani bir bilgi ve belgeye rastlanılmadığı, Nihai----- üzere arz edilmiştir. Ek İnceleme, Değerlendirme Ve Tespitler, Sayın Mahkemece heyetimize verilen -----------tarihli beyan dilekçesinde ağırlık birimleri nazara alınarak hesaplama yapılması...” yönündeki talimatı dikkate alınarak yapılan hesaplama aşağıda arz edilmiştir. Sayın Mahkeme davalı taşıyıcıyı, emtia-eşyada meydana gelen kısmi hasar nedeniyle hata ve kusurlu olduğunu benimsemesi halinde, CMR Konvansiyonu m.23/3 uyarınca sınırlı sorumlu olduğu üst sınır---- kilogram başına -------olarak hesaplanmaktadır.------ tarihindeki gösterge niteliğindeki ------ karşılığı -------- hesaplanmıştır. Yukarıda taşıyıcının sınırlı sorumlu bulunduğu üst sınır bakımından hesaplanan miktar, şayet Sayın Mahkemenin hüküm bilirkişi raporunun yazıldığı 28.04.2021 tarihinde ----- taşıyıcının sınırlı sorumlu olacağı miktarın Türk Lirası karşılığının ne miktarda olacağı sadece mahkemeyi bilgilendirmek amacıyla arz edilmiştir. Mukayese; Davalı------bulunduğu üst sınır olan ------ davacı yanın talebi olan --------- hasar miktarı ile mukayese edildiğinde, davacı yan talebinin davalı yanın sınırlı sorumlu bulunduğu miktar olarak hesaplanan meblağın altında kaldığı tespit edilmiştir. Nihai takdir Sayın Mahkemeye ait olmak üzere arz ederiz." şeklinde sonuç ve kanaatine varıldığı beyan edilmiştir.
DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ ve GEREKÇE:
Davacı vekili, Davacı ---- ikmal tarihli dava dilekçesinde özette;
davacı şirket nezdinde sigortalı bulunan------ithal ettiği----- emtiası, davalı tarafından yapılan ------ sigortalı firmaya ödenen bedelin davalı şirketten talep edildiğini, dava konusu hasar, sigortalı emtia davalı şirketin sorumluluğunda iken meydana gelmiş olduğundan zarardan sorumlu olduğunu, davalının ----- sayılı dosyasına yapmış olduğu itiraz sebebiyle takip durduğunu, huzurdaki iş bu davanın açıldığını, 7.020,27 TL'nin ödeme tarihi 23.11.2017den itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava ettikleri anlaşılmıştır.
Dava,------ ile ----- kısmi hasara uğraması nedeniyle, davacı sigorta ----- kapsamında ödenen hasar bedelinin davalıdan rücuen tazmini istemine ilişkindir.
Dava konusu olayda, dava dışı---------- bulunmaktadır. Söz konusu poliçenin başlangıç tarihi ----- olduğu, dava konusu olayın 05.10.2017 tarihinde gerçekleştiği bu haliyle olay tarihinin teminat kapsamında olduğu anlaşılmaktadır.
Dava dışı sigortalıya ait muhteviyatı------ davalı taşıyıcı ---- ------------- taşındığı, dolayısıyla taraflar arasında tek seferlik taşıma sözleşmesinin kurulduğu, 05.10.2017 tarihinde alıcısı dava dışı sigortalıya ------------edildiği ilgili kişiler tarafından şerhin imzalandığı tespit edilmiştir.
Dava konusu olayın taşıma esnasında meydana gelen hasarlanma sonucu dava dışı ------davacı tarafından ----- tarihinde ödeme yapıldığı anlaşılmıştır.
Somut olayda, hasarın, ---- üzerine --------- taşıyıcının ifa sorumlusu tarafından imza altına alınması, gerekse ------- ışığında,----- meydana gelen kısmi hasarın taşıma esnasında olduğu, dolayısıyla davalı taşıyıcının hatalı ve kusurlu bulunduğu, davacının rücu talebinin verinde olduğu, davalı taşıyıcının sınırlı sorumlu bulunduğu üst sınır olan 79.212,55 TL olduğu, davacı yanın talebi olan 7.020,27 TL nin hasar üst sınır miktarını aşmadığı anlaşılmakla davacının davalıdan talep edebileceği tazminat miktarının dava dışı sigortalısına yaptı ödeme ------olduğu yönünde değerlendirmelerde bulunan kök ve ek bilirkişi raporlarının denetime elverişli ve hükme esasa alınabilecek olduğu vicdani kanaati ile bu doğrultuda aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
Rücuen tazminat davasında, davac----- ettirene tazminatı ödediği tarihten itibaren faize hükmedilmesi gerekir.------
Somut olayımızdadavacı sigorta şirketinin sigorta ettirene tazminatı ödediği tarihten itibaren faize hükmedilmesi anlaşılmakla davacının 7.020,27 TL işlemiş faize hak kazandığı değerlendirmeleri ile davacı lehine bu miktar üzerinden temerrüd faizine hükmedilmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile ----- itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 479,55 TL karar ve ilam harcının, dava açılırken peşin olarak alınan 119,89 TL harçtan mahsubu ile bakiye 359,66 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan ----- vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL başvuru harcı, 119,89 TL peşin harç toplamı 155,79 TL ile 3.792,00 TL (Bilirkişi Ücreti, Kep Reddiyatı, Tebligat Gideri, E-Tebligat Gideri ve diğer dosya masrafları) olmak üzere toplam 3.947,79 TL olan yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından dava dosyasına yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra davalıya iadesine,
6-Davacı tarafından dava dosyasına yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.
