Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/3309
Karar No: 2019/342
Karar Tarihi: 04.02.2019

Dolandırıcılık - hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/3309 Esas 2019/342 Karar Sayılı İlamı

15. Ceza Dairesi         2017/3309 E.  ,  2019/342 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık, hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
HÜKÜM : 1-Dolandırıcılık suçundan sanıkların beraatine,2-Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanmak suçundan sanık ...’nın TCK’nın 155/2, 52/2-4, 53 maddeleri gereğince mahkumiyet

Dolandırıcılık suçundan sanıkların beraatine ilişkin hükümler, katılan vekili tarafından, hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanık ...’nın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık ... müdafii ve katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık ...’nın katılan firmada satış ve tahsilat elemanı olarak çalıştığı, kendisine satış yapılması için teslim edilen yağları, kendi nam ve hesabına sanık ...’e sattığı, katılan firmanın başka müşterilerine satmış gibi fatura düzenlediği, bu şekilde her iki sanığın katılan firmayı zarara uğratarak, sanık ...’nın hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma ve dolandırıcılık, sanık ...’in de dolandırıcılık suçunu işlediği iddia edilen olayda;
1- Sanıkların dolandırıcılık suçundan beraat hükümlerine ilişkin katılan vekilinin temyiz talebinin incelenmesinde;
Sanıkların savunmaları, katılan beyanları, tanıkların anlatımları, tutanaklar ve dosya kapsamına göre; sanıkların dolandırıcılık suçunu işlediklerinin sabit olmadığı gerekçesine dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılama sonunda, sanıkların dolandırıcılık suçunu işlediklerinin sabit olmadığı gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin, beraat hükmünün kanuna aykırı olduğuna ve sanıkların dolandırıcılık suçunu işlediklerinin sabit olduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
2- Sanık ...’nın hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanmak suçundan mahkumiyet hükmüne ilişkin sanık ... müdafii ve katılan vekilinin temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Sanık savunmaları katılan beyanları, tanıkların anlatımları, tutanaklar ve dosya kapsamına göre; sanığın eylemlerinin hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu oluşturduğu gerekçesine dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık ... müdafii ve katılan vekilinin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
a) Sanığın bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda katılan firmaya karşı aynı suçun birden fazla kez işlemesi nedeniyle TCK"nın 43/1. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
b) Sanığın katılan firmaya yönelik eylemleri neticesinde; cari hesap ekstresinde yer alan miktara göre 65.883 TL, sanığın beyanının ve imzasının da mevcut olduğu 09/04/2008 tarihli tutanağa göre de 64.000 TL parayı uhdesinde tuttuğunun anlaşılması karşısında, ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 18/06/2013 tarih ve 2012/15-1351-2013/328 E-K sayılı ilamında da vurgulandığı üzere, mahkemece dayanılan, suçun işlenmesindeki şekil ve özellik gerekçelerine göre, ceza tayininde 5237 sayılı TCK"nın 3. ve 61. maddesinde sayılan cezanın bireyselleştirilmesindeki ölçütler ve suça konu değer esas alınarak takdirin kullanılmasıyla alt ve üst sınırlar arasında makul bir belirleme yapılması gerekirken, hak ve nesafet kuralları ile orantılılık ilkesine aykırı olarak hapis cezasının alt sınırdan tayini suretiyle eksik ceza tayini,
c) Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19/06/2007 tarih ve 2007/10-108 E., 2007/152 K. sayılı ilamında da belirtildiği gibi yasa koyucunun ayrıca adli para cezası öngördüğü suçlarda, hapis cezasının alt sınırdan tayini halinde mutlak surette adli para cezasının da alt sınırdan tayini gerektiği yönünde bir zorunluluk bulunmamakta ise de, yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin sanık hakkında hükmolunan hapis cezasının alt sınırdan takdir olunmasına rağmen, adli para cezasının alt sınırın üzerinde “1.000 gün” ve “20.000TL.” olarak hükmedilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanık ... müdafii ve katılan vekilinin itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca, hükmün BOZULMASINA, 04/02/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi