Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/17267
Karar No: 2012/3553

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2011/17267 Esas 2012/3553 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2011/17267 E.  ,  2012/3553 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Kadıköy 3. İcra Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 10/02/2011
    NUMARASI : 2010/988-2011/153

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
    Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
    İştirak nafakasına dayalı olarak yapılan ilamlı takipte, borçlu müşterek çocuğun 28.10.2009 tarihinde reşit olduğunu, artık alacaklının takip yapamayacağını, ayrıca takipte istenilen nafakaların ödendiğini ileri sürerek takibin iptalini istemiş, mahkemece yapılan yargılama sonunda, 11.11.2010 tarihinde takibe geçilmişse de müşterek çocuğun 19.11.1991 doğumlu olup takip tarihinde reşit olduğu, annenin velayetinin kalktığı, anne tarafından vekaleten takip açılamayacağı gerekçesiyle takibin iptaline karar verilmiştir.
    Takibe dayanak yapılan Kadıköy 1.Aile Mahkemesi’nin 07.03.2008 tarihinde kesinleşen 06.12.2007 tarih ve 2007/873-837 sayılı boşanma ilamının 3.bendinde, müşterek çocuk için karar tarihinden itibaren aylık 3.000,00 TL iştirak nafakasına hükmedildiği görülmektedir.  
    Boşanma veya ayrılık vukuunda, çocuk kendisine tevdi edilmemiş taraf, gücüne göre onun bakım ve eğitim giderlerine katılmakla yükümlüdür(TMK. Md. 182). Bu madde uyarınca, ilamda hüküm altına alınan iştirak nafakasının alacaklısı, müşterek çocuk olmayıp, velayet hakkı kendisine verilen eştir. Velayet hakkı küçüğün reşit olması ile sona ereceğinden, bu tarihte iştirak nafakasının da sona ereceği tabidir. Ancak çocuğun reşit olduğu tarihe kadar ödenmeyerek biriken nafaka alacağı bulunduğu takdirde,  velayet hakkı kendisine verilmiş olan eş tarafından çocuğun reşit olduğu tarihten sonra da bu alacak takibe konu edilerek ödenmesi istenebilir. Zira nafaka, velayet hakkı kendisine verilen eşe, çocuğun bakım ve eğitimine harcaması için verilmiş olup, onun tarafından istenilmesinde usul ve yasaya uymayan bir yön bulunmamaktadır.
    TMK"nun 328.maddesine göre de, babanın çocuğuna bakma mükellefiyeti onun reşit olmasıyla sona erer. Küçük reşit olduktan sonra da eğitimine devam ediyorsa bu takdirde, kendisi yeni bir dava açarak yardım nafakası talebinde bulunabilir. Küçük reşit olduğu tarihte, hükmedilen iştirak nafakası kendiliğinden sona erer. Ayrıca borçlunun, birbirini takip eden tarihlerde, tüm nafaka borçlarını kapsamamakla birlikte birtakım ödemeler yaptığı ve yaptığı bu ödemelerin nafaka borcuna ilişkin olduğuna dair bir açıklama olmasa bile, ödenen miktar nispetinde nafaka borcundan kurtulacağının kabulü gerekir. Zira işleyen nafaka borcu bulunan bir borçlunun yaptığı ödemelerin bu borç dışında, ahlaki bir ödeme olduğunun kabulü hak kaybına neden olmaktadır.

                    
     Bu durumda mahkemece, alacaklı annenin müşterek çocuk için hüküm altına alınan ve reşit olduğu tarihe kadar devam eden iştirak nafakasına ilişkin birikmiş alacağını takibe koyma hakkı ve sıfatının bulunduğu nazara alınarak ve yukarıdaki açıklamalar göz önünde bulundurularak, borçlunun, ödeme ve faize yönelik itirazları incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.   
    SONUÇ :Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 14/02/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.
           

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi