6. Ceza Dairesi 2019/2319 E. , 2020/64 K.
"İçtihat Metni" Sanık ... hakkında yapılan yargılama sonunda; sanık hakkında nitelikli yağma ve örgüte yardım suçlarından mahkûmiyetine ilişkin ADANA 9. Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 09/06/2017 gün ve 2014/138 Esas, 2017/222 Karar sayılı hükmün, sanık savunmanının temyizi üzerine, Dairemizin 25/09/2019 gün ve 2018/2695 Esas, 2019/4474 Karar sayılı ilamı uyarınca yağma suçundan kurulan hükmün onanmasına, örgüte yardım suçundan kurulan hükmün ise zamanaşımı sebebi ile düşmesine karar verilmiştir.
Dairemizin anılan kararına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca 27/11/2019 tarihli ve KD-2019/101459 sayılı yazılarında “I- Sanık ... hakkında suç örgütüne bilerek ve isteyerek yardım etmek suçu yönünden yapılan incelemede: Adana -kapatılan- 7. Ağır Ceza Mahkemesinin 16/01/2008 tarihli ve 2006/120 Esas, 2008/5 Karar sayılı kararı ile sanığın 5237 sayılı TCK’nin 220/7. maddesi yollamasıyla 220/2, 220/3, 62/1, 53/1. maddeleri uyarınca 1 yıl 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluğuna hükmedilmiştir. Hüküm sanık ve savunmanları tarafından temyiz edilmiştir. Sanık ve savunmanı 24/04/2012 ve 28/05/2012 tarihli dilekçeleri ile temyiz isteminden vazgeçmişlerdir.
Yargıtay 6. Ceza Dairesi 14/11/2008 tarihli ve 2012/1281 Esas, 2012/12777 Karar sayılı ilamı ile “Sanık ..."in 29/03/2012 tarihli dilekçesi ile temyizden vazgeçtiğinin anlaşılması karşısında; bu sanık yönünden dosyanın incelenmeksizin mahkemesine iadesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına GÖNDERİLMESİNE,” karar verilmiştir. Anılan suçla ilgili mahkumiyet hükmü bu şekilde kesinleşmiştir.
Dairenin başka bozma nedenleri üzerine, dosyanın gönderildiği Adana 9. Ağır Ceza Mahkemesi 09/06/2017 tarihli ve 2014/138 Esas, 2017/222 Karar sayılı kararı ile sanık ... hakkında -hatalı olarak- aynı suçtan ikinci kez 5237 sayılı TCK’nin 220/7. maddesi yollamasıyla 220/2, 220/3, 62/1, 53/1. maddeleri uyarınca 1 yıl 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluğuna hükmetmiştir. Bu karar sanık savunmanı tarafından temyiz edilmiştir.
Temyiz incelemesini yapan Yargıtay 6. Ceza Dairesi 25/09/2019 tarihli ve 2018/2695 Esas, 2019/4474 sayılı ilamında -hatalı olarak- bu suç yönünden “ZAMANAŞIMI NEDENİYLE KAMU DAVASININ DÜŞMESİNE” karar vermiştir.
Yüksek Dairenin izah edildiği şekilde, sanık ...’in suç örgütüne bilerek ve isteyerek yardım etmek suçu yönünden iki farklı karar verdiği ve netice itibariyle çelişkili uygulama yaptığı anlaşılmıştır. Bu nedenle 5271 sayılı CMK’nin 308. maddesi uyarınca itiraz yoluna gidilmiştir.
II- Sanık ... hakkında yakınan ...’a yönelik yağma suçu yönünden yapılan incelemede: Adana -kapatılan- 7. Ağır Ceza Mahkemesinin 16/01/2008 tarihli ve 2006/120 Esas, 2008/5 Karar sayılı kararı ile sanığın yakınan ...’a yönelik yağma suçu için 5237 sayılı TCK’nin 149/1-a-c-g, 62/1, 53/1. maddeleri uyarınca 8 yıl 4 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluğuna hükmedilmiştir. Hüküm sanık ve savunmanları tarafından temyiz edilmiştir. Sanık ve savunmanı 24/04/2012 ve 28/05/2012 tarihli dilekçeleri ile temyiz isteminden vazgeçmişlerdir.
Sanık hakkında yakınan ...’a yönelik yağma suçundan kurulan hükme yönelik Cumhuriyet savcısının temyiz talebi olmamıştır. [Cumhuriyet savcısı Hacı Mehmet GÜDÜL’ün 17/01/2008 tarihli dilekçesi ile sanığın yakınan ...’a yönelik kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma suçundan kurulan beraat hükmüne yönelik -mahkumiyet hükmü kurulmalıdır gerekçesi ile- temyiz talebinde bulunduğu anlaşılmıştır.]
Yargıtay 6. Ceza Dairesi 14/11/2008 tarihli ve 2012/1281 Esas, 2012/12777 Karar sayılı ilamı ile “Sanık ..."in 29/03/2012 tarihli dilekçesi ile temyizden vazgeçtiğinin anlaşılması karşısında; bu sanık yönünden dosyanın incelenmeksizin mahkemesine iadesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına GÖNDERİLMESİNE” karar vermiştir. Yakınan ...’a yönelik yağma suçu için kurulan mahkumiyet hükmü bu şekilde kesinleşmiştir.
Dairenin başka bozma nedenleri üzerine, dosyanın gönderildiği Adana 9. Ağır Ceza Mahkemesi 09/06/2017 tarihli ve 2014/138 Esas, 2017/222 Karar sayılı kararı ile sanık ... hakkında -hatalı olarak- aynı suçtan ikinci kez 5237 sayılı TCK’nın 149/1-a-c-g, 62/1, 53/1. maddeleri uyarınca 8 yıl 4 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluğuna hükmetmiştir. İlk hüküm temyiz edilmeden kesinleştiği için mahkemenin ikinci kez kurduğu hükmün hukuki değerden yoksun olduğu anlaşılmıştır. Bu karar sanık savunmanı tarafından temyiz edilmiştir.
Temyiz incelemesini yapan Yargıtay 6. Ceza Dairesi 25/09/2019 tarihli ve 2018/2695 Esas, 2019/4474 sayılı ilamında hatalı olarak- bu suç yönünden “5237 sayılı TCK’nin 149/1-a-c-g-d-f madde ve fıkraları ile uygulama yapılmalıydı” eleştirisi yazıp hükmün ONANMASINA karar vermiştir.
Yerel mahkemenin hukuki değerden yoksun olan ikinci hükmü için, Yüksek Dairenin esastan yaptığı temyiz incelemesi sonucunda onama kararı vermesi hatalı bir karar olduğundan, 5271 sayılı CMK’nin 308. maddesi uyarınca itiraz yoluna gidilmiştir.
Açıklanan nedenlerle; Yüksek Dairenin 25/09/2019 tarihli ve 2018/2695 Esas, 2019/4474 sayılı ilamı ile ilgili olarak, “İtiraz Nedenleri” kısmında (I) ve (II) numaralı başlıklar altında yazılan hususlar doğrultusunda inceleme yapılması ve 02/07/2012 tarihli ve 6352 sayılı Yasanın 99. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nin 308.maddesi uyarınca belirtilen İTİRAZLARIN KABULÜ ile bu konularda Dairenizce karar verilmesi, itirazların kabul edilmemesi hâlinde ise, dosyanın Yargıtay Ceza Genel Kuruluna gönderilmesi” şeklinde belirtilerek itiraz kanun yoluna başvurulmuştur.
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
5271 sayılı CMK"nin 6352 sayılı Yasa’nın 99. maddesi ile değişik 308. maddesi gereğince yapılan incelemede;
1) Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının İTİRAZININ KABULÜNE,
2) Dairemizin 25/09/2019 gün ve 2018/2695 Esas, 2019/4474 Karar sayılı, sanık ... hakkındaki mağdur ...’a yönelik nitelikli yağma suçundan onama ve örgüte yardım suçundan zamanaşımı sebebiyle düşme ilâmlarının kaldırılmasına,
3) Sanık ... hakkında, mağdur ...’a karşı işlediği nitelikli yağma suçu ile örgüte yardım suçlarından kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanık ... hakkında, Adana (kapatılan) 7. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 16.01.2008 gün ve 2006/120 Esas, 2008/5 Karar sayılı kararla, mağdur ...’a yönelik nitelikli yağma ile örgüte yardım suçlarından mahkûmiyet hükmü kurulduğu, bu hükme karşı sanık savunmanının yasal süresinde temyiz kanun yoluna başvurduğu, ancak sanığın ve feragata yetkili savunmanının 24.04.2012 ve 28.05.2012 tarihli dilekçeler ile temyizden vazgeçtikleri, bu kapsamda Dairemizin 26.06.2012 gün ve 2012/1281 Esas, 2012/12777 Karar sayılı ilâmı ile dosyanın anılan sanık yönünden incelenmeksizin mahkemesine iadesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildiği, sanık ...’in mağdur ...’a karşı işlediği nitelikli yağma ile örgüte yardım suçlarından kurulan hükümlerin bu suretle kesinleştiği gözetilmeyerek, yazılı şekilde uygulama yapılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... savunmanının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, Dairemizin 25/09/2019 gün ve 2018/2695 Esas, 2019/4474 Karar sayılı ilâmının diğer yönlerinin korunmasına, 15.01.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.