5. Hukuk Dairesi 2020/946 E. , 2020/4517 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasının kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca BOZULMASI hakkında Daireden çıkan kararı kapsayan 05/11/2020 gün ve 2018/8890 Esas - 2019/17618 Karar sayılı ilama karşı taraf vekillerince verilen dilekçeler ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup gereği konuşulup düşünüldü:
K A R A R –
4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkin davada mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar, taraf vekillerinin temyizi üzerine bozulmuş; bu ilama karşı, taraf vekillerince karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.
Davacı idare vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair karar düzeltme istekleri HMK"nun 440. maddesi yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından yerinde görülmemiştir. Şöyle ki;Dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesinde; 7139 sayılı Kanunla değişik Kamulaştırma Kanununun 10/8 fıkrası gereğince, idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği 875.193,33 TL bedelin varsa işlemiş neması ile birlikte ödenmesine karar verilmiş ise de; mahkemece verilen ilk karar ile vadeli hesaba aktarılan kalan 1.794.837,50 TL’nin üçer aylık hesaba aktarıldığı ikinci karar tarihi olan 05.06.2018 tarihine kadar vadeli hesapta beklediği gözetildiğinde, işlemiş neması ile üçer aylık vadeli hesaba aktarılmasına karar verilmesi gerektiği bu kez yapılan inceleme de anlaşıldığından; Davacı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 05.11.2019 gün 2018/8890 Esas-2019/17618 Karar sayılı bozma kararının kaldırılmasına karar verildikten sonra işin esasının incelenmesinde;Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş, karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir.Mahkemece taşınmazın arazi olan kısmına net gelir metoduna göre, üzerinde bulunan ağaçlara maktuen, yapılara bayındırlık birim fiyatları esas alınıp yıpranma payı düşülmesi suretiyle, makine, ekipman ve teçhizat ile elektrik tesisatına yazılı şekilde değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
1-Taşınmazın kum ve çakıl ocağı olarak işletilen 9.423,00 m2"lik bölümüne ilişkin olarak, bilirkişi kurulunca tespit edilen 100.608,25 TL yıllık net gelirine %6 oranında kapitilizasyon faiz oranı uygulanarak bu bölümün değerinin tespiti gerekirken bu oranının %7 olarak alınması sonucu az bedele hükmedilmesi,
2-Kıymet taktir komisyonu raporunda belirlenmiş olan 875.193,33 TL bedelin, kanunda yeri olmadığı halde ihtiyati tedbir konulmak suretiyle ilk karar gereği ödeme yapılmamış olması nedeniyle varsa işlemiş neması ile birlikte davalıya ödenmesine ve karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması,
3-Mahkemece verilen ilk karar ile vadeli hesaba aktarılan kalan 1.794.837,50 TL’nin üçer aylık hesaba aktarıldığı ikinci karar tarihi olan 05.06.2018 tarihine kadar vadeli hesapta beklediği gözetildiğinde, işlemiş neması ile üçer aylık vadeli hesaba aktarılmasına karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
3-Üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmasına karar verilen bakiye bedelin karar kesinleştiğinde davalıya ödenmesine karar verilmesi gerekirken, ödeme hususunda karar verilmemiş olması,
4-Ödenmesine karar verilmiş olan 875.193,33 TL bedele 04.10.2014 tarihinden karar tarihine kadar, üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmasına karar verilen bakiye bedele ise hükmün kesinleşmesine kadar geçen süre için yasal faiz uygulanmsına karar verilmesi gerekirken, bedelin tamamına karar tarihine kadar yasal faiz uygulanmasına karar verilmesi,
5-Tapu kaydında yeralan takyidatların hükmedilen bedele yansıtılması gerekirken yazılı şekilde tarih belirtmek suretiyle infazda tereddüt yaratacak şekilde hüküm kurulması,
Doğru görülmemiştir.Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davalıdan peşin alınan temyiz harcı ile karar düzeltme harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, karar düzeltme isteyen davacı idareden H.U.M.K’nun 442. maddesi gözönünde bulundurularak takdiren 450,00-TL. para cezası alınarak Maliye Hazinesine gelir kaydedilmesine, 12/03/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.